Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu - DEİK organizasyonunda düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumu, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Bakanı Dr. Majid bin Abdullah Al-Kassabi, Suudi Arabistan Krallığı Ankara Büyükelçisi Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr, DEİK Başkan Nail Olpak, Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Odası Federasyonu Başkan Yardımcısı Fayez Alharbi, DEİK/Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Başkanı Haşim Süngü, Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi Başkanı Sami Al-Osaimi ve 500'den fazla Türk ve Suudi Arabistan iş insanının katılımlarıyla 3 Kasım 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirildi. İş Forumunda, turizm, mobilya, hizmet, tekstil, yatak, otel aksesuarları, kentsel gelişim danışmanlığı, dağıtım ve ajans hizmetleri sektörlerinde 10 iş anlaşması imzalandı.
T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, "Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi düzenlediği etkinlikler ve yürüttüğü faaliyetler ile iki ülke iş çevrelerine destek vermekte ve iki ülke ticari ve ekonomik ilişkilerinin geliştirilmesi için çok değerli katkılar sağlamaktadır" dedi. Türkiye ve Suudi Arabistan ilişkilerindeki tarihsel ve kültürel derinliği, ticari ve ekonomik alanlara da yansıtmak için bir arada olduğunu belirten Bolat, "İkili ticaretimizde son yıllarda güzel bir ivme yakaladık; ticaret hacmimiz 2023 yılında 6,8 milyar dolar; 2024 yılı ilk 9 ayında ise 5,8 milyar dolar olarak gerçekleşti. Hedefimiz, kısa vadede 10 milyar dolar, orta ve uzun vadede ise 30 milyar dolar ticaret hacmine ulaşmak. Türkiye, bölgesinde Kuzey Afrika, Orta Doğu, Kafkaslar, Orta Asya ve Balkanlar'da olan kadim kültürel ve ekonomik bağlantıları sayesinde geniş coğrafyalarda etkinlik sağlamaktadır. Türk yatırımcılar Suudi Arabistan'ın gelişen yatırım ortamını yakından takip ediyor, yatırım mevzuatında son dönemde yapılan değişikliklerle daha da cazip hale gelen Körfezin bu lokomotif ekonomisinin sunduğu fırsatları değerlendirmek istiyor" dedi. Turizm, sağlık, bilişim, film ve eğitim gibi birçok sektörde de ortak yatırım fırsatları olduğunu belirten Bolat, "Ayrıca, Türkiye, hâlihazırda 150'den fazla ülkeye dizi-film ihraç etmekte ve 800 milyon izleyiciye ulaşmaktadır. Dünyada dizi-film ihracatı yapabilen sayılı ülkelerden biriyiz. Bu alanda, özellikle bu dizilerin üretimi ve pazarlanmasında iş birliği yapabiliriz. Suudi Arabistan ile ilişkilerimizden bahsederken müteahhitlik alanındaki derin iş birliğimize de değinmek gerekir; Türk müteahhitler Suudi Arabistan'da bugüne kadar 30 milyar dolar değerinde 410 proje üstlenilmiştir. Suudi 2030 Vizyonu çerçevesinde, önümüzdeki yaklaşık 10 yıllık süre zarfında Suudi Arabistan'da çok geniş alana yayılacak şekilde; alt yapı ve üst yapı yatırımları, yeni mega şehirler, turizm bölgeleri, eğlence merkezleri, ulaşım ağı yatırımları, toplu konut inşası gibi çok büyük projelerin hayata geçirilip sonuçlandırılması planlanmaktadır" dedi.
Al-Kassabi: "Türkiye'nin hizmetsektöründe ulaştığı konumdan ve başarı hikayesinden öğrenmemiz gerekenler var"
Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Bakanı Dr. Majid bin Abdullah Al-Kassabi, Türk ürünü ve Türk kalitesinin Suudi Arabistan vatandaşı ve iş insanlarında farklı bir yere sahip olduğunu aktararak, "Özellikle Türkiye'nin hizmetl sektöründe ulaştığı konumdan ve başarı hikayesinden öğrenmemiz gerekenler var" dedi. "İkinci vatan" olarak gördükleri Türkiye'de olduklarını belirten Al-Kassabi, Türkiye'nin her Arap için farklı bir önemi olduğunu aktarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Özellikle Türkiye'nin hizmet sektöründe ulaştığı konumdan ve başarı hikayesinden öğrenmemiz gerekenler var. Deneyimlerimizi ve fırsatları paylaşmamız gerekiyor. Bu buluşmalarda ve toplantılarda karşımıza çıkan zorlukları nasıl aşacağımızı ele almalıyız. Suudi Arabistan şu anda büyük bir dönüşüm geçirmektedir ve ülkemizde birçok fırsat var. Madencilik altyapı, sağlık, eğitim, turizm, teknoloji ve iletişim gibi çok sayıda sektörde potansiyele sahibiz. Sizleri de bu dönüşüm yolculuğumuzda bize ortak olmanız için davet ediyoruz"
Olpak: "Suudi Arabistanlı dostlarımızla her alanda iş birliğine hazırız"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, iki ülke arasındaki ticaret hacminin geçen yıl 5,6 milyar dolara ulaştığını söyledi. Bu yıl Eylül ayı itibarıyla ise yıllık hacmimiz 6,4 milyar dolara eriştiğini aktaran Olpak, "Bu rakamın 10 milyar doların üzerine çıkabileceği potansiyeli olduğunu da görüyorum" dedi. Karşılıklı yatırımları artırmanın ve üçüncü ülkelerde ortaklaşa iş yapma modellerinin geliştirilmesinin gerektiğini aktaran Olpak, "Sahip olduğumuz güçlü ekonomik potansiyellerimiz, stratejik konum ve ileriye dönük vizyonlarımız, bu ilişkilerin daha da geliştirilmesi için fırsatlar sunuyor" dedi. Suudi Arabistan'ın 2016 yılında duyurduğu 2030 Vizyonunun yarısının geçildiğini belirten Olpak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu çerçevede, kalan yılları daha etkin değerlendirmemiz için, iş birliği imkanlarımızı daha da hızlı bir şekilde geliştirmeliyiz. Geçmiş toplantılarda, hangi sektörlerde iş birliği imkanlarımızı geliştirebileceğimizi istişare etmiştik. Bugünkü toplantıdan sonra, daha fazla somut projelere ve yeni iş birliği modellerine geçmemiz gerekiyor." Bugün imzalanan 10 anlaşmanın iki ülke arasındaki yeni iş birliklerine geçiş sürecine önemli bir ivme katacağını belirten Olpak, "Türkiye; inşaat, enerji, turizm, teknoloji ve sağlık gibi çeşitli alanlarda güçlü bir altyapıya sahip. Suudi Arabistan'ın 2030 Vizyonu doğrultusunda gerçekleştirdiği reformlar ve projeler, Türk yatırımcılar için büyük fırsatlar sunuyor ve bu süreçte Suudi Arabistanlı dostlarımızla her alanda iş birliğine hazırız. Suudi Arabistan'da kurulan özel bölgeler mevzuatının mevcuttan daha farklı olması ve düşük vergilemeden tutun, gümrük vergilerinden muaf makine ve hammadde ithalatı, şirket kurulumunda ve yatırımlarda sağlanan kolaylıklar, yabancı istihdamında esneklik gibi avantajlar sağlanması planlanıyor ki bu da ciddi bir yatırım avantajı sağlıyor. Suudi Arabistanlı firmaların da ülkemize yatırım için gelmelerini, bundan sonra da bu ilgilerinin artarak devam etmesini bekliyoruz" dedi.
Alharbi: "Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi, ikili ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunuyor"
Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Odası Federasyonu Başkan Yardımcısı Fayez Alharbi ise, "Suudi Arabistan-Türkiye ilişkileri çeşitli düzeylerde niteliksel bir değişime tanık oldu. Suudi Arabistan Ticaret Odaları Federasyonu da İş Konseyleri aracılığıyla ekonomik ilişkileri desteklemeyi amaçlamaktadır. 2003 yılında kurulan Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi, ikili ilişkilerin gelişmesine katkıda bulunuyor. İş Konseyi, karşılıklı ziyaretleri yoğunlaştırarak, periyodik olarak ortak etkinlikler düzenleyerek, ekonomik iş birliğinin temposunun artırılmasında ve uygun yatırım koşullarının yaratılmasında önemli bir rol oynuyor. İş Konseyi, iki ülkeye yatırım yapan şirket sayısının önemli ölçüde artmasına katkı sağladı ve Türkiye'de yatırım yapan Suudi şirketlerin sayısı 1.400'ü aştı" dedi.
Süngü: "İş Forumunda, 700'ü aşkın ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi"
DEİK/Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Başkanı Haşim Süngü ise, "Türkiye-Suudi Arabistan arasında bir kez daha çok bereketli bir günü yaşıyoruz. Güne karşı kanat başkanımız ile çok verimli bir ikili görüşme yaparak başladık. İş Forumu'muzda bugün 500'e yakın Türk ve Suudi iş insanı bir araya geldi. İki güzide ülkenin iş insanları arasında, inşaat-müteahhitlik, dijital teknolojiler, gıda, sağlık, madencilik, turizm, otelcilik, bankacılık ve finans, danışmanlık ve eğitim sektörlerinde 700'ü aşkın ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi" dedi.
Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Ortak Yuvarlak Masa Toplantısı gerçekleştirildi
Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumu‘nun ardından düzenlenen Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Ortak Yuvarlak Masa Toplantısı, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Bakanı Dr. Majid bin Abdullah Al-Kassabi, Suudi Arabistan Krallığı Ankara Büyükelçisi Fahad bin Assaad Abu Al-Nasr, DEİK Başkanı Nail Olpak, Suudi Arabistan Krallığı Ticaret Odası Federasyonu Başkan Yardımcısı Fayez Alharbi, DEİK/Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Başkanı Haşim Süngü, Suudi Arabistan-Türkiye İş Konseyi Başkanı Sami Al-Osaimi ve iki ülke iş insanlarının katılımlarıyla 3 Kasım 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirildi.
Türkiye-Suudi Arabistan İş Forumunun ve Türkiye-Suudi Arabistan İş Konseyi Ortak Yuvarlak Masa Toplantısının sponsorları ise, Mapa Group ve Dorçe Prefabrik Yapı ve İnşaat Sanayii Tic. A.Ş. oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu – DEİK, Türkiye-Gambiya Yuvarlak Masa Toplantısını, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Gambiya Ticaret, Endüstri, Bölgesel Entegrasyon ve İstihdam Bakanı Baboucar Ousmaila Joof, Gambiya Ankara Büyükelçisi Alkali Fanka Conteh, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, DEİK Başkanı Nail Olpak, Africa Agenda Network Başkanı Saul Frazer, DEİK/Türkiye-Gambiya İş Konseyi Başkanı Hakkı Tuna Sayın, Gambiya-Türkiye İş Konseyi Başkanı Fatou Senghore ve iki ülke iş insanlarının katılımlarıyla 3 Kasım 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirdi. Toplantıda, DEİK ile Africa Agenda Network arasında iş birliği anlaşması imzalandı.
T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, "Gambiya'yı dost ve kardeş bir ülke olarak görüyoruz. İkili ilişkilerimizi, her zaman kazan-kazan anlayışı ve dostluk temelinde her açıdan güçlendirme kararlılığımızı özellikle vurgulamak isterim. Bu toplantı, altyapı ve enerji projelerinden ticaret fırsatlarına, yeni yatırım olanaklarından stratejik iş birliği alanlarına kadar geniş bir yelpazede ortak çıkarlarımızı ele almak için önemli bir fırsat sunmaktadır" dedi. "Gülen Sahil" olarak bilinen Gambiya'nın yatırımcılar için önemli fırsatlar sunduğunu belirten Bolat, "Gambiya Yatırım ve İhracatı Teşvik Ajansı (GIEPA), sürdürülebilir yatırımları desteklemek amacıyla Özel Yatırım Sertifikası (SIC), İhracat İşleme Bölgesi Lisansı (EPZL) ve çeşitli bireysel teşvikler sağlamaktadır. Tarım, balıkçılık, turizm, ormancılık, imalat, enerji gibi öncelikli sektörlere yapılacak yatırımlar bu teşviklerden faydalanabilmektedir. Gambiya özelinde ise firmalarımızın bugüne kadar üstlendikleri proje sayısı 740 bin dolar değerinde 1 projeyle sınırlıdır. Ancak, yatırım ilişkilerimizde son dönemde yaşanan gelişmeler, mevcut durumu olumlu yönde değiştirecek önemli bir ivme kazandırmaktadır. Albayrak Grubu'nun "Gambiya'nın Yeni Limanı" (The New Port of The Gambia) adlı projesini, ikili ilişkilerimizde yeni bir sayfa açacak önemli bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Proje ile Sanyang Limanı'nın inşası tamamlanana kadar Banjul Limanı rehabilite edilecek, ardından Sanyang Limanı faaliyete geçtiğinde Banjul liman alanı gayrimenkul olarak yeniden inşa edilecektir. Firmalarımızın, Gambiya'nın en modern ve lüks projelerinden biri olarak Sanyang'da inşa edilecek limandaki restoranlar, müzeler ve diğer sosyal olanakların yanı sıra, Banjul Limanı'nın yerine kurulacak 167.000 metrekarelik dev alanda, karşılıklı fayda sağlayacak pek çok iş birliği fırsatı yakalayacağına gönülden inanıyorum. Gambiya Nehri üzerinde hidroelektrik santrallerin rehabilite edilmesi, aynı zamanda güneş enerjisi santralleri ve elektrik üretim, iletim ve dağıtım projeleri, iki ülke arasında kamu ve özel sektör düzeyinde iş birliği imkânları sunmaktadır. Türkiye'nin yenilenebilir enerji alanındaki son dönemdeki yatırımları ise bu iş birliğine güçlü bir zemin hazırlamaktadır. Eğitim, mesleki eğitim, savunma ve sağlık gibi sektörlerde de büyük potansiyel barındıran iş birliği olanakları olduğunu görmekteyiz" dedi.
Joof: "Türkiye, ikili ticari ortaklarımızdan en önemlilerinden bir tanesi"
Gambiya Ticaret, Endüstri, Bölgesel Entegrasyon ve İstihdam Bakanı Baboucar Ousmaila Joof ise, "Türkiye'de evimde gibi hissediyorum. Bu gerçekten çok güzel bir öğleden sonra. İkili ilişkilerimizi konuşuyoruz. İki iş dünyasını bir araya getirme fırsatımız oldu. Bu organizasyonlar ile ikili iş görüşmelerini destekliyoruz. Türkiye ile Gambiya arasındaki ilişkiler belirli bir seviyeye taşındı. Gambiya'nın her yerine Türkiye'den yatırımlar geliyor, kamuda ve eğitimde destekler var. Türkiye'ye sıcak yaklaşımları için teşekkür ederiz. İki ülke de dünya ticaret örgütüne üye. İlişkilerimizi ve özel sektörümüzü güçlendirmek için çaba gösterdik. Türkiye, ikili ticari ortaklarımızdan en önemlilerinden biri. Türkiye'den Gambiya'ya daha fazla yatırımcı geliyor. Türkiye'den daha fazla yatırımcı Gambiya ile ilgilenmeye başladı. 2019 yılında 11.5 milyon dolar ticaret hacmimiz var. 2023 yüzde 200'den fazla artarak, 35 milyon dolar oldu. Bu da yeterli değil. Gambiya Türkiye'ye ihracatını artırabilir. İkili ticaret hacmi artırarak, özel sektör arasındaki güveni pekiştirebileceğiz. Türkiye'nin Gambiya'ya özellikle enerji alanında yatırımlarını destekliyoruz. Yenilenebilir enerji, tarım, turizm, madencilik alanlarında potansiyeller var. Sektörel olarak neler yapılabileceğine bakmamız gerekiyor. Gambiya hala keşfedilmemiş bir ülkedir. Gambiya'ya yatırım yapmanızı istiyoruz" dedi.
Olpak: "Gambiya ile iş birliğimizi artırmak adına üzerimize düşeni yapmaya hazırız"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, "Gambiya ile 100 milyon dolara yaklaşan ve maalesef potansiyelimizi yansıtmayan bir ticaret hacmimiz var. Hem dış ticaretimizi üst seviyelere taşımak, hem de her iki ülkedeki yatırım imkanlarından firmalarımızın ortaklaşa yararlanması için iş dünyası temsilcileri olarak daha çok çalışacağımıza inanıyorum. Ekonomik büyüme konusunda önemli adımlar atan Gambiya'daki tarım, turizm, altyapı ve teknoloji gibi sektörlerde sunulan fırsatlar, Türk iş insanları için ilgi alanı oluşturuyor. Türk iş dünyası olarak, Gambiya iş dünyası ile iş birliğimizi artırmak adına üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Müteahhitlik firmalarımızın Gambiya'da gerçekleştirdiği projeler ve Türk ürünlerinin Gambiya pazarında artan talebi dikkat çekiyor. Gambiyalı firmaları da ülkemizde altyapıdan turizme, tarımdan sanayi ve hizmetlere sektörüne kadar geniş bir yelpazede sunduğu yatırım imkanlarından daha fazla faydalanmaya davet ediyorum" dedi.
Sayın: "Özellikle tarım sektöründe ortak projeler geliştirebiliriz"
DEİK/Türkiye-Gambiya İş Konseyi Başkanı Hakkı Tuna Sayın ise, "Türkiye ve Gambiya arasında yeni fırsatların kapılarını aralamak için bir araya gelmiş bulunuyoruz. İki ülkenin ticaret ve iş birliği potansiyelini keşfetmek, ekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek ve ortak hedefler doğrultusunda ilerlemek adına mühim bir adım atıyoruz" dedi. Türkiye-Gambiya ilişkilerinin daha da ilerlemesi için odaklanmamız gereken sektörleri belirten Sayın, "Tarım, enerji, turizm ve teknolojik inovasyon alanları, her iki ülkenin de büyüme hedeflerine katkıda bulunabilecek önemli alanlardır. Özellikle tarım sektöründe, sürdürülebilir tarım uygulamaları ve modern sulama teknikleri üzerine ortak projeler geliştirebiliriz. Bu, hem gıda güvenliğimizi artıracak hem de Gambiya'nın tarım potansiyelini en üst düzeye çıkaracaktır" dedi.
Frazer: "Gambiya'nın kalkınması için özellikle uluslararası yatırımların teşvik edilmesi için önemli"
Africa Agenda Network Başkanı Saul Frazer ise, "Gambiya sürdürülebilir bir kalkınma için uluslararası yatırımlara bağımlı. Uluslararası sınırlar ötesi ticaret üye ülkeler arasında sınırlama olmaksızın ticareti geliştiriyor. Bu unsurlar Gambiya'nın kalkınması için özellikle uluslararası yatırımların teşvik edilmesi için önemli adımlardır. Burada bulunan tüm firmaları ülkemize yatırım yapmaya davet ediyoruz" dedi.
Türkiye-Gambiya Yuvarlak Masa Toplantısının sponsoru ise, Albayrak Holding oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu – DEİK organizasyonuyla Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajansı (APIX) iş birliğinde düzenlenen Türkiye-Senegal İş Forumu, Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Faye, T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, DEİK Başkanı Nail Olpak, Senegal Ulusal İşverenler Konseyi (CNP) Başkanı Baidy Agne, Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajans Genel Müdürü Bakary Sega Bathily, KOSGEB Başkanı Ahmet Serdar İbrahimcioğlu ile ADEPME Genel Müdürü Mariye Rose Faye, Senegalli Yatırımcılar Derneği Başkanı Pierre Atepa Goudiaby, Senegal Türkiye İş Birliğini Güçlendirenler Derneği Başkanı Momar Diouf ile iki ülkeden 500'e yakın iş insanının katılımıyla İstanbul'da gerçekleşti.
İş Forumu kapsamında "DEİK ile Senegal Yatırımlar ve Büyük Projeleri Teşvikten Sorumlu Ulusal Ajansı APIX S.A.", "DEİK ile Senegal Yatırımcılar Derneği (CIS)", "DEİK ile Senegal Türkiye İş Birliğini Güçlendirenler Derneği" ve "KOSGEB ile ADEPME" arasında toplam 4 iş birliği anlaşması imzalandı.
Faye: "Senegal, Türk yatırımcılara hem güvenli iş ortamı hem de ticari geleceğiyle ciddi fırsatlar sunuyor"
Forumun açılışında konuşan Senegal Cumhurbaşkanı Bassirou Diomaye Faye, "Öncelikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türk ulusuna teşekkür ediyor, bugünkü İş Forumunu organize eden DEİK'i tebrik ediyorum. Özel sektör ekonomik kalkınma açısından vazgeçilmez bir güç. Biz de ülkelerimiz arasındaki güçlü diplomatik ilişkiler sayesinde iş dünyalarımıza en uygun yatırım ve iş birliği çerçevesini çiziyoruz. Özellikle Senegal'de yüksek kaliteli büyük altyapı projeleri Türk şirketleri tarafından gerçekleştirildi. Senegal, Türk yatırımcılara hem güvenli iş ortamı hem de ticari geleceğiyle ciddi fırsatlar sunuyor. Batı Afrika'da 300 milyonluk bir nüfusa ulaşmak için önemli bir kapı vazifesi görüyor. 2050 yılında Batı Afrika nüfusu 1 milyara ulaşacak. Senegal'de genç ve dinamik bir nüfus ile önemli yatırım alanları söz konusu. Dolayısıyla Senegal'in 2050 vizyonu kapsamındaki dönüşümünde Türk iş dünyasının yer almasını arzu ediyoruz. Doğal kaynaklar ile tarım ve gıda endüstrilerinin gelişimi bağlamında Türk şirketlerinin bu alanlara önemli katkılar sunmasını bekliyoruz. İmalat, tekstil, altyapı, enerji ve turizm alanlarındaki modernizasyon vizyonumuz doğrultusunda Türk özel sektörü için ciddi fırsatlar sunuyoruz. Yatırım ofisimiz APIX ile Türk iş dünyasına destek vermeye, çeşitli teşvikler sunmaya hazırız. Türk iş dünyasını yatırımlarıyla birlikte aramızdaki iş birliğini güçlendirmeye davet ediyorum" dedi.
Yılmaz: "Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşmasının yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz"
T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise Türkiye ile Senegal arasındaki ticaret hacmini büyütmeye kararlı olduklarına vurgulayarak, "Senegal 2050: Ulusal Dönüşüm Programı" ile uyumlu şekilde, tarım ve gıda sanayi, petrol ve doğal gaz üretimi, madencilik, imalat sanayi ve yüksek katma değerli hizmet sektöründeki deneyimlerimizi, teknoloji transferi de dahil olmak üzere Senegal ile paylaşmaya hazırız. Senegal ile ticari ilişkilerimiz ivme kazanarak gelişmekte ve bu büyümenin bir sonucu olarak, 2023 yılı itibarıyla ikili ticaret hacmimiz 454 milyon dolara ulaşmış durumda. İki ülkenin potansiyeli dikkate alındığında ticaret hacmimizi orta vadede 1 milyar dolar seviyesine ulaştırma hedefine çok kısa bir zamanda ulaşabileceğimize inanıyorum. Senegal'de çeşitli sektörlerde tahmini piyasa değeri 800 milyon dolara yaklaşan Türk yatırımı mevcut. Türkiye'den inşaat firmaları Senegal'de şimdiye kadar 1,8 milyar dolar değerinde 37 adet proje üstlenmiş durumda. Başta doğalgaz kaynaklı termik santraller ile yenilenebilir enerji santralleri olmak üzere enerji sektöründe Türk şirketlerinin rol almaya başlamasından mutluluk duyuyoruz. İki ülke arasında imzalanmış; ancak halen yürürlüğe girmemiş olan Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi (ÇVÖ) Anlaşması onay sürecinin bir an önce tamamlanarak yürürlüğe girmesini temenni ediyoruz" dedi.
Olpak: "Senegal'in 2050 Vizyonu Türk İş Dünyasına yeni imkanlar sunuyor"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, Senagal'in 2050 vizyonuna dikkat çekerek, "Türkiye ile Senegal arasındaki ticaret hacmi şu an 450 milyon dolar ve bizim hedefimiz bunu 1 milyar dolara taşımak. Burada dikkat çekmek istediğim nokta, Senegal'in, 2050 yılına ilişkin ortaya koyduğu plan. Senegal'in 2050 vizyonu, Afrika pazarında ve küresel ölçekte rekabetçi bir ekonomi olmayı amaçlıyor ve tabi ki yatırım imkanları sunuyor. Türk özel sektörü olarak, bu süreçte birlikte iş yapmaya hazır olduğumuzu ifade ettik. Ayrıca Senegalli firmaları da Türkiye'deki yatırım imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere ülkemize davet ediyoruz. İş dünyası temsilcileri olarak bizler, şüphesiz daha çok çalışacağız. Bu noktada işlerin daha kolay yürümesi için iki ülke iş insanlarının beklentilerini de ortaya koyduk. Vize süreçlerinin kolaylaştırılması, Gümrüklerdeki işleyişin hızlandırılması ve Cumhurbaşkanı Yardımcımız Sayın Cevdet Yılmaz'ın takdirlerine sunduğumuz Senegal'de bir Türk bankasının açılması bunlardan sadece birkaçı. Bu ve diğer başlıklardaki ilerlemeler, inanıyorum ki 1 milyar dolarlık hedefe ulaşmayı kolaylaştıracak. Senegalli firmalarımızı da Türkiye'nin farklı sektörlerde sunduğu yatırım imkanlarından daha fazla yararlanmak üzere ülkemize davet ediyorum." şeklinde konuştu.
Agne: "Türk Özel Sektörünün Senegal'e Doğrudan Yatırımlarının Artmasını İstiyoruz"
Senegal Ulusal İşverenler Konseyi (CNP) Başkanı Baidy Agne ise iki ülke arasında farklı sektörlerde kuvvetli ve giderek güçlenen iş birliğine dikkat çekerek, "Ülkelerimizi ve ekonomilerimizi dönüştürecek bir fırsata sahibiz. Özellikle iki öncelikli alanda birlikte çalışabiliriz. Türk şirketleri, Senegalli gençlere staj imkanı vererek ve istihdam fırsatı sunarak ciddi bir bilgi aktarımı bulunabilirler. İkinci olarak ülkelerimiz arasında ortak şirketler kurabiliriz. Böylece ihracat ile yatırım hacmimizi güçlendirerek, yetkinlik transferi yaparak birlikte çalışabiliriz. Senegal'in makroekonomik performansı son derece güçlü ve özel sektörün yatırımları koruyan bir yönetim var. İnşaat, gaz, petrol ve tarım gibi alanlarda Türk yatırımcıların Senegal'e doğrudan yapmasını bekliyoruz. Bugün imzalanan iş birliği anlaşmaları da kazan-kazan anlayışıyla özel sektörümüze güç katacak. Senegal'in 2050 vizyonu büyük bir dönüşümü kapsıyor. Önümüzdeki Türk özel sektörünün Senegal'e doğrudan yatırımlarının artmasını istiyoruz." dedi.
İş Forumunda, Türk ve Senegalli iş insanları arasında, demir-çelik, inşaat-müteahhitlik, dijital teknolojiler, enerji, yenilenebilir enerji, gıda, otomotiv, lojistik, sağlık, madencilik, balıkçılık, su ürünleri, tarım, tarım makineleri, iklimlendirme sistemleri ve liman hizmetleri sektörlerinde ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi.
Türkiye-Senegal İş Forumu'nun sponsorları ise, Miller Holding ve Hage Grup oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu – DEİK, 27. Japonya-Türkiye İş Konseyi Ortak Toplantısını, Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakan Yardımcısı Ryosuke Kozuki, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Ahmet Berat Çonkar, T.C. Tokyo Büyükelçisi Korkut Güngen, DEİK Başkanı Nail Olpak, Keidanren Japonya-Türkiye Ekonomi Komitesi Başkanı Tsugio Mitsuoka, DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Ahmet Çalık ve 150'den fazla Türk ve Japon iş insanının katılımlarıyla 17 Ekim 2024 tarihinde Tokyo'da gerçekleştirdi. Toplantıda, "DEİK - Keidanren Ortak Bildirisi" ve "Çalık Enerji - Japon Uluslararası İşbirliği Bankası(JBIC) Mutabakat Zaptı" imzalandı.
Tuzcu: "Türkiye-Japonya Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın sonuçlanmasını arzuluyuyoruz"
T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu ise, küresel ticaret ve yatırımda karşılaşılan büyük değişimlerin altını çizdi. Türkiye'nin Asya Pasifik ile ilişkilerinin güçlendirilmesine ve Japonya ile daha kapsamlı bir ilişki geliştirmesine büyük önem verdiklerini belirten Tuzcu, "Türkiye ve Japonya arasındaki ikili ticaret hacmi 2023 itibarıyla 6 milyar dolar seviyesini aşmış durumda. İkili ticaret rakamları incelendiğinde Türkiye'nin ithalatının, ihracatından 8,5 kat fazla olduğu görülüyor. Ülkelerimiz arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin karşılıklı yarar temelinde dengeli bir biçimde geliştirilmesini hedefliyoruz. Müzakereleri devam eden Türkiye-Japonya Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın ülkelerimiz arasındaki ticari ilişkilerin daha dengeli bir şekilde geliştirilmesi adına temel bir görev ifa etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bu anlaşmanın, Türk-Japon diplomatik ilişkilerinin 100. yıl dönümüne yakışır bir şekilde kazan-kazan prensibi çerçevesinde sonuçlanması en büyük arzumuzdur. Bugün burada oluşturacağımız sinerji ile yeşil-temiz enerji, elektrikli araba ekosistemi, akıllı şehirler, alt ve üst yapı projeleri, finans, ulaştırma, dijital sektörler, e-ticaret, tarım ve sağlık gibi birçok alanda birbirimizin güçlü ve zayıf yönlerini tamamlayan ortak girişimler geliştirebileceğimizi düşünüyorum. Japonya'nın sahip olduğu teknoloji, finansman ve inovasyon gücü ile Türkiye'nin dinamik üretim gücü ve 3. ülke pazarlarına erişim kabiliyeti bir araya geldiğinde, bölgesel ve küresel düzeyde önemli sonuçlar elde edileceğine inanıyoruz. Hem Japon hem de Türk iş insanlarının, kültürel zenginliklerimizi ve ticaretin gücünü bir araya getirerek ortak projelerde buluşacağına inanıyorum" dedi.
Kozuki: "Enerji, karbonsuzlaştırma, temiz enerji gibi alanlarda ortak yatırımlara ilgi duyuyoruz."
Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakan Yardımcısı Ryosuke Kozuki, "Diplomatik ilişkilerin başlamasının 100. yılında, Türkiye ile ekonomik ilişkilerimizde Keidanren Japonya Türkiye Ekonomi komitesi ve DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi iki ülkede kilit rol oynuyor. Türkiye, 85 milyondan fazla nüfusuyla çok yoğun ve genç nüfusuyla coğrafi konumu ve çevresindeki ülkelere erişimiyle malların dolaşım ve lojistik iş birliğiyle Türkiye önemli ve gelecek vadeden bir pazar. Türkiye'de faaliyeti bulunan 300'e yakın Japon firma farklı alanlarda çalışmalarını sürdürüyor. Bu firmalarınTürkiye'ye yatırımlarını güçlendirmelerini ve ekonomik gelişme yaratmayı arzu ediyoruz ve Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı olarak bu konuda çalışmalarımız bulunuyor. Bakanlık olarak tanıtım faaliyetleri için bir bütçe ayırdık. Enerji, karbonsuzlaştırma, temiz enerji gibi alanlarda ortak yatırımlara ilgi duyuyoruz. Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının hayata geçmesini arzu ediyoruz. Ukrayna'nın yeniden inşa sürecinde de iş birliği için fırsatlar görüyoruz. Türk iş dünyasının hızlı karar alma mekanizması ve dinamik yapısıyla daha fazla iş birliği yapabileceğimize inanıyoruz. Gelecek sene Osaka'da düzenlenecek EXPO'yu da daha fazla iş birliği yapabilmek için önemli bir fırsat olarak görüyoruz. Geçmiş kuşakların geliştirdiği ilişkilerimizi güçlendirmek istiyoruz" dedi.
Çonkar: "Enerjinin farklı alanlarındaki orta-büyük ölçekli proje teklifleri için kapımız açık"
T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Ahmet Berat Çonkar, "Japon şirketler, ülkemizin enerji sektöründe geçmişten bugüne faaliyetlerini başarıyla sürdürüyor. Oldukça dinamik bir alan olan enerji sektöründe, karşımıza her gün yeni fırsatlar ve birlikte çalışabileceğimiz yeni alanlar çıkıyor. Küresel bir enerji dönüşümü sürecine şahitlik ettiğimiz bu dönemde, hem Türk hem Japon şirketlere her iki ülkedeki enerji yatırımlarını artırmaları için çağrı yapmak istiyorum. Özellikle rüzgar ve güneş odaklı yenilenebilir enerji projeleri için yakın zamanda yeni ihale duyurularına çıkacağız. Japon özel sektörünün bu ihalelere katılımından ve muhtemel projeler kapsamında iki ülke şirketleri arasında gerçekleştirilecek ortaklıklardan memnuniyet duyacağız. Gerek yenilenebilir enerji gerek enerjinin farklı alanlarındaki orta-büyük ölçekli proje teklifleri için T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığımızın kapısının tüm yatırımcılara açık olduğunu ifade etmek istiyorum. Türkiye ve Japonya olarak, iş birliğimizi daha da güçlendirmek, inovatif çözümler geliştirmek ve gelecek nesillere sürdürülebilir bir dünya bırakmak için enerjinin her alanında birlikte çalışmaya devam edeceğimize inanıyorum" dedi.
Olpak: "İş birliğimizi, denizaşırı iş birlikleri ve küresel ortaklıklarla daha da ilerletmeliyiz"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, "1986 yılında kurulan ikinci İş Konseyimiz, DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi, Karşı Kanat Kuruluşumuzla, dostluğu uzun yıllara dayanan Türkiye ve Japonya arasındaki ekonomik ilişkileri daha ileri seviyelere taşımak için çalışıyor. Türkiye'nin "Yeniden Asya Açılımı" ve Japonya'nın "Serbest ve Açık Indo-Pasifik" stratejisi, örtüşen vizyonlara sahip. Buradan hareketle, iş birliğimizi, denizaşırı iş birlikleri ve küresel ortaklıklarla daha da ilerletmeliyiz. Müzakereleri devam eden Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının, iki ülkenin de faydasına olacak şekilde sonuçlanması önemli. Bu noktada DEİK ve Kaidanren arasında imzalanacak Ortak Bildiri önemli bir adım olacaktır" dedi.
Tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği günümüz dünyasında Türkiye'nin önemli bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğunu belirten Olpak, Japonya, bunun farkında ve İstanbul Boğazı'ndaki ikinci köprü ve Marmaray tüp geçici projeleri dahil, farklı yatırımlara da ev sahipliği yapıyor. Japon iş dünyası ile bu iş birliğimizi üçüncü ülkelerde de kullanabileceğimizi düşünüyorum. Türk ve Japon iş dünyaları olarak, pes etmeyen mücadeleci kimliğimizle ülkelerimiz arasındaki ticaret ve yatırım ilişkilerimizi derinleştirmek için gayreti elden bırakmayacağımıza inanıyorum" dedi.
Mitsuoka: "Türkiye'deki Japon şirketlerin yeni yatırımlar için bir ilgili olduğunu görüyoruz"
Keidanren Japonya-Türkiye Ekonomi Komitesi Eş Başkanı Tsugio Mitsuoka ise, "Japonya ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişilerin başlamasının 100. yılında bu toplantıyı gerçekleştirmekten mutluluk duyuyoruz. Japonya'nın ticaretinde pay sahibi olan ülkelerin yüzde 80'iyle serbest ticaret anlaşması bulunuyor. Ticaretin ve yatırımların gelişmesi, istihdamın gelişmesi için Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının tamamlanmasını arzu ediyoruz. Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının geleceğe önemli katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Keidanren üyeleriyle yaptığımız ankette, Türkiye'de üretim yapan Japon şirketler tarafından yeni ve ek yatırımlar gerçekleştirilmesi için bir ilgi olduğunu görüyoruz" dedi.
Çalık: "Japon dostlarımızı Türkiye'ye daha fazla yatırıma davet ediyoruz"
DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Ahmet Çalık ise, "Japonya ve Türkiye'nin güçlü, özenli ve karşılıklı saygıya dayalı dostluğunun temelleri çok eskiye dayanıyor. İkili ilişkilerimizin ivme kazanması Prens Komatsu Akihito ve eşinin, Eylül 1887'de İstanbul ziyareti ve karşılıklı nişanların verilmesi ile başladı. Cumhuriyet Dönemi ekonomik iş birliğimizin gelişmesinde ise Japonya'nın 100 büyük insanı arasına giren fikir lideri Otani Kozui'nin yaptığı çağrı büyük önem taşıyor. Kōzui, 1924 Şubat'ta iş dünyası üyelerini topladı ve "Dost ülkelerle iş birliği yapmamız lazım. Türkiye'ye gidin, yatırım yapın, onlardan ürün almayı düşünün" der. Türkiye ile ticari faaliyet yapılması için ilk çağrıdır. Kōzui aynı zamanda Türkiye'ye ilk yabancı doğrudan yatırımı gerçekleştiren Japon'dur. Türkiye'nin güçlü ve kabiliyetli iş gücünü de göz önünde bulundurarak, Japon dostlarımızı Türkiye'ye daha fazla yatırıma davet ediyorum. Yatırımları hızlandırmasını beklediğimiz Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının iki ülkenin de karşılıklı faydasına olacak şekilde imzalanmasını bekliyoruz" dedi.
"Yatırım ve İş Ortamı" ile "Karşılıklı yarar sağlayan ortaklığa vurgu yapan belirli alanlar" olarak paneller düzenlenen 27. Japonya-Türkiye İş Konseyi Ortak Toplantısının sponsorları ise, Çalık Holding, Makyol, Sarten Ambalaj ve Tosyalı Holding oldu.
Türkiye – Japonya Enerji Forumu
Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı (METI) ev sahipliğinde ve T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı iş birliğiyle "1. Japonya-Türkiye Enerji Forumu" gerçekleştirildi. T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Ahmet Berat Çonkar, METI Bakan Yardımcısı Ryosuke Kozuki, DEİK Başkanı Nail Olpak, DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Ahmet Çalık, kamu ve özel sektörden Türk ve Japon iş insanlarının katılımıyla düzenlendi.
Japonya-Türkiye Enerji Forumu kapsamında, "Çalık Enerji ve Mitsubishi Corporation" ve "DB Tarımsal Enerji ile Mitsubishi Corporation" arasında Türkiye ve çevre ülkelerde yeni nesil enerji ve ham madde potansiyellerinin geliştirilmesine yönelik mutabakat anlaşmaları imzalandı.
Sırbistan-Türkiye İş Forumu, T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, DEİK Başkanı Nail Olpak, Sırbistan Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Marko Cadez ve DEİK/Türkiye-Sırbistan İş Konseyi Başkanı Osman Arslan'ın katılımlarıyla 11 Ekim 2024 tarihinde Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da gerçekleştirildi.
DEİK ve Sırbistan Ticaret ve Sanayi Odası organizasyonunda düzenlenen İş Forumunda, iş insanlarının katılımlarıyla bankacılık ve finans, enerji, altyapı ve inşaat, tekstil, turizm ve otomotiv sektörlerinde ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi.
Erdoğan: "Ticaret Hacmimiz 2 Milyar Doları Aştı"
T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Sırbistan İş Forumu'nun iki ülke ve iş adamları için hayırlara vesile olmasını temenni ettiğini, ülkeler arasındaki iş birliğini tarihî ve kültürel bağlardan ilham alarak daha da geliştirme gayretinde olduklarını söyledi. Sırbistan Cumhurbaşkanı Vucic ile gündemlerindeki konuları yapıcı ve samimi bir atmosferde tüm yönleriyle ele aldıklarını belirten Erdoğan, farklı alanlarda imzalanan 11 yeni anlaşmayla ilişkilerinin ahdî zeminini güçlendirdiklerini kaydetti.
Erdoğan, "İş dünyamızın ufkunu, ticaret diplomasimizin siz kıymetli temsilcileriyle dünyanın her yerinde yenilikçi ve etkili girişimlerle genişletmek için durmaksızın mesai harcıyoruz. Sırbistan, değerli dostum liderliğinde her alanda olduğu gibi ekonomide de ciddi reformları hayata geçiriyor. Sırbistan'ın ekonomik yükselişini biz de yakından ve ilgiyle takip ediyoruz. 2023 senesinde bölgeye yönelik yabancı yatırımların yüzde 60'ından fazlasının 4,5 milyar avroyla Sırbistan'a yapılmış olması bu nedenle şaşırtıcı değildir. Ekonomik ve ticari iş birliğimizi ikili ilişkilerimizin lokomotifi olarak görüyoruz. İki ülke olarak kısa sürede çok önemli mesafe aldık. Ticaret hacmimiz 2 yıl üst üste rekor kırarak 2 milyar doları aştı" dedi. Bu senenin ilk 9 ayında geçen senenin rakamını yakalamanın, güçlenen ivmenin işareti olduğunu aktaran Erdoğan, "Tabii bizim asıl hedefimiz 5 milyar dolar. 5 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine ulaşmak için gayretlerimizi Sırbistan makamlarıyla birlikte sürdürüyoruz. Burada şunu büyük bir memnuniyetle ifade etmek isterim; Türk şirketlerinin Sırbistan'da istihdam oluşturan yatırımları da her geçen gün artıyor. Sırbistan'da Türk sermayeli yaklaşık 850 yatırımcımız mevcut. Bu şirketlerin ürettiği katma değer son 12 yılda 1 milyon dolardan 405 milyon dolar seviyesine çıktı" dedi. Sırbistan'da 842 firmanın faaliyetlerini sürdürdüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Fabrikalarımızın sayısı 20'nin üzerinde. Halkbank'ın buradaki faaliyetleri, Türkiye olarak Sırbistan ekonomisinin parlak geleceğine olan güvenimizin delilidir. Bu başarıların elde edilmesinde, yatırımcılarımızdan desteğini hiçbir zaman esirgemeyen, firmalarımızın sorunlarıyla bizzat ilgilenen, iş insanlarımıza kapısını her daim açık tutan değerli dostum Cumhurbaşkanı Sayın Vucic'in hiç şüphesiz büyük katkıları bulunuyor" diye konuştu.
Vucic: "EXPO 2027 için Türk firmalarından yardım alacağız"
Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic ise, Sırbistan'ın demir yolu projelerinden bahsederek, "Bir aya kadar açacağımız yeni bir demir yolu hattıyla Budapeşte'ye çok daha yakın olacağız. Niş'e kadar inşa edeceğimiz tren hattıyla ise İstanbul'a biraz daha yaklaşacağız" dedi. Türkiye'nin zaman içerisinde büyük değişim gösterdiğine işaret eden Vucic, "Çalışma ve emeğin ne olduğunu görüyorum Türkiye'de. İnsanlar aileleri, kazançları için çabalıyor. Biz de ülke olarak birçok başarı elde ettik ve etmeye devam edeceğiz. Türkiye ile ilişkilerimiz ekonomik işbirliğinin çok ötesinde, bizim için Türkiye ile ilişkiler demek barış ve istikrar demek" dedi. Sırbistan'ın ev sahipliğinde düzenlenecek EXPO 2027 için Türk firmalarından yardım alacaklarını kaydeden Vucic, "Erdoğan'dan Türkiye'nin fuardaki varlığının da güçlü olacağının sözünü aldık. Çok mutluyuz" diye konuştu.
Olpak: "Yeşil ve Dijital Ekonomide ortak adımlar atabiliriz"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, 2 milyar dolarun üzerine çıkan ve bu yıl yüzde 30 artan ikili dış ticaretimizi 5 milyar dolara çıkarmak için daha çok çalışacaklarını söyledi. Vizesiz seyahatin önemli bir kolaylık olduğunu belirten Olpak, kimlikle seyahatin gerçekleşmesi adına yapılan çalışmalar için teşekkür etti. Olpak, "Müteahhitlerimiz Sırbistan'da önemli alt yapı projelerini üstlenerek kalkınma sürecine destek oluyor, yeni ihale süreçlerinde firmalarımıza eşitler arasında pozitif ayrımcılık yapılmasını bekliyoruz. Kimya, ilaç, sağlık hizmetleri, otomotiv, tarım ve hayvancılık, tekstil ve turizm sektörlerinde daha fazla iş birliği yapabiliriz. KOBİ'lerin iş birliklerini özellikle önemsiyorum. Avrupa'ya tedarik noktasında önemli 2 ülke olarak, yeşil ve dijital dönüşüm veya daha kapsamlı bir değişim söz konusu olduğu için benim ifademle Yeşil ve Dijital Ekonomide ortak adımlar atabiliriz. Türk ve Sırp iş dünyaları olarak, ticaret ve yatırım alanında yaptıklarımızın yanında, ticari diplomasi alanında da izler bırakacağımıza inanıyorum" dedi.
Sırbistan-Türkiye İş Forumu'nun sponsorları Halkbank, 3T Grup, Kuzu Grup ve Gülermak oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu - DEİK, İsveç-Türkiye Ekonomik ve Ticari Ortaklık Komitesi (JETCO) Toplantısı kapsamında "İsveç-Türkiye İş Dünyası Yuvarlak Masa Toplantısını, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, İsveç Uluslararası Kalkınma İş birliği ve Dış Ticaret Bakanı Johan Forssell, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, DEİK Başkanı Nail Olpak, Business Sweden Başkanı ve CEO'su Jan Larsson, DEİK/Türkiye-İsveç İş Konseyi Başkanı Mehmet Bahadır Balkır ve iki ülke iş dünyası temsilcilerinin katılımlarıyla 3 Eylül 2024 tarihinde Stockholm'de gerçekleştirdi.
Türkiye ve İsveç arasındaki ticaret hacminin kısa süre içinde 5 milyar dolara çıkarılması hedefi masaya yatırılan toplantıda, yenilenebilir enerji, sağlık turizmi, yeşil ekonomi, teknoloji, savunma ve start-up alanlarının önceliklendirilerek, yeşil dönüşüm teması çerçevesinde Gümrük Birliği'nin modernizasyonu ele alındı.
Bolat: "İsveç ile ilişkilerimizi daha da derinleştireceğine inanıyoruz"
T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömet Bolat, İsveçli iş insanlarının Türkiye'yi güvenilir bir ticari ortak olarak görmelerinin ve Türk ekonomisine duydukları güvenin son derece memnuniyet verici olduğunu söyleyerek, "Küresel ticaretin dijitalleşme ve yeşil dönüşüm ekseninde yeniden şekillendiği bir dönemde Türkiye, Avrupa'daki ve dünyadaki ekonomik ve ticari gelişmeleri yakından takip etmekte; yeni gelişmelere yön vermekte ve inovatif politikaları ve etkin yatırım teşvik enstrümanlarıyla uluslarararası yatırımlara güvenli bir lokasyon olma konumunu kuvvetlendirmektedir" dedi.
İsveçli iş insanlarının da Türkiye'yi güvenilir bir ticari ortak olarak, gelecek planlarının merkezine koymuş olmalarının memnuniyet verici olduğunu kaydeden Bolat, "Bugün gerçekleştirdiğimiz toplantıların önümüzdeki dönemde yeni iş birliği alanlarının ortaya çıkmasına ve İsveç ile ilişkilerimizi daha da derinleştireceğine inanıyoruz" dedi.
Forssell: İsveç ve Türkiye arasında henüz kullanılmamış çok büyük bir potansiyel var"
İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği ve Dış Ticaret Bakanı Johan Forssell ise, "İsveç ve Türk işletmeleri değerli bağlantılar kurma, deneyimlerini paylaşma ve yeni iş fırsatları yaratma fırsatına sahip oldu. Ticaret ve yatırım iki ülke arasındaki bağların önemli bir bölümünü oluşturuyor; ancak henüz kullanılmamış çok büyük bir potansiyel var" dedi.
Olpak: "Gümrük Birliği'nin Modernizasyonu ve Dijital Dönüşüm İş Dünyası İçin Zorunluluk"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, Gümrük Birliği'nin modernizasyonunun iş dünyası için bir zorunluluk olduğunu vurgulayarak, "Yeşil dönüşüm, her iki ülkenin de daha fazla iş birliğine ihtiyaç duyduğu bir alan. İsveç'in çevresel sürdürülebilirlik ve yeşil teknolojiler konusunda yüksek kapasiteye sahip olduğunu biliyoruz. Yeşil ve dijital dönüşüm el ele gidiyor; dijital dönüşüm iş birliği yapılacak önemli alanlardan biri. DEİK/Dijital Teknolojiler İş Konseyimiz, dijital dönüşümdeki iş birliği için hazır. Yenilenebilir enerji projeleri de daha fazla önem kazanıyor ve Türkiye'nin bu alanda çok büyük bir potansiyeli var. Her iki ülkenin iş insanlarının daha fazla iş birliği yapabileceğine ve bu potansiyelin faydalarından birlikte yararlanabileceğine inanıyorum. Ayrıca, ülkelerimizi ve şirketlerimizi Orta Doğu, Sahra Altı Afrika ve şirketlerimizin çok aktif olduğu Orta Asya gibi üçüncü ülke ve bölgelerde de ortaklıklar kurabiliriz" dedi.
Toplantının sponsorları ise, Kalyon Holding ve Balorman oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2024 yılı 2. çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin yazılı bir değerlendirme yaptı.
Olpak değerlendirmesinde şunları ifade etti:
"2024 yılının ikinci çeyreğindeki %2,5 büyüme, enflasyonla mücadele ve ekonomide sıkılaşma adımları kapsamında bir nebze beklentilerin altında kalarak piyasalarda gözlemlenen yavaşlamayı teyit etti. Nispeten daha ılımlı bir büyüme gördüğümüz bu tablo doğrultusunda, öngörülen büyüme hedefinin biraz gerisinde kalınabilir.
Büyümenin sektörel detaylarına baktığımızda; sanayi sektörü hariç her sektörün belli oranda büyümeye katkı verdiğini görüyoruz. Ancak, hem sanayi sektörünün daralması, hem de diğer sektörlerin verdiği katkının önceki dönemler ile kıyaslandığında azalması iyi analiz edilmeli. Özellikle küçük işletmelerin desteklenmesi dahil olmak üzere, sanayi üretimini ve yatırımları artıracak yeni adımların atılması önemli.
Geçtiğimiz dönemlere kıyasla azalsa da büyümeye en yüksek katkıyı yüzde 1,3'er puanlık katkı ile hane halkı tüketiminin yanı sıra ihracatın vermesini önemli görüyoruz.
Yeni OVP'nin yayımlanmasını beklediğimiz bu haftada, programın seyrini bozmayacak şekilde sanayi sektörünün üzerindeki maliyetleri azaltıcı ve piyasaya güven ve moral verici önerilerin değerlendirilmesi gerektiği dönemdeyiz.
İş dünyası olarak temennimiz ekonomik programın başarılı biçimde sürdürülmesi ve ülkemizin refahını artıracak makro hedeflere ulaşılmasıdır. DEİK olarak bu bağlamda atılacak adımların destekçisi olmaya ve küresel ticarette ülkemize değer katacak ticari diplomasi faaliyetlerimize tüm hızımızla devam edeceğiz."
Pakistan-Türkiye Yuvarlak Masa Toplantısı; T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Pakistan Yatırım ve Özelleştirme Bakanı Abdul Aleem Khan başkanlığında, T.C. İslamabad Büyükelçisi Mehmet Paçacı, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, DEİK Başkanı Nail Olpak, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, FPCCI Başkan Yardımcısı Quarrat-Ul-Ain, DEİK/Türkiye-Pakistan İş Konseyi Başkanı Atilla Demir Yerlikaya ve iş dünyası temsilcilerimizin katılımıyla 8 Ağustos 2024 tarihinde İslamabad'da gerçekleştirildi. Türkiye ve Pakistan arasındaki Ticari ilişkilerin artması için yeni fırsatlar ve yatırım ortamının iyileştirilmesi konularının ele alındığı toplantıda, gıda, enerji, sağlık, lojistik, elektronik, makina ve altyapı gibi stratejik alanlarda iş birliği fırsatları görüşüldü.
T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Türkiye ve Pakistan arasında yeni fırsatlar oluşturulabilieceği, Pakistan'ın Türk yatırımcılar için önemli bir destinasyon olduğunu söyledi. Pakistan'ın ekonomide büyük ölçüde istikrar sağladığını belirten Bolat, Türkiye-Pakistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) toplantılarının önemli olduğunu söyledi. Bolat, iki ülke iş insanlarıyla gerçekleştirilen toplantılarda, ikili ticari ilişkilerin güçlendirileceğine ve ticari fırsatları artıracağına inandığını aktardı.
Pakistan Yatırım ve Özelleştirme Bakanı Abdul Aleem Khan ise, ikili ekonomik ve ticaret ilişkilerinin iki ülkenin sahip olduğu potansiyeli yansıtmadığını söyledi. Tercihli Ticaret Anlaşması'nın ikili ticaretteki rakamlara pozitif etki yaptığını aktaran Khan, Pakistan'a yatırım konusunda alt yapı, üretim, enerji sektörlerinin ön plana çıktığını vurguladı. Türk yatırımcıları Pakistan'a davet eden Khan, iki ülke arasındaki stratejik partnerliğin önemli olduğunu belirtti. Sanayi, tarım, yenilenebilir enerji başlıklarının iki ülke arasındaki öncelikli alanlar olarak değerlendirildiğini belirten Khan, sürdürülebilir kalkınma için bu alanlardaki yatırımların ilişkileri derinleştireceğini söyledi.
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, "Special Investment Facilitation Council'ın Pakistan'da yatırım yapan firmalarımız ve ikili ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi konusunda önemli olduğunu vurguladı. Sağlık, dijital teknolojiler, helal gıda sertifikasyonu konularında iş birliği fırsatlarının olduğunu belirten Olpak, Türkiye'nin küresel ölçekte de sahip olduğu müteahhitlik ve teknik müşavirlik tecrübelerinin Pakistan'ın alt yapı projelerine destek konusunda hazır olduğunu söyledi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise, "İki ülke ekonomik ilişkilerinin mevcut durumu ve daha üst seviyelere çıkarılması için görüşlerimizi paylaştık. Pakistan'da iş yapan firmalarımızın sorunlarını, beklentilerini aktardık" diye konuştu.
Pakistan-Türkiye Yuvarlak Masa Toplantısı'nın sponsoru ise, Anadolu Group oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü ile ilgili bir mesaj yayımladı.
Olpak açıklamasında şunları ifade etti:
"Hain darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti ancak o karanlık gecede yaşadıklarımız milletçe hala hafızalarımızda tazeliğini koruyor. Türkiye'nin geleceğini kirli elleriyle boğmak isteyen hain zihniyet, darbe kalkışmasıyla milletimizin iradesine ve demokrasimize göz dikmişti. Devletinin yanında olan güvenlik kuvvetlerimiz ve bu aziz vatan uğruna ülkesini canı pahasına koruyan milletimizin dünyaya örnek duruşu sayesinde geleceğimize uzanan eller kirli emellerine ulaşamadılar.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, ülkesi ve milleti için gözünü kırpmadan canını ortaya koyan tüm demokrasi kahramanlarımızı bir kez daha saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz.
Türk iş dünyasının "Dünyaya Açılan Penceresi" ve "Kuzey Yıldızı" olan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) olarak, ülkemize değer katan vizyonumuzla, misyonumuz olan "Ticari Diplomasi" faaliyetlerimizi hızla sürdürürken, üyelerimizden aldığımız güçle ülkemizi daha güzel bir geleceğe taşıma hedefiyle çalışmaya devam ediyoruz.
Yaklaşık 40 yıldır olduğu gibi DEİK olarak Türk özel sektörü adına üstlendiğimiz ticari diplomasi misyonumuz gereği iş dünyamıza yeni ufuklar açan faaliyetlerimize devam edecek ve tüm dünyaya yayılmış 152 İş Konseyimizle küresel ticaretin kalbinin attığı her coğrafyada bayrağımızı gururla dalgalandırarak, hepimizin ortak değeri ülkemiz için çalışmaya ve üretmeye devam edeceğiz."
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu(DEİK) ev sahipliğinde düzenlenen "Türk - Alman İş Birliği Resepsiyonu", DEİK / Türkiye – Almanya İş Konseyi Yürütme Kurulu ve üyeleri ile Türk ve Alman iş insanının katılımlarıyla İstanbul'da gerçekleşti.
Türkiye – Almanya diplomatik ilişkilerinin 100. yıl dönümünde Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinin ardından DEİK, Türkiye – Almanya arasında stratejik iş birliğini hayata geçirdi.
Almanya Federal Cumhuriyeti 10. Cumhurbaşkanı Christian Wulff, DEİK Başkanı Nail Olpak ve DEİK / Türkiye-Almanya İş Konseyi Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ'ın katılımıyla gerçekleştirilen resepsiyonda, Alman - Türk İş Konseyi'nin temelleri atılarak Mutabakat Zaptı (MoU) imzalanırken, Alman – Türk İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Christian Wulff oldu.
Olpak: "Alman – Türk İş Konseyi, iki ülkenin ekonomik iş birliğinin gelişmesinin önünü açacak"
Almanya Federal Cumhuriyeti eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff'un, Resepsiyon kapsamında DEİK/Türkiye-Almanya İş Konseyi Karşı Kanat Başkanı olmayı kabul etmesinden dolayı büyük memnuniyet duyduğunu ifade eden DEİK Başkanı Nail Olpak, "Türkiye ve Almanya, özellikle Almanya'da yaşayan milyonlarca Türk kökenli vatandaşımızın olması nedeniyle derin kültürel ve sosyal bağlara sahip. Almanya'daki Türklerin varlığı hem iki ülkenin ekonomisine katkı sağlıyor hem de iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin gelişmesinde kritik bir rol üstleniyor. Gurbetçilerimiz Almanya'da yaklaşık 500 bin istihdam oluştururken, 100 bin Türk işletmesi yılda 50 milyar avro ciro üretim yaparak Alman ekonomisine ciddi katkıda bulunuyor. Almanya, Türkiye'nin AB içindeki en önemli ticaret ortağı. 2023 yılında Türkiye ile Almanya arasındaki ikili ticaret hacmi 49,7 milyar dolara ulaştı. Türkiye, Avrupa ve Asya arasındaki köprü olarak stratejik konumu ve AB ile Gümrük Birliği üyeliği, ve güvenilir bir ortak. Alman - Türk İş Konseyi, üçüncü ülkelerde iş birliği fırsatları, yatırım projelerinde ortaklıklar, KOBİ'ler arasındaki iş birliği fırsatlarının artması ve pek çok alanda iki ülkenin ekonomik iş birliğinin gelişmesinin önünü açacaktır." dedi.
Wulff: "Türkiye ve Almanya'da yeni yatırımların gerçekleşmesi için çalışmalarımızı yoğun bir şekilde devam ettireceğiz"
Almanya Federal Cumhuriyeti eski Cumhurbaşkanı Christian Wulff ise resepsiyonda yaptığı konuşmada, "Bugün burada bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Türk-Alman ilişkilerinin hem geleneksel hem de yenilikçi bir anlayışla ele alındığı bu forumdaki işbirliği, ülkelerimiz arasındaki ekonomi ve ticaretin geliştirilmesi için büyük bir fırsattır. Federal Almanya Cumhuriyeti ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi, 50 milyar Avro'yu aşan mevcut ticaret dengesinden çok daha fazla ekonomik işbirliği potansiyeline sahiptir. Yeni kurulan Türk-Alman İş Konseyi olarak Ar-Ge, Dönüşüm, ikili yatırımlar vb. alanlardaki faaliyetlerimize odaklanmak ve bunları yoğunlaştırmak istiyoruz. Türkiye ve Almanya'da arası yeni yatırımları yoğunlaştırmak ve gerçekleştirmek ve iyi bir işbirliğiyle iki ülke arası ticaretin büyümesini sağlamak için çalışacağız. İş konseyi olarak tüm taraflar elele birlikte daha başarılı olabiliriz. " dedi.
Yalçındağ: "50 milyar doların üzerindeki Türkiye - Almanya ikili ticari ilişkilerine ivme kazandıracak Alman – Türk İş Konseyi, Türkiye-Almanya yatırım ilişkileri güçlendirecek"
Almanya'nın, Türkiye'ye en fazla yatırım yapan 4 ülke arasında yer aldığına dikkat çeken DEİK/ Türkiye – Almanya İş Konseyi Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, "İki ülkenin tarihten günümüze aktarılan dostluk bağları, çeşitli iş birliği kollarında ve hepsinden fazla, ticaret ve ekonomi alanında ayrılmaz bir bütün gibi. Ülkelerimiz arasındaki mevcut ticaret hacmi yaklaşık 50 milyar dolar olup, bu rakam Almanya'yı en büyük ticaret ortağımız yapıyor. Doğrudan yabancı yatırım konusunda da, Almanya, Türkiye'ye en çok yatırım yapan ilk 4 ülke arasında yer alıyor. Bu rakamlar, işbirliği içerisinde yürüteceğimiz çalışmalardan sonra hedeflerimizin de ötesine geçecek potansiyele sahip." şeklinde konuştu.
DEİK/ Türkiye-Almanya İş Konseyi Başkanı Yalçındağ, Almanya'da kurulan Karşı Kanat kuruluşu Alman – Türk İş Konseyi ile birlikte ikili ticari ilişkilerin ivme kazanacağını belirterek Türkiye'nin Almanya'nın en büyük potansiyel ortağı olduğunu ifade etti. Yalçındağ, "DEİK / Türkiye-Almanya İş Konseyi olarak, iki ülke arasındaki ticari bağları ve ekonomik ilişkileri başka bir boyuta taşımayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda yeni yol haritamızı belirledik. Bu strateji, Türkiye ve Almanya'yı 170 milyonluk ortak bir pazar olarak ele alan, büyük bir sanayi ve ekonomik güç olarak vurgulayan bir strateji. İş konseyimiz, iki ülkenin güçlü yönlerinin ve kaynaklarının birleşimi ile inşa edilecek bir geleceği öngörüyor. Bu strateji, her iki ülkenin de ihtiyaçlarını dikkate alan ve endüstrilerimizin tamamlayıcılığına dayanan şartları içeriyor. Sayın Cumhurbaşkanı Christian Wulff, iki ülke ticari ve ekonomik ilişkilerini başka bir boyuta taşıyacak yeni Alman-Türk İş Konseyi Yönetim Kurulu Başkanlığı ile ortaya koyduğumuz bu yeni vizyona en üst seviyede katkı sağlayacak. İş birliğimizi farklı bir seviyeye taşıyacak Sayın Cumhurbaşkanı Wulff'a bu vesileyle bir kez daha teşekkür ediyorum." dedi.
Etkinliğe ait sosyal medya filmimizi izlemek için lütfen tıklayınız.
DEİK tarafından düzenlenen İspanya-Türkiye İş Forumu, T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İspanya Hükümet Başkanı Pedro Sanchez, DEİK Başkanı Nail Olpak, İspanyol İşverenler Konfederasyonu (CEOE) Başkanı Antonio Garamendi, İspanya-Türkiye İş Konseyi ve BBVA Başkanı Carlos Torres Vila, Türkiye-İspanya İş Konseyi Başkanı Ebru Özdemir ve iki ülke iş insanlarının katılımlarıyla 13 Haziran 2024 tarihinde İspanya'nın başkenti Madrid'te gerçekleştirdi. Forumda, DEİK ve İspanyol İşverenler Konfederasyonu arasında mutabakat zaptı imzalandı.
Erdoğan: "Ticaret hacmimiz on kat artışla 19,2 milyar dolara ulaştı"
Türkiye ve İspanya arasındaki köklü ve güçlü ilişkilerin, iş dünyasının attığı cesur ve vizyoner adımlardan beslendiğini belirten T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "İlişkilerimizin 2021 yılından itibaren kapsamlı ortaklık olarak tanımlanmasında siz değerli iş insanlarımızın katkısı büyüktür. Son yıllarda gerek Kovid-19 salgını, gerekse yakın coğrafyamızda meydana gelen çatışmalar küresel ticaretin karşı karşıya kaldığı zorlukları artırdı. Mevcut meydan okumalar karşısında dayanışma ve iş birliğimiz hayati önemdedir.
2002 yılı öncesinde 2 milyar dolar civarında seyreden ticaret hacmimiz, geçtiğimiz sene yaklaşık on kat artışla 19,2 milyar dolara ulaştı. Böylelikle 20 milyar dolar hedefimizi neredeyse yakalamış olduk. Bu hacmi hep birlikte el ele vererek sizlerin değerli katkıları ile çok daha ileriye taşıyacağımıza inanıyorum. İspanya'nın 740 firma ve yaklaşık 11 milyar dolarlık stokla Türkiye'de en çok yatırım yapan altıncı ülke olması da esasen bu yaklaşımın sonucudur" dedi.
Sanchez: "Türkiye önümüzdeki 10 yıllarda ekonomik ağırlığını ve önemini artırmaya devam edecektir"
İspanya Hükümet Başkanı Pedro Sanchez, "İspanya ve Türkiye her alanda en muhteşem ilişkilere sahip iki ülke. Bu zirvelerin düzenli yapılması da bunun çok güzel bir örneği. Türkiye, İspanya için anahtar bir ekonomik ortak ve bölgesinde önemli bir oyuncu. "İspanyol şirketleri Türk ekonomisinin iyileşen görüntülerini, alınan tedbirlerin cesaretini, ekonomik programın sağlamlılığını takdir ediyor" dedi.
Türkiye'ye her zaman güven duyduklarını belirten Sanchez, "Bunun için çok sağlam temellerimiz var. Biz hep Türkiye'ye güvendik. Bazıları Türkiye'den çekilirken biz yatırımlarımızı ikiye katladık. Biz bu güveni koruduk. Türkiye önümüzdeki 10 yıllarda ekonomik ağırlığını ve önemini artırmaya devam edecektir. Türkiye ve İspanya birbirine güvenen ve özel ilişkileri olan, dost ülkelerdir" ifadelerini kullandı. İspanya'nın Türkiye ile mevcut Karşılıklı Yatırımların Korunması ve Geliştirilmesi Anlaşması'nı gözden geçirme kararı aldığını ve bunun çok değerli olduğunu belirten Sanchez, "Devlet kurumları arasında imzalanacak 5 mutabakat zaptının yatırımları ve üçüncü ülkelerdeki ortak projeleri daha da hızlandıracağını" söyledi.
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, "DEİK ve İspanyol İşverenler Konfederasyonu arasındaki MoU anlaşmamızın da hayırlı olmasını diliyorum. Türkiye ve İspanya Hükümetlerarası Zirve Toplantıları 2009'dan beri yapılıyor. 2021 yılında bu ilişkinin "Kapsamlı Ortaklık" olarak tanımlanmasını memnuniyetle karşılıyoruz. Bugün de DEİK karşı kanadımız CEOE iş birliği ve BBVA ev sahipliğinde 11 sektörü içeren 4 eş zamanlı panel düzenleyeceğiz. Otomotiv, demir-çelik, tarım ve gıda, bankacılık ve finans, turizm, havacılık ve savunma alanlarındaki mevcut iş birliğimizi, yeni alanlarda da geliştirmemiz gerektiğine inanıyorum. Geleceğimizin inşasında büyük öneme sahip, yeşil ve dijital dönüşüm; hem atılması gereken adımlar, hem bu adımların doğuracağı fırsatlar, hem de gerekli adımlar atılmazsa oluşacak tehditler açısından çok önemli" dedi. İspanya'nın Dijital 2025 vizyonuyla yapay zeka ve bulut teknolojisi gibi alanlarda KOBİ'lerin dijital dönüşümünü desteklediğini belirten Olpak, "Türkiye de, KOBİ'ler için dijitalleşmeye büyük önem veriyor ve Dijital Türkiye 2030 yol haritası, stratejilerimizi ortaya koyuyor. DEİK Dijital Teknolojiler İş Konseyimizle birlikte, İspanyol iş dünyası temsilcileriyle daha fazla ortak çalışma yapmayı arzu ediyoruz. Dün 12.'si yapılan İspanya-Türkiye Dijital Platformunda, firmalarımız bunları konuştular ve Dijital Teknolojiler İş Konseyimiz ile İspanya Dijital Ekonomi Derneği (ADIGITAL) arasında bir MoU imzalandı, hayırlı olsun. AB-Türkiye Gümrük Birliği Anlaşması'nın modernize edilmesi ve kapsamının genişlemesinin çok geciktiğine inanıyor ve İspanyol dostlarımızdan bu konuda daha fazla destek bekliyoruz" dedi.
Forumun açılış konuşmalarının ardından ‘İş-Yatırım Fırsatları ve Finansmanı', ‘Altyapı, Haraketlilik ve Ulaşım', ‘Enerji, Çevre ve Yeşil Dönüşüm' ve ‘Sanayi ve Teknoloji'panelleri ile B2B görüşmeleri gerçekleştirildi.
Forumun sponsorları ise, Limak Europe, Çimsa Cementos, Türkiye Sigorta, Cerealto, Beldeport, Beyçelik Gestamp, Doğuş Hospitality, Hidromek, Kibar Holding ve Uno oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu - DEİK, Türkiye-Kosova İş Forumu'nu, Kosova Başbakanı Albin Kurti, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Kosova Başbakan Yardımcısı Emilija Redžepi, Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı Fikrim Damka, Kosova Tarım, Ormancılık ve Kırsal Kalkınma Bakanı Faton Peci, Kosova Bölgesel Yönetim İdaresi Bakanı Elbert Krasniqi, Ticaret Bakan Yardımcısı Mustafa Tuzcu, Kosova Ankara Büyükelçisi Agon Vrenezi'nin katılımlarıyla DEİK Başkanı Nail Olpak ve Türkiye-Kosova İş Konseyi Başkanı Batuhan Özdemir ev sahipliğinde 3 Haziran 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirdi.
Kurti: "Kosova'ya yatırım yaparak doğası gereği iş dostu bir ortama erişebileceksiniz"
Kosova Başbakanı Albin Kurti, "Tarihe dayanan ve karşılıklı saygı, iş birliği ve ortak isteklerle zenginleşen ilişkilerimiz, uluslararası ortaklık için bir model teşkil etmektedir. Türk yatırımlarının Kosova'nın kalkınmasında hayati bir rol oynamaya hazır olmasıyla bağlarımız artık giderek artan ekonomik iş birliğine doğru genişlemeye hazırlanıyor. Temel iş birliği alanları arasında ticaret, savunma, teknoloji ve hafif imalat yer alıyor. Kosova'dan düzinelerce başarılı şirketin yanı sıra Kosova-Türk Ticaret Odası, Kosova Ağaç İşleme Birliği ve Ağaç ve Sebze İşleyicileri Birliği temsilcileri, Kosova'nın sektöre sunduğu potansiyeli ve yatırım olanaklarını gösteriyor. Kosova, Dünya Bankası'na göre 2023'ten 2025'e kadar gerçek ekonomik büyümede Batı Balkanlar'da lider konumdadır. Kosova, yakın zamanda FitchRatings'ten ilk ülke kredi notunu aldı. Bu aynı zamanda yabancı yatırımı artıracak, borçlanma maliyetlerini düşürecek, küresel sermaye piyasalarına erişimi iyileştirecek ve ekonomik büyümeyi artıracaktır. Özel sektörle ilgili olarak, üç sektör grubunun proaktif gelişimine kendimizi adadık. birincisi tarım ve gıda işleme, ikincisi imalat, elektrikli ekipman, metal, plastik, ahşap ve üçüncüsü ise bt destekli bpo hizmetleri, yazılım geliştirme, dijital muhasebe, dijital pazarlamadır. Geliştirilmiş düzenleyici çerçevemiz iş yaratmayı kolaylaştırıyor ve Kosova'ya Dünya Bankası tarafından "iş kurma" alanında dünya çapında 12'nci sırada yer alıyor. Kosova'ya yatırım yaparak doğası gereği iş dostu bir ortama erişebileceksiniz" dedi.
Bolat: "Türk inşaat şirketleri, Kosova'da bugüne kadar 1,5 milyar dolar değerinde 30 projeyi başarıyla sonuçlandırmıştır"
T.C. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "2023'te Kosova ile ticaret hacmimiz 785 milyon dolara ulaşmıştır. Yıllar içinde ticaret hacmimizde kazandığımız olumlu ivmenin devam edeceğine, 2024 yılının sonuna kadar 1 milyar dolar seviyesine ulaşacağımıza inanıyorum. Serbest Ticaret Anlaşmamız, bu rakamların artmasında önemli bir etkiye sahiptir. Ticari ilişkilerimizi çeşitlendirir ve bölgesel fırsatlardan faydalanırsak, önümüzdeki yıllarda ticaret rakamlarımızda yeni rekorlara ulaşabiliriz" dedi. Türk şirketlerinin 2023 itibarıyla Kosova'da 429 milyon avro değerinde önemli yatırımcılar olduğunu belirten Bolat, Kosova Merkez Bankası istatistiklerine göre Türkiye'nin Kosova'da en çok yatırım yapan 6. ülke konumunda olduğunu belirtti. Kosova'da önemli Türk şirketlerinin havaalanı işletimi ve elektrik dağıtımı alanlarında yatırımlarının olduğunu görmekten memnuniyet duyduklarını aktran Bolat, "Önde gelen Türk finans şirketleri ve bankaları ile sağlık sektöründeki öncü kuruluşlarımız da Kosova'da faaliyet göstermektedir. Amacımız, mevcut yatırımları önümüzdeki dönemde de artırmaktır" dedi. Bolat, "Türk inşaat şirketleri, Kosova'da bugüne kadar 1,5 milyar dolar değerinde 30 projeyi başarıyla sonuçlandırmıştır. Teknik müşavirlik konusunda, firmalarımız Kosova'da 9,3 milyon dolar değerinde 19 projeyi tamamlamıştır. 2030 Akdeniz Oyunları'nın resmi olarak Priştine'de düzenleneceğini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Bu büyük organizasyonda Kosovalı dostlarımızla her zaman işbirliğine hazırız" değerlendirmesinde bulundu.
Olpak: "Kosova'ya doğrudan yabancı yatırım açısından 6. ülkeyiz"
DEİK Başkanı Nail Olpak ise, Türk müteahhitlerinin Kosova'da 1,5 milyar avroluk projelerinin olduğunu ve 10 bine yakın istihdam sağladığını belirtti. İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin artırılmasına da önem verdiklerini aktaran Olpak, "Bu amaçla 2013'ten bu yana JETCO Mekanizması, 2019'dan bu yana da FTA'mız var. Kosova'da toplam yatırımlarımız 430 milyon avroya ulaştı ve bu rakamla Kosova'ya doğrudan yabancı yatırım açısından 6. ülkeyiz. Türkiye'nin Kosova'ya başlıca yatırımları havalimanı işletmeciliği, elektrik dağıtımı ve altyapı projeleri. Aramızdaki ikili ticaret hacmi 750 milyon dolar civarında. İş birliğimizi geliştirmemize yardımcı olacak birkaç noktanın altını çizeyim. Türk müteahhitleri ve teknik danışmanlar Kosova'daki altyapı yenileme projelerine daha fazla katılmak istiyor. Tarım, sanayi, madencilik, turizm, hizmetler ve enerji aramızdaki diğer iş birliği alanları" dedi. Türkiye'deki üniversitelerde binden fazla Kosovalı öğrenci olduğunu ve daha fazlasını beklediklerini söyleyen Olpak, "Öne çıkan bir diğer hizmet sektörü ise sağlık sektörüdür. Türkiye'nin uzun süredir sağlık sektöründeki yatırımları artık birçok ülke için değerli bir örnek teşkil edecek seviyeye ulaştı. İş dünyası temsilcileri olarak, ekonomik ve yatırım ilişkilerinin mucizelere dönüşmesi için daha çok çalışacağımıza inanıyorum" dedi.
Özdemir: "Madencilik, demir çelik ürünleri, tarım, tekstil, ilaç ve plastik ürünler sektörleri potansiyel barındırıyor"
DEİK/Türkiye-Kosova İş Konseyi Başkanı Batuhan Özdemir ise, "Ticari ilişkilerimiz de sürekli gelişiyor. Türk yatırımları Kosova'daki en büyük 10 yabancı yatırım arasında yer alıyor. Türk yatırımları eğitimden imalata, bankacılıktan altyapıya, enerjiden sağlık sektörüne kadar geniş bir yelpazede yer alıyor. Kosova'nın refah yolculuğundaki varlığımız, ülkenin ekonomik potansiyeline duyulan güvenin açık bir ifadesi olan güçlü varlığımızda açıkça görülmektedir. Kosova'nın hızla artan tüketim malları ithalatı çok sayıda yatırım fırsatı sunuyor. Madencilik, demir çelik ürünleri, tarım, ev tekstili, hazır giyim, ilaç ve plastik ürünler gibi sektörler önemli potansiyel barındırıyor. Buna ek olarak, büyüyen inşaat ve enerji sektörleri, özellikle konut, altyapı projeleri ve sağlık hizmetleri alanlarında umut verici yatırım yolları sunuyor. İki ülke AB'ye entegrasyonunu ve düzenlemelerini sürdürürken, yeşil geçiş konusundaki işbirliğimizi tüm yönleriyle geliştirmeye tamamen açığız" dedi.
Forumun açılış konuşmalarının ardından, "Kosova'da Altyapı Kalkınma Olanakları: Ulaştırma, Çevre, Enerji, 2030 Akdeniz Oyunları spor salonları" ve "Kosova İş ve Yatırım Fırsatları: Hafif imalat, tarım ve gıda işleme, bölgesel kalkınma" panelleri ile iki ülke iş insanlarının katılımlarıyla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi.
Forumun altın sponsoru KEDS, gümüş sponsorları ise Banka Kombetare Tregtare, Çalık Holding, Kosova-Türkiye Ticaret Odası, Limak Holding, Prishtina International Airport Adem Jashari ve Türk Ekonomi Bankası(TEB) oldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2024 yılı 1. çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin yazılı bir değerlendirme yaptı.
Olpak, büyüme rakamlarının talep tarafında yüzde 10,3 artışla en yüksek büyüme gösteren yatırım harcamalarının, üretimin devamı açısından önemli bir gösterge olduğunu vurguladı.
Olpak değerlendirmesinde şunları ifade etti:
"İş dünyası olarak 2024'ün ilk çeyreğinde yüzde 5,7 büyüme gerçekleşmesini olumlu bir gelişme olarak karşılıyoruz. Dünyada merkez bankası faizlerinin hala yüksek olduğu, küresel büyüme ve ticaret görünümünün tarihsel ortalamaların altında seyrettiği, yurt içinde hem depremin yaralarının sarılmaya hem de enflasyonun indirilmeye çalışıldığı bir dönemde, 2024 yılına da güçlü bir pozitif büyüme ile başlamak önemli.
Büyümenin arz tarafını sektörel olarak değerlendirdiğimizde; büyümeye tüm sektörlerin pozitif katkı vermesi, büyümenin genele yansıması bakımından değerli. İnşaat sektörü yüzde 11,1 ile büyümenin temel sürükleyicisi olurken, sanayi, bilgi iletişim, mesleki, idari ve destek hizmetleri de büyümeye yüzde 5 bandında katkı veren diğer sektörler olarak öne çıkıyor.
Büyümenin talep tarafına baktığımızda ise; yatırım harcamalarının yüzde 10,3 ile en yüksek büyüyen alt kalem olduğunu görüyoruz. Geçmiş yıldan itibaren ağırlığı azalsa da tüketim harcamaları yüzde 7,3 büyüdü. Net ihracat ise büyümeye yüzde 1,6 katkı yaparak olumlu performans göstermeye devam etti.
Açıklanan veriler, 2024 yılının geri kalan dönemi için iş dünyamıza ümit ve güven aşıladı. Önümüzdeki süreçte küresel olarak zorlu dönemin hala devam edeceğini görüyoruz. Bir yandan enflasyonu indirmeye yönelik finansal istikrar politikalarına devam ederken, bir yandan da alt parametreleri dengeli bir büyümeden feragat etmememiz gereken bir dönemdeyiz. Yılın geri kalanında, iç tüketimin büyümeye katkısının bir miktar daha gerilemesini bekliyoruz. Böyle bir ortamda, sanayi sektörü ve ihracata dayalı üretim modeli daha fazla önem kazanacak. Hane halkı tüketiminin azalmaya başladığı bir dönemde, bu azalmayı özellikle tüketim malı ithalatını daha da azaltarak gerçekleştirmek de önemli."
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu-DEİK'in 37. Olağan Seçimli Genel Kurulu ve 3. Ustalara Saygı Ödül Töreni, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleri ve Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır'ın katılımlarıyla DEİK Başkanı Nail Olpak'ın ev sahipliğinde 25 Mayıs 2024 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirildi. DEİK'in yeni dönemde görev yapacak Yönetim Kurulu Üyeleri ve Denetim Kurulu Üyelerinin seçildiği 37'inci Olağan Seçimli Genel Kurulu'nun ardından gerçekleştirilen Ustalara Saygı Ödülleri'nde, küresel çalışmalarıyla DEİK'e kalıcı değerler katan ticari diplomasinin usta isimleri ödüllendirildi.
Bu yıl üçüncüsü düzenlenen DEİK Ustalara Saygı Ödüllerinde, Türk iş dünyasının önde gelen isimleri TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, merhum iş insanları Şarık Tara, Ali Osman Ulusoy ve Ahmet Şahap Ünlü ödüle layık görüldü.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "DEİK ticaret diplomasimizin çatı kuruluşu olmasının yanı sıra ülkemiz iş dünyasının temsil kabiliyeti en yüksek platformudur"
Türkiye'nin gelişmesine, ekonomisinin büyümesine, ihracatının artmasına katkı yapan, ve istihdam oluşturan DEİK üyelerine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türk özel sektörünün kuzey yıldızı olan DEİK'in genel kurulunda siz kardeşlerimle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. 2023-2027 çalışma dönemi için seçilen DEİK yönetim kurulu üyelerini tebrik ediyor, görevlerinde başarılar diliyorum. DEİK kurulduğu 1985 yılından bu yana Türk özel sektörünün dış ticaret, uluslararası yatırımlar, hizmetler, lojistik başta olmak üzere dış ekonomik ilişkilerini yürütme konusunda çok özel bir görev üstleniyor. Marifet iltifata tabidir anlayışıyla ödüle layık görülen ustalarımızı tebrik ediyor, emekleri, gayretleri için kendilerine teşekkürlerimi iletiyorum. DEİK ticaret diplomasimizin çatı kuruluşu olmasının yanı sıra ülkemiz iş dünyasının önde gelen aktörlerini aynı zeminde buluşturan temsil kabiliyeti en yüksek platformdur. DEİK, 152 İş Konseyi ve 5 bin üyesi ile özel sektörümüzün dünyaya açılan penceresidir. DEİK'in bu kapsayıcılığı ve kuşatıcılığını ülkemiz adına önemli bir imkan, gerçekten büyük bir avantaj olarak görüyoruz. Resmi ziyaretler ve uluslararası toplantılar vesilesiyle nereye gitsek orada ticaret diplomasimizin bayraktarları siz kardeşlerimizin bir etkinliğine, iş forumuna veya farklı bir programına muhakkak rastlıyoruz. Güney Afrika'dan Malezya'ya, Türk Cumhuriyetlerinden Amerika'ya yer yüzünün hemen her karışında DEİK'in gönül elçileriyle karşılaşıyoruz. Türkiye ile dünyanın geri kalanı arasında kurduğu ticaret köprülerini, gönül köprüleriyle perçinleyen DEİK camiasıyla iftihar ediyoruz. Yılda 2 bin etkinliğin düzenlenmesi azımsanmayacak bir başarıdır. Bu etkinliklerin bazılarına ben de şahsen iştirak ettim. Ayrıca DEİK üyelerimizle farklı vesilelerle bir araya geldik. İstişarelerde bulunduk, sorunlarımıza ortak akılla çözüm yolları aradık. Türk ekonomisine ve dış ticaretine dair her konuda sizlerle yakın diyalog içinde olmanın gayretindeyiz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun gerçeğe dönüşmesi için emek veren, taş üstüne taş koyan her bir insanımızla yol yürümekten şeref duyuyoruz. ‘İşimiz, gücümüzü dünyaya taşımak' vizyonunun hakkını veren siz kardeşlerim, yol arkadaşlığından memnunuz bahtiyarız. Bugün bir kez daha altını çizerek vurgulamak isterim ki siz çalıştığınız, ürettiğiniz, yatırım yaptığınız, ihraç ettiğiniz, Türk ekonomisine katkıda bulunmak istediğiniz müddetçe biz de sizlerin yanında olacağız. Tüm Kabine üyelerimiz dahil bizimle birlikte çalışan her bir arkadaşımızın kapısı DEİK üyelerine ve müteşebbislerimize açıktır" dedi.
DEİK Yönetim Kurulu'na seçilen kişileri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "DEİK, kurulduğu 1985 yılından bu yana Türk özel sektörünün dış ticaret, uluslararası yatırımlar, hizmetler, lojistik başta olmak üzere dış ekonomik ilişkilerini yürütme konusunda çok özel bir görev üstleniyor. Bu vesileyle kuruluşundan itibaren DEİK yönetiminde, iş konseylerinde, faaliyetlerinde görev alan iş dünyamızın temsilcilerini saygıyla anıyorum. Türkiye'nin gelişmesine, ekonomisinin büyümesine, ihracatının artmasına katkı yapan, istihdam oluşturarak insanımızın evine ekmek götürmesine vesile olan DEİK üyelerine en kalbi şükranlarımı sunuyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ebediyete irtihal eden DEİK mensuplarını rahmetle yâd ettiğini dile getirerek, "Marifet iltifata tabidir" anlayışıyla ödüle layık görülen ustalara tebriklerini ve teşekkürlerini iletti. DEİK'in ticaret diplomasisinin çatı kuruluşu olmasının yanı sıra ülkenin iş dünyasının önde gelen aktörlerini aynı zeminde buluşturan temsil kabiliyeti en yüksek platform olduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEİK'in 152 iş konseyi ve 5 bin üyesiyle özel sektörün dünyaya açılan penceresi olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEİK'in bu kapsayıcılığı ve kuşatıcılığını ülke adına önemli bir imkân ve avantaj olarak gördüklerini, resmî ziyaretler ve uluslararası toplantılar vesilesiyle nereye gitse orada ticaret diplomasinin bayraktarları olan DEİK'in bir etkinliğine, iş forumuna veya farklı bir programına muhakkak rastladıklarını kaydetti. Güney Afrika'dan Malezya'ya, Türk Cumhuriyetleri'nden ABD'ye, yeryüzünün hemen her karışında DEİK'in gönül elçileriyle karşılaştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile dünyanın geri kalanı arasında kurduğu ticaret köprülerini, gönül köprüleriyle perçinleyen DEİK camiasıyla iftihar ettiklerini vurguladı.
Erdoğan: "DEİK ile meseleleri görüşmeye, konuşmaya ve sıkıntılara çare üretmeye devam edeceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılda 2 bin etkinliğin düzenlenmesinin azımsanmayacak bir başarı olduğunu, bunların bazılarına kendisinin de şahsen iştirak ettiğini belirtti. DEİK üyeleriyle farklı vesilelerle bir araya geldiklerini, istişarelerde bulunduklarını, sorunlara ortak akılla çözüm yolları aradıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türk ekonomisine ve dış ticaretine dair her konuda sizlerle yakın diyalog içinde olmanın gayretindeyiz. Gazze'de 36 bin masumu şehit eden İsrail'i ateşkese zorlamak amacıyla aldığımız ticari işlemleri durdurma kararımızın uygulanma sürecinde de iş dünyamızla iletişim kanallarımızı açık tutuyoruz. Netanyahu yönetimi Gazze'deki katliamlarına son verinceye kadar ticaret ve diplomasi alanında İsrail üzerinde baskı kurmayı sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı.
DEİK ile meseleleri görüşmeye, konuşmaya ve sıkıntılara çare üretmeye devam edeceklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye için çalışan, ihraç eden, Türk ekonomisine güvenerek yatırımlarını arttıran, 'Türkiye Yüzyılı'nın inşasına omuz veren herkesin yanındayız. Siyasi görüşlerimiz, düşünce dünyamız farklı olabilir, hayata bakışımız, olaylara, sorunlara yaklaşımımız farklılık arz edebilir. Bunların tamamı Türkiye'nin büyüklüğünü, beşerî ve kültürel hazinesinin zenginliğini gösteren birer işarettir. Tüm farklılıklarımızı kucaklıyoruz, herkesin fikrine, düşüncesine ve yapıcı eleştirisine saygıyla yaklaşıyoruz. Kalbi Türkiye için çarpan, Türkiye için hayal kuran, büyük ve güçlü Türkiye hayaliyle heyecanlanan, Türkiye'nin müreffeh ve mutlu yarınları için ter döken herkesin başımızın üstünde yeri var" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Yüzyılı vizyonunun gerçeğe dönüşmesi için emek veren, taş üstüne taş koyan her bir insanla yol yürümekten şeref duyduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "'İşimiz, gücümüzü dünyaya taşımaktır" misyonunun hakkını veren siz kardeşlerimin, yol arkadaşlığından memnunuz, bahtiyarız. Bugün bir kez daha altını çizerek vurgulamak isterim ki siz çalıştığınız, ürettiğiniz, yatırım yaptığınız, ihraç ettiğiniz, Türk ekonomisine katkıda bulunmak istediğiniz müddetçe biz de sizlerin yanında olacağız" ifadelerini kullandı. Tüm kabine üyeleri dâhil kendileriyle birlikte çalışan her bir arkadaşının kapısının DEİK üyelerine ve müteşebbislerine açık olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş dünyası söz konusu olunca hiçbir bahaneyi kabul etmediğini, bu konuda herhangi bir yerde eksiklik, ihmal ve yanlış görürse gerekeni yapmaktan asla ve asla imtina etmeyeceğini dile getirdi. DEİK üyelerinin de çabalarıyla ihracatın 255 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Nisan ayı itibariyle ise yıllık ihracat 257,6 milyar dolara ulaştı. 2024 yılının Ocak-Nisan döneminde ihracat bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 2,7 oranında artışla 82,9 milyar dolara yükseldi. 2002 yılında yüzde 0,55 olan toplam dünya ihracatı içindeki payımızı 2023 yılında yüzde 1,08'e çıkarttık. Geçen yıl mayıs ayında 57 milyar dolara ulaşan yıllık cari açık mart ayında 31,2 milyar dolara kadar geriledi. Altın ve enerji hariç cari denge ise yıllık 36,1 milyar dolar fazla verdi. Cari açıktaki iyileşmenin devam edeceğine inanıyorum" bilgisini aktardı.
DEİK ailesinin, Türkiye'nin ekonomide yazdığı başarı hikayesinde önemli bir payı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEİK üyelerinin emeği, çabası, girişimleri olmadan bunların hiçbirini yapamayacaklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEİK üyelerinin çalıştığını, koşturduğunu, ülke ülke, şehir şehir dolaştığını, ihracatta bir kapı kapanınca hemen yenisini bulmak için yollara koyulduğunu, uzak yakın demeden her türlü riski göze alarak Türk ürünlerini dünya pazarlarına ulaştırmak için ter döktüğünü, gayret gösterdiklerini ifade etti.
Hepsinden önemlisinin DEİK ailesinin bu ülkenin ve milletin potansiyeline inanmaları olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu mücadelenizde sizlere yardımcı olabilmek adına biz de sadece elimizi değil tüm gövdemizi taşın altına koyduk" dedi. Yeşil ve dijital dönüşümü başarıyla gerçekleştirmeyi önemsediklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunun için küresel atmosfer daha önce hiç olmadığı kadar müsaittir. Bizim için avantajlıdır. Asya'ya alternatif olacak üretim merkezi arayışlarında Türkiye'nin adı giderek daha fazla zikrediliyor. Daha fazla ön plana çıkıyor. Bu artan ilginin kalıcı yatırımlara tahvil edilmesi noktasında DEİK'in görev alması, geliştirdiği stratejilerle iş dünyasına yönlendirmesini bekliyoruz" dedi.
DEİK mensuplarının şundan asla şüphe duymaması gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Siz hedeflerinize yürümeye devam ettiğiniz sürece biz de yelkenlerinizin ihtiyacı olan rüzgârın kesintisiz esmesi için gerekenleri yapacağız. Bölgedeki diğer ülkelere göre üstünlüklerimizi korumakta, hatta ileriye taşımakta kararlı olduğumuzu özellikle bilmenizi isterim. Rekabetçiliği sadece döviz kuru üzerinden okuma yanlışına düşmeden, bu konuda atılabilecek ilave adımlar noktasında sizlerle iş birliği içinde olmayı sürdüreceğiz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, DEİK 37. Genel Kurulu'nun Türkiye ve iş dünyası için hayırlara vesile olmasını diledi. Ödüle layık görülen DEİK'in ustalarını tekrar kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vefat edenleri de rahmetle anarak alın terleri, emekleri, Türkiye'ye ve ekonomiye kazandırdıkları için teşekkür etti.
Bakan Bolat: "DEİK'in bayrak yarışı metoduyla ilerleyerek, Türk iş dünyasının küresel arenada itibarını daha da güçlendireceğine olan inancım tamdır "
1985 yılından itibaren DEİK'in, Türkiye'nin ihracat misyonunun öncülüğünü yapan lokomotiflerden biri olduğuna dikkat çeken Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, "Ticaret Bakanlığımız, DEİK ve diğer iş dünyası STK'larımız ile hep birlikte güçlü bir Türkiye Milli Takımıyız. Türkiye'de ve yurt dışında, ikili iş forumları ve ayrıca genel ve sektörel ticaret heyetleri ile Ticari Diplomasi çalışmaları yapıyoruz. Bu yılın başından itibaren, DEİK'in koordinasyonu ve iş birliğinde İran, Yunanistan, Kırgızistan, Tanzanya, Kazakistan ve Azerbaycan ile iş forumları gerçekleştirdik. Tarihin en yüksek katılımlı Türkiye-Afrika İş ve Ekonomi Forumunun 4.'sünü Sayın Cumhurbaşkanımızın himayelerinde, 24 Bakan ve 2000'e yakın iş insanı ile gerçekleştirdik. Ayrıca ihracatımızı artırmak, sanayimizin rekabetçiliğini güçlendirmek ve ülkemize yabancı sermaye çekmek amacıyla yeni nesil ticaret anlaşmalarını müzakere ediyoruz. Hedefimiz, günümüzde iş günü olarak günlük ortalama 1 milyar dolar mal ihracatını Türkiye Yüzyılı perspektifinde inşallah günlük 1,5 milyar dolar seviyesine çıkarabilmektir. Önümüzdeki dönemde de Ticaret Bakanlığımız ve DEİK arasındaki tamamlayıcılık ve iş birliğinin de artarak devam edeceğinden kuşku duymuyoruz. Bugün genel kurulda yapılan seçimler ve alınan kararlarla birlikte, DEİK'in bayrak yarışı metoduyla ilerleyerek, Türk iş dünyasının küresel arenada itibarını daha da güçlendireceğine olan inancım tamdır." şeklinde konuştu.
Nail Olpak: "DEİK olarak küresel ticaretteki trendlere göre kurguladığımız stratejimizle birlikte yeni fırsatlara odaklanacağız"
37. DEİK Olağan Seçimli Genel Kurulu ile birlikte görevini devreden Yönetim ve Denetim Kurulu Üyelerine teşekkür ederek, yeni seçilen DEİK Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerine başarılar dileyen DEİK Başkanı Nail Olpak, "Covid'le birlikte, küresel ekonomide önemli değişimler yaşanıyor ve ticaretin kuralları yeniden yazılıyor. Salgın sonrası umutlanan dünya, Ukrayna savaşıyla belirsizliğe büründü. Tedarik zincirindeki aksamaya, enerji ve gıda fiyatlarındaki artış, güvenlikle ilgili sorunlar ve tüm dünyada tarihi zirvelerine çıkan enflasyon eşlik etti. Gazze'de yaşanan dramın, mevcut risklere ilaveten bölgesel bir kaos oluşturmaması, bir başka dileğimiz. Bu bağlamda devletimizin, yeterli ve sürekli yardım sağlanıncaya kadar, İsrail'e ithalat ve ihracatın durdurulması kararını çok önemli buluyoruz ve destekliyoruz. Küresel ticaretin ise nasıl bir seyir izleyeceği henüz belirsiz. Bir senaryoya göre ticaret, jeopolitik olarak yakın ülkeler arasında artarken, miktarı azalacak. Diğer senaryoya göreyse, ülkeler farklı ülkelerle ticari ilişkiler geliştirerek, tedarik zincirinde çeşitlenmeye gidecek, bu da ticareti artıracak. Bu süreçte, yeni fırsat ve tehditlerin ortaya çıktığına şahit oluyoruz. Yeşil dönüşümün getirdiği yatırım ve büyüme fırsatlarını da, risklerini de görüyoruz. Benzer şekilde, dijital dönüşümle yeni iş modelleri ortaya çıktı, verimliliği artıran fırsatlar doğdu. Mal ticaretine ilave olarak, hizmet ve e-ticaret gibi ticaretler, daha fazla konuştuğumuz alanlar olurken, değerlendiremeyenler için, risk alanları olacak.
DEİK olarak, tüm bu küresel trendleri yakından takip ediyor, strateji ve faaliyetlerimizi buna göre şekillendiriyoruz. Yeni dönemimizde, Amerika kıtasını Kuzey ve Latin olarak ikiye bölerek, Avrupa'da modernizasyonu geciken Gümrük Birliği'ne rağmen çalışmalarımızı artırarak, Ortadoğu'da oluşan imkanları daha çok değerlendirerek, Afrika'da daha fazla iş birliği yaparak, Asya Pasifik'te ikili ticaretimizi olabildiğince dengeleyerek, Türk Devletleri Teşkilatı ülkeleriyle ticaretimizi büyüterek, 131 ülkedeki DTİK Diaspora temsilcilerimizle daha koordine olarak, etkin çalışmaya devam edeceğiz. Bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz 3. Ustalara Saygı Ödülleri vesilesiyle, DEİK'in bu günlere gelmesi için kılavuzluk eden, zorlukları doğru şekilde yöneten, küresel yolculuğumuza imza atarak gönüllerimizde taht kuran dünün ustalarına ve gönüllerini koyarak çalışan bugünün ustalarına şükranlarımı sunuyorum." diye konuştu.
DEİK Yönetim Kurulu Üyeleri (2023-2027)
Nail Olpak | Başkan |
M. Rifat Hisarcıklıoğlu | Başkan Yardımcısı |
Mustafa Gültepe | Başkan Yardımcısı |
Mahmut Asmalı | Başkan Yardımcısı |
M. Erdal Eren | Başkan Yardımcısı |
Engin Aksoy | Yönetim Kurulu Üyesi |
Şerafettin Aras | Yönetim Kurulu Üyesi |
Baran Çelik | Yönetim Kurulu Üyesi |
İbrahim Burkay | Yönetim Kurulu Üyesi |
Firuz Bağlıkaya | Yönetim Kurulu Üyesi |
Orhan Aydın | Yönetim Kurulu Üyesi |
Şekib Avdagiç | Yönetim Kurulu Üyesi |
Alparslan Çakar | Yönetim Kurulu Üyesi |
Yaşar Doğan | Yönetim Kurulu Üyesi |
Ali Kibar | Yönetim Kurulu Üyesi |
Berna Gözbaşı | Yönetim Kurulu Üyesi |
Prof. Dr. Temel Kotil | Yönetim Kurulu Üyesi |
Fuat Tosyalı | Yönetim Kurulu Üyesi |
M. Ali Yalçındağ | Yönetim Kurulu Üyesi |
R. Erdem Erkul | Yönetim Kurulu Üyesi |
Reha Denemeç | Yönetim Kurulu Üyesi |
Murat Özyeğin | Yönetim Kurulu Üyesi |
Ebru Özdemir | Yönetim Kurulu Üyesi |
Zeynep Bodur Okyay | Yönetim Kurulu Üyesi |
Halit Acar | Yönetim Kurulu Üyesi |
Ahmet Çalık | Yönetim Kurulu Üyesi |
Ümit Kiler | Yönetim Kurulu Üyesi |
Mahsum Altunkaya | Yönetim Kurulu Üyesi |
Cüneyd Zapsu | Yönetim Kurulu Üyesi |
Özgür Burak Akkol | Yönetim Kurulu Üyesi |
Hasan Akgün | Yönetim Kurulu Üyesi |
Prof. Dr. Mustafa Aydın | Yönetim Kurulu Üyesi |
Prof. Dr. Gazi Yiğitbaşı | Yönetim Kurulu Üyesi |
Vahap Küçük | Yönetim Kurulu Üyesi |
Osman Aksoy | Yönetim Kurulu Üyesi |
Denetim Kurulu Üyeleri (2023-2027)
Zeki Kıvanç | Denetim Kurulu Üyesi |
Erdem Çenesiz | Denetim Kurulu Üyesi |
Adil Pelister | Denetim Kurulu Üyesi |
Ramadan Kumova | Denetim Kurulu Üyesi |
Pakize Oya Narin | Denetim Kurulu Üyesi |
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu-DEİK, Türk ve Japon iş dünyasını denizaşırı ülkelerde iş birliği için 16 Mayıs 2024 tarihinde İstanbul'da bir araya getirdi. Japonya'nın Türkiye Büyükelçisi Katsumata Takahiko, DEİK Başkanı Nail Olpak, Japonya İhracat ve Yatırım Sigortası Kurumu (NEXI) Başkanı Atsuo Kuroda, DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Ahmet Çalık, Türk Eximbank Genel Müdürü Ali Güney ve 180'ne yakın iş insanının bir araya geldiği "Türkiye-Japonya Denizaşırı İş Birliği Konferansı"nda iki ülke arasındaki ticaret hacmini artıracak yeni fırsatlar ele alındı.
Konferansın açılışında konuşan Japonya'nın Türkiye Büyükelçisi Katsumata Takahiko, Türkiye ile 40 yıldır çalıştığını, Türkiye'nin olağanüstü bir şekilde geliştiğinin altını çizdi. Katsumata, "Türkiye ve Japonya'nın iş birliğini hedefleyen Türkiye-Japonya Denizaşırı İş Birliği Konferansı'nın çok verimli olduğunu düşünüyorum. Türkiye'nin bölgesel açıdan önemi de bir hayli yüksek. Biz sadece Türkiye ve Japonya arasında değil üçüncü ülkelerde Türkiye ve Japonya'nın güçlü avantajlarını değerlendirerek iş birliği yapıyoruz." dedi.
Olpak: "Türkiye ile Japonya arasındaki ticaret hacminde ihracat-ithalat dengesini sağlamalıyız"
Japonya ile Türkiye arasındaki dostluk ilişkilerinin uzun yıllara dayandığına dikkat çeken DEİK Başkanı Nail Olpak, "Bu yıl, diplomatik ilişkilerimizin 100. yılını kutluyoruz. Dış politikamızdaki "Yeniden Asya Açılımı" ve Ticaret Bakanlığımızın ‘'uzak ülkeler stratejisi'' çerçevesinde Japonya, Türkiye için Asya-Pasifik coğrafyasındaki önemli ortaklardan birisi. Türkiye'nin "Yeniden Asya Açılımı" ve Japonya'nın "Serbest ve Açık Indo-Pasifik" stratejisi, örtüşen vizyonlara sahip. Buradan hareketle, Türkiye ve Japonya iş birliğini, denizaşırı iş birliklerinde, bölgesel ve küresel ortaklıklarla ileriye taşıyabiliriz. Ekonomik ilişkilerimizin rakamsal boyutuna gelince, Türkiye, Japonya ile dış ticaretinde net ithalatçı konumunda. Japonya ile 6 milyar doların üzerinde bir ticaret hacmimiz var. Türkiye Japonya ikili ticaret hacmine ve ihracat ithalat dengesine baktığımızda, rakam ve dengenin yeterli olmadığını düşünüyorum. Bu noktada dengeli bir ticaret hacmi yakalamamız için hepimize görev düşüyor. Japonya ile AB arasında 2019 yılında yürürlüğe giren Serbest Ticaret Anlaşması'ndan sonra, Türkiye ile Japonya arasında müzakereleri devam eden Ekonomik Ortaklık Anlaşmasının, iki ülkenin de faydasına olacak dengeli bir şekilde sonuçlanmasını arzu ediyoruz" dedi.
Tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiği küresel dünyada Türkiye'nin önemli bir üretim ve ihracat kapasitesine sahip olduğuna dikkat çeken Olpak, "Japon iş dünyası ile bu potansiyelimizi üçüncü ülkelerde de her iki ülkenin çıkarları doğrultusunda kullanabileceğimizi düşünüyoruz. Gelecek yıllarda oluşacak tedarik zincirleri haritasında gerek Avrupa'da gerekse diğer pazarlarda, Türkiye'nin pozisyonun güçleneceğini ifade etmek istiyorum. Ukrayna-Rusya savaşının bitmesinden sonra, Japonya Türkiye ile Ukrayna'nın yeniden inşa sürecinde birlikte çalışmayı arzu ediyor. Ülkemizde önemli alt yapı projelerinde Türk-Japon ortaklığının başarılı sonuçlarını gördük, burada da güzel işler yapabiliriz. Elbette; Afrika, Orta Doğu, Avrasya'da da, alt yapı ve üst yapı projelerinde ortaklıklar yapabiliriz. Girişimcilik ve akıllı şehirler, telekomünikasyon ve dijitalleşme gibi alanlarda da iş birliği yapabileceğimizi düşünüyoruz. Bugünkü gündemimizde önemli yer tutan NEXI destekli projelerin, NEXI ile Eximbank, Çalık Enerji, Deutsche Bank ve SMBC arasındaki anlaşmaların şimdiden hayırlı olmasını diliyorum." diye konuştu.
Kurado: "NEXI olarak Türk ve Japon şirketlerini desteklemeye devam edeceğiz"
Japonya İhracat ve Yatırım Sigortası Kurumu (NEXI) Başkanı Atsuo Kurado ise "Bu yıl iki ülkemizin diplomatik ilişkilerinin 100. yılını kutluyoruz. Kamu-özel sektör iş birliğimizi ivme katacak önemli bir konferans için bir aradayız. Türk ve Japon halkları arasında uzun yıllara dayanan, küresel ölçekte siyasi, ekonomik ve insani bakımdan çok güçlü bağlara sahibiz. Şirketlerimiz arasında bugüne kadar gerçekleştirilen pek çok değerli proje var. Çam ve Sakura hastanesi de NEXI'nin desteğiyle Türk ve Japon şirketlerinin ortak yatırımıyla yapıldı. Bu yıl da ülkelerimiz arasındaki ilişkilerin daha da güçleneceğine inanıyoruz. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı gibi jeopolitik gelişmelerde ülkelerimiz sorunların çözümü noktasında önemli rol oynayacaktır. Elbette değişen bir dünya ekonomisi ve risklerin arttığı bir küresel ticaret ortamın içindeyiz. Uzay, mobilite, karbon salınımının azaltılması ve enerji gibi pek çok alanda önümüzde riskler bulunuyor. Ancak risklerin ortadan kalkması ve yeni fırsatların en iyi şekilde değerlendirilmesi için Türkiye ve Japonya'nın güçlü iş birliği yapacağına eminiz. NEXI olarak şirketlere ihracat ve yatırım sigortası ile finansman noktasında kredi destekleri sunuyoruz. Özellikle üçüncü ülkelerde ve denizaşırı iş birliği noktasında birlikte çalışmak için geleceğe yönelik projelere destek sunmak önceliğimiz olacak. Önümüzdeki dönem de Japon ve Türk şirketlerini kuvvetli biçimde desteklemeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
Çalık: "6 milyar dolarlık ikili ticaret hacmimizi en kısa zamanda yükseltmemiz gerektiğine inanıyorum"
DEİK bünyesinde kurulan ikinci İş Konseyi olarak 1986 yılından beri Japonya'daki paydaşlarıyla uyum içerisinde, yakın ve verimli bir şekilde çalıştıklarını belirten DEİK/Türkiye-Japonya İş Konseyi Başkanı Ahmet Çalık, "Bugün İş Konseyi faaliyetlerimiz kapsamında, ülkelerimizin kıymetli kuruluşları NEXI, JETRO ve Türk Eximbank katkılarıyla Türk ve Japon ortaklığını bir sonraki aşamaya taşıyacak olan denizaşırı iş birliği çerçevesinde bir araya geldik. Türkiye, Japonya ile dış ticaretinde net ithalatçı konumundadır. 6 milyar dolarlık ikili ticaret hacmimizi en kısa zamanda yükseltmemiz gerektiğine inanıyorum. Bu noktada, ülkemizin güçlü ve kabiliyetli iş gücünü de göz önünde bulundurarak, Japon iş dünyasını Türkiye'ye daha çok yatırım yapmaya davet ediyorum. Türk iş dünyası olarak, Türkiye ile Japonya arasındaki Ekonomik Ortaklık Anlaşması'nın bir an önce sonuçlanmasını ümit ediyoruz. Enerji dönüşümü, dijital dönüşüm, altyapı ve turizm başta olmak üzere deprem ve afet yönetimi, eğitim ve AR-GE gibi iş birliğimizi artırabileceğimiz farklı alanlar bulunuyor. Türkiye ve Japonya olarak çok daha güçlü ve kalıcı projelere imza atacağımıza yürekten inanıyorum, NEXI'ye ise ülkemiz ekonomisine güvenleri ve destekleri için teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Toplantının açılış konuşmalarının ardından, NEXI destekleriyle "Türk Eximbank – Nippon Export and Investment Insurance (NEXI) – SMBC" ve Çalık Enerji - Deutche Bank 2 anlaşma olmak üzere 3 iş birliği anlaşması imzalandı.