Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) video konferans ile düzenlediği DEİK Talks programları kapsamında, DEİK Başkanı Nail Olpak ve DEİK üyelerinin sorularını 13 Mayıs 2020 tarihinde yanıtladı.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Türk özel sektörünün dış ticaret, uluslararası yatırımlar, hizmetler, müteahhitlik ve lojistik başta olmak üzere, dış ekonomik ilişkilerini yürütme, Türkiye'nin ihracatını artırmaya katkı sağlama ve uluslararası alanda iş geliştirme çalışmalarını koordine etmekle görevli DEİK ailesi ile bu toplantı vesilesi ile bir araya gelmiş olmaktan mutluluk duyduğunu belirtti. Tüm dünyayı etkisi altına alan ve küresel ekonomiye ciddi bir darbe vuran Covid-19 salgının ekonomiye ve küresel sürece etkilerini incelemek ve buna yönelik hazırlık yapmak için sahada adım adım yoğun bir mesai harcadıklarını ifade eden Albayrak, "İşte bu kapsamda ekonominin tüm paydaşlarıyla görüşmelerimizi ve istişarelerimizi sürdürüyoruz. Bugün de DEİK ailesi ile gerek salgının ekonomimize etkilerini gidermenin yollarını, gerekse Türkiye ekonomisi için yeni sürecin potansiyelini en iyi şekilde değerlendirmek için atılacak adımları konuşalım istedik. Salgınla mücadelemizi beş temel hedef üzerine inşa ettik. Vatandaşlarımızı salgından korumak ve hastalananları en iyi koşullarda tedavi etmek. Salgından ekonomik anlamda olumsuz etkilenenlere maddi destek vermek. Ekonomik katma değer oluşturan firmalarımızın geçici likidite sıkışıklığı nedeniyle kepenk kapatmasının önüne geçmek. İstihdamı ve hane halkı gelirini korumak, sağlık, gıda üretim ve dağıtımı, elektrik, su ve doğal gaz gibi temel hizmetlerin kesintisiz sürdürülmesi için gereken tedbirleri almak" dedi.
KGF paketli İş'e devam paketi kapsamında 190 bin 453 firmamıza yaklaşık 137 milyar TL'nin üzerinde finansman sağlandığını belirten Albayrak, buradaki şirketlerin yüzde 97'sini KOBİ'lerin oluşturduğunu söyledi. 1 milyon 16 bin 600 esnafa 23 milyar TL'nin üzerinde finansman desteği sağladıklarını aktaran Albayrak, tüm başvurularda yüzde 85'in üzerinde, dünyada eşi benzeri olmayan bir geri dönüşle, finansman sağlama oranı yakaladıklarını, bankacıların bunun ne kadar önemli detay olduğunun farkında olduğunu söyledi. Albayrak, eksiklerin olabileceği; ancak devamlı olarak sahadan talepleri toplamaya, gereken ilave tedbirleri almaya devam ettiklerini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yapılanları en iyi siz iş insanlarımız biliyorsunuz. Covid-19 pandemisi ile mücadelede devreye aldığımız Ekonomik İstikrar Kalkanı adımlarımızın maddi tutarı 240 milyar TL'ye ulaştı. Bu miktar, milli gelirin yüzde 5'i civarındadır. Biz sadece devreye alınan adımların maddi tutarını dile getirmekteyiz. Eğer bazı ülkeler gibi ekonomik büyüklüğünü çarpan etkisiyle ifade etmemiz gerekirse, bu rakam 525 milyar TL'yi bulmaktadır. Bu da milli gelirin yaklaşık yüzde 11'ine denk gelmektedir. İster maddi tutarı ister ekonomik büyüklüğü dikkate alın, Türkiye salgın kapsamında destek/milli gelir oranında dünyadaki çok iyi konumda olan ülkelerden biridir. Mali önlemlerin milli gelire oranında Fransa yüzde 5, Almanya yüzde 4,9, Çekya yüzde 4,7, İtalya yüzde 1,4 seviyesinde kalmıştır. Her zaman bu sürecin dinamik bir süreç olduğunu, gerekli tüm adımların ihtiyaç duyulan anda atılmaya devam edeceğini ifade ettik."
Albayrak: "Ülkemiz için ortaya çıkan potansiyeli sonuna kadar değerlendireceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın"
Bakan Albayrak, salgın süresinde olduğu gibi salgın sonrasında da arzu edilen toparlanmayı sağlamak ve ortaya çıkan potansiyeli değerlendirmek için yine tüm imkânlarla vatandaşın, esnafın ve iş dünyasının yanında olmaya devam edeceklerini vurguladı. Albayrak, Türkiye olarak Covid-19 salgınıyla, kur saldırılarının etkilerini gidermek ve ekonominin bağışıklık sistemini güçlendirmek adına yoğun bir mücadele verdikleri dengelenme sürecinin sonunda karşılaştıklarını belirterek, dengelenme döneminin kazanımlarını iş dünyasının yakından bildiğini dile getirdi. Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yüzde 24 olan politika faizlerinin yüzde 8,75'e düştüğü, yüzde 35-40'lara çıkmış piyasa faizlerinin yüzde 7-8'lere düştüğü, enflasyonda tek haneleri gördüğümüz ve o yönde yol aldığımız bir başarı dönemi yakaladık. Bugün de Covid-19 salgının ekonomimize etkilerini gidereceğimizden, ülkemiz için ortaya çıkan potansiyeli sonuna kadar değerlendireceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Siyasi ve tabanı olmayan tartışmalarla oluyor. Şahsım özelinde konuşuyorum; hiçbir dönem bu enerji tüketen, ülkeye hiçbir faydası, katkısı olmayan dili ve içeriği muhatap almadan hedeflerimize odaklı şekilde emin adımlarla yürümeye devam ediyoruz."
Albayrak, "Türkiye sağlam bilançosu ile bu süreci en rahat atlatacak ülkelerden birisidir." diyerek, dünya ülkelerinin borçluluk durumuna bakıldığında, net borçluluğun milli gelire oranının bunun en önemli göstergesi olduğunu söyledi. Bundan sonraki süreçte de en iyi, en doğru politikaları uygulayacaklarını vurgulayan Bakan Albayrak, "Önümüzde çok ama çok umut verici bir dönem var. Benim hayat bakış açım bu. Bardağın hep dolu tarafını daha da artırarak pozitif ve güçlü bir gündemle yolumuza devam edeceğiz. Bu dönemi tüm dış ticaretimizi yeniden ele alacak kapsamlı bir bakış açısıyla kurgulayacağız. Hatta kurgulamaya başladık, yakında çok farklı adımları görmeye devam edeceğiz. Sağlık alanında ortaya koyduğumuz başarı, Türkiye'nin salgın süresince dünyanın tamamına uzattığı yardım eli, ülke sayısı 60'ı geçti, milletimizin sergilediği eşsiz dayanışma fotoğrafı her anlamda bir güven ülkesi olduğumuzu bir kez daha ispatladı" dedi.
Albayrak: "Kearney raporu değerlendirmelerinin ötesinde fırsatlara ve potansiyele sahip olduğumuzu biliyoruz"
Uluslararası danışmanlık şirketi Kearney'nin Türkiye ile ilgili "Türkiye'yi Geleceğin Küresel Değer Zincirlerinde Konumlandırmak" adlı bir rapor yayınladığını anımsatan Albayrak, sözlerine şöyle devam etti: "Türkiye'nin Covid-19 sonrası değişimlerden en çok fayda sağlayacak ülkelerin başında geleceğini vurguluyor. Salgının etkisiyle tedarik zincirlerinin kısalacağını ve Avrupa ülkelerinin yakın yerlerde üretim yaptırmayı tercih edeceği öngören bu rapor, bu eğilimin Türkiye'nin yıldızının parlamasına yol açacağını ifade etti. Türkiye'nin toplam ihracatının salgın sonrası dönemde yıllık bazda 16 milyar dolar artış göstereceği tahmininde bulunan bu raporun değerlendirmelerinin ötesinde fırsatlara ve potansiyele sahip olduğumuzu biliyoruz. Özellikle dijitalleşme ve e-ticarette dünyanın en iyi ülkelerinden birisi durumundayız. Dünyanın bir kez daha önemini anladığı sağlık alanında gerek altyapımız gerek teknoloji üretim kapasitemizi daha iyi değerlendireceğiz."
Albayrak: "Tüm ilişkili olduğu ülkelere, networklerine Türkiye'nin fırsatlarını anlatma noktasında etkin kullanmalıyız"
Şimdiden küresel alanda kayan yatırımlar için öncelikli tercih ülkesi sinyallerini almaya başladıklarını belirten Albayrak, "Özellikle DEİK ailesine çok önemli bir iş düşüyor. Bunu sizlerle birlikte en iyi şekilde değerlendireceğiz. Turizmde, güçlü sağlık sisteminde ve Korona sertifikası uygulamaları ile önce iç turizmde ardından dış turizmde güven verecek ve canlanmayı sağlayacak adımları atmaya başladık." İfadesini kullandı. Bu dönemi bir kuluçka bir tohum atma dönemi olarak değerlendirdiğini belirten Albayrak, "DEİK'in tüm ülke bazlı iş konseyleri bu dönem durmadan interaktif bir politika, diplomasi, ekopolitik, ekodiplomasi yürütmeli. Tüm ilişkili olduğu ülkelere, networklerine Türkiye'nin fırsatlarını anlatma noktasında etkin kullanmalıyız. İş bazlı konseyleri yeni yatırım alanlarını, yeni ihracat alanlarını çok iyi araştırmalılar. Biz sizden gelen her teklife açığız. Türkiye yakın zamanda çok daha iyi bir noktaya gelecek." şeklinde konuştu.
Olpak: "Doğru tedariki sağlayabilecek ülkenin Türkiye olduğu düşüncemiz tescilleniyor"
DEİK Başkanı Nail Olpak, Türkiye'nin yeni dönemde, kendine yetebilmesinin yanında diğer ülkelere de yardım ulaştırmasıyla, güzel bir performans sergilediğini belirterek, "Daha önce de Çin ile Avrupa arasında doğru tedariki sağlayabilecek ülkenin Türkiye olduğunu ifade ediyorduk, zannederim bu düşüncemiz tescilleniyor." dedi. Olpak, yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) salgınında kafaların karışık olduğu ilk günden itibaren, "İşlerimizi askıya almıyoruz", "İşletmelerimizin ve çalışanlarımızın sağlığını ve istihdamını koruyoruz" prensipleriyle hareket ettiklerini söyledi. Olpak, "İşlerimizi askıya almıyoruz" ifadesine vurgu yapmak istediğini belirterek, "Kimilerinin bütün iş yerlerini uzun süreli kapatmayı konuştuğu, kimilerinin her yerde uzun süreli sokağa çıkma yasağını konuştuğu bir süreçte, uzun soluklu bir mücadele gerektiren bu salgında, her yerde kontak kapatarak sonuç almak mümkün ve doğru değildi." şeklinde konuştu. Çarkların optimal seviyede dönmesinin, zincirin halkalarını koruyacağını dile getiren Olpak, "Aksi davranış, sonucu sadece işletmeleri değil bizzat hane halkını da etkileyecek bir kaos ortamını doğurabilirdi. Desteklerinizle, ertelemelerinizle, iş dünyamızla, finans dünyamızla, çalışanımızla, ekonominin çarklarını durdurmadık" dedi. Sorunların olduğunu ama onlara güzel sorunlar dediğini belirten Olpak, "Çünkü biz bugün, 'tedarik zinciri koptu, üretemiyoruz', 'üretsek ne olacak ki lojistik mi var, nasıl sevk edeceğiz', 'sipariş alamadık ki ne üretelim' sorularına da cevap arayabilirdik." ifadelerini kullandı.
Olpak: "Yeni dönemin kazananı, tedarik ve arz zincirini kopartmadan süreci yönetebilenler olacak"
Yeni dönemin kazananın, tedarik ve arz zincirini kopartmadan, muhataplarına güven vererek süreci yönetebilenlerin olacağını dile getiren Olpak, Türkiye'nin yeni dönemde, kendine yetebilmesinin yanında, diğer ülkelere de yardım ulaştırmasıyla, güzel bir performans sergilediğine dikkat çekti. Olpak, "Daha önce de Çin ile Avrupa arasında doğru tedariki sağlayabilecek ülkenin Türkiye olduğunu ifade ediyorduk, zannederim bu düşüncemiz tescilleniyor" dedi. DEİK olarak Kovid-19 sürecinde etkili bir iletişim stratejisi uyguladıklarını, uzmanlarla iş dünyasının nabzını tuttuklarını aktaran Olpak, "Büyükelçilerimiz, ticaret müşavirlerimiz, karşı kanat kuruluşlarımızla, her gün sayısız iş konseyi toplantıları gerçekleştiriyoruz. Bu toplantılar, günlük ve güvenilir, sahadan gelen veri kaynağımız. Toplantılarımızı video konferans sistemiyle gerçekleştiriyor, çıkan sonuç, sorun ve önerileri, ilgili kurumlara ve sizlere, bazen anlık, bazen de belli aralıklarla iletiyoruz. Bundan sonraki normalleşmenin saha takımının etkili oyuncusu olan iş dünyası olarak da gerekeni yapmak için hazırız" dedi.
Açılış konuşmalarının ardından Bakan Albayrak, DEİK üyelerinden 550 iş insanının katıldığı video konferansta soruları yanıtladı.