Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Abdullah Çerekçi başkanlığında, "Yurt Dışı Yatırımlar Araştırması" Sunumunu PwC Türkiye Kıdemli Ortağı Cenk Ulu'nun katılımlarıyla 20 Aralık 2023 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirdi. Sunumda, Türk firmalarımızın en fazla yatırım yaptığı ülkeler, sektörler, yatırım yaparken bakılan kriterler incelendi.
DTİK Hollanda Buluşması ve DTİK Avrupa Temsilciler Kurulu Toplantısı, IV. dönem Türkiye – Hollanda JETCO Toplantısı vesilesiyle, T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, DEİK-DTİK Başkanı Nail Olpak, T.C. Lahey Büyükelçisi Selçuk Ünal, DTİK Avrupa Temsilciler Kurulu Başkanı Turgut Torunoğlları, Türk diaspora temsilcileri ve katılımlarıyla 30 Kasım 2023 tarihinde Amsterdam'da gerçekleştirildi.
DTİK Yunanistan Ülke Temsilcisi ve Balkanlar Temsilciler Kurulu Başkanı Levent Sadık Ahmet'in ev sahipliği ve Gümülcine Başkansolosluğu iş birliğinde gerçekleştirilen DTİK resepsiyonunda Batı Trakya Türk iş insanları 14 Kasım 2023 tarihinde Gümülcine'de bir araya geldi.
DTİK Çin Temsilciler Kurulu, T.C. Şanhay Başkonsolosluğu ile iş birliğinde "Türkiye'den Çin'e Yaşam Yolu" Kan Bağış Etkinliğini, Başkonsolos Hüseyin Emre Engin, DTİK Asya Pasifik Temsilciler Kurulu Başkanı ve Çin Temsilcisi Emre Kişioğlu, Şanhay Kan Merkezi Başkanı Zhang Xi ve 50'den fazla bağışçının katılımlarıyla gerçekleştirdi. Sertifikalarını alan katılımcılara Türk tatlıları ikram edildi.
DTİK Hırvatistan Ülke Temsilciliği, T.C. Zagreb Büyükelçiliği iş birliğinde DTİK Balkanlar Temsilciler Kurulu üyeleri yılın ilk toplantısını 1-2 Kasım 2023 tarihlerinde Zagreb'de gerçekleştirdi.
Avrupa Temsilciler Kurulu Toplantısı, DTİK Hollanda Ülke Temsilcisi ve Avrupa Temsilciler Kurulu Başkanı Turgut Torunoğulları ile Ülke Temsilcilerimizin katılımlarıyla 20 Ekim 2023 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirildi. Toplantıda, DTİK yapılanması, ülke temsilcilerinden beklentiler ve gelecek dönemde gerçekleştirilmesi planlanan faaliyetleri ele alındı.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) çatısı altında faaliyet gösteren Dünya Türk İş Konseyi (DTİK), Türk diasporasının zirvesindeki isimleri DTİK 10. Kurultayı'nda buluşturdu. Dünyanın dört bir yanındaki üst düzey şirket yöneticileri, siyasetçiler, bürokratlar, akademisyenler, ekonomistler ve bilim insanlarını bir araya getiren DTİK 10. Kurultayı, 131 ülkeden 4 bini aşkın Türk diaspora temsilcisini İstanbul'da ağırladı.
T.C. Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Ticaret Bakanlığı koordinasyonu ve DEİK'in ev sahipliğinde düzenlenen DTİK Kurultayı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve DEİK-DTİK Başkanı Nail Olpak'ın katılımlarıyla 15-16 Eylül 2023 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleştirildi. Kurultayda, DEİK-DTİK Başkanı Nail Olpak ile Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Genel Sekreteri Kuban Omurali tarafından iş birliği anlaşması imzalandı.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Turkish Outbound Investments Deep Dive Series: Spotlight On Western Balkans webinarını Abdullah Çerekçi başkanlığında, Aleksandar Medjedovic moderasyonunda 20 Aralık 2022 tarihinde çevrim içi olarak düzenledi. Webinarda, son gelişmeler ışığında Batı Balkanlar'daki yatırım imkanları ele alındı.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Yurt Dışı Yatırımlarda Jeopolitik Gündem Toplantısını, Abdullah Çerekçi başkanlığında 27 Ekim 2022 tarihinde İstanbul'da düzenledi. Toplantıda, friend-shoring yaklaşımı çerçevesinde önemi artacak pazarlar ve iş birliği örnekleri ele alındı.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Yurt Dışı Yatırımlar Çalıştayını, Abdullah Çerekçi başkanlığında, Türkiye'nin yurt dışı yatırımlarda öncü firma temsilcilerinin katılımlarıyla 16 Haziran 2022 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirdi. Çalıştayda, ilgili pazarlardaki fırsatlar ve zorluklara dair tecrübe paylaşımı ile yurt dışı yatırım vizyonu değerlendirildi.
Exporta Publishing & Events tarafından Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) iş birliğinde 12 Mayıs 2022 tarihinde Fairmont Quasar İstanbul Otel'de "Türkiye Ticaret ve İhracat Finansmanı Konferansı (GTR Türkiye 2022)" düzenlenecektir.Ticaret ve ihracat finansmanı ile ilgili güncel konuların ele alınacağı etkinliğe birçok finans kuruluşu temsilcilerinin katılımı beklenmektedir. Bahse konu etkinliğin program ve detayları bağlantıda yer almaktadır.DEİK üyeleri için %30 indirim uygulanmakta olup, katılımlarınız için Exporta Publishing & Events ile (James Henderson, Eposta: jhenderson@gtreview.com, Tel: +44 (0)20 8772 3013) temasa geçmeniz önemle rica olunur.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, online toplantısını, Abdullah Çerekçi başkanlığında T.C. Ticaret Bakanlığı Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Müdürlüğü temsilcilerinin katılımlarıyla 19 Nisan 2022 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi. Toplantıda, İş Konseyi'nin gelecek dönem faaliyetleri & hizmet ihracatına yönelik devlet teşvikleri ele alındı.
Dünya Türk İş Konseyi, Çin'de Dijitalleşme webinarını, DEİK Başkanı Nail Olpak ve Softtech Çin Genel Müdürü Onur Yavuz'un katılımlarıyla DTİK Asya Pasifik Bölge Komite Başkanı Nejdet Demiryürek moderatörlüğünde 31 Mayıs 2021 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi.
19 Nisan 2021 tarihinde Standard Chartered Bank ile düzenlenen ''Sahraaltı Afrika Ekonomisi'ne Genel Bakış'' adlı etkinlikte sektörlere göre Afrika ülkelerindeki yabancı yatırımcılar, bölgedeki yatırım ortamı ve karşılaşılan ortak sorunlar ve bunlara çözümler istişare edilmiştir.
DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Abdullah Çerekçi moderatörlüğünde Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Ülgen'in konuşmacı olarak yer aldığı "Küresel Jeopolitik Gelişmelerin Türk Şirketlerine Bölgesel Etkileri" adlı çevrimiçi etkinlikte öne çıkan başlıklar aşağıdaki gibidir:
•Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Ülgen KOVİD-19 salgının küresel değer zincirlerini kalıcı bir şekilde değiştirmeyeceğini ve dünya dış ticaretinin salgın döneminde düşmesinin sebebinin firmaların piyasadan çekilmesinden ziyade yapılan ticaretin azalmasından kaynaklandığı belirtti.
•Salgın ile en çok tartışılan konulardan biri Türkiye'nin küresel değer zincirlerinin kısalmasından ve ‘nearshoring' pastasından pay alıp alamayacağı oldu. 2008 krizini baz alındığında bu salgının küresel değer zincirlerine kalıcı bir etkisi olmaması beklenmektedir.
•Bugüne kadar Çin'e diş göstermek istemeyen Avrupa Birliği gittikçe Çin'e yönelik tutumunu sertleştirmekte ve Amerika ile bu konuda ortak hareket edebilir. Bu sebeple Batı Çin ilişkisinin eskisi gibi olmaması beklenmektedir. Bu açıdan Çin'in tedarik zincirlerinde değişiklik muhtemel gözükmektedir. Türkiye ise bu tabloda hangi bloğa yakın olacağına karar vermeye zorlanacak gibi gözükmektedir.
•Ticaretin ve yatırımların seyrine teknoloji kalıcı etki bırakacaktır. İmalat teknolojileri ve yeni nesil otomasyon dönüştürücü etkiye sahip. Birim maliyet Çin tarafında yükselse de verimlilik yükseldi. Artık AB tarafında iş gücü ana konu değil. Teknoloji, Üretim Maliyetler, Politika en temek dönüştürücü ve kalıcılığı sağlayıcı etmenler olarak belirginleşmektedir.
•Yeşil mutabakat ciddi bir yapısal dönüşüme işaret etmektedir ve sınırda karbon düzenlemeleri ile Türkiye'nin ihracatında ilk sıraya oturan Avrupa Birliği ile ticaretinde rekabetçiliğini kaybetme durumu ortaya çıkabilir.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Güncel Küresel Jeopolitik Gelişmelerin Türk Şirketlerine Bölgesel Etkileri Toplantısını, Abdullah Çerekçi başkanlığında, Edam Başkanı Sinan Ülgen'in katılımıyla 31 Mart 2021 tarihinde çevrim içi olarak düzenledi. Toplantıda, salgın sonrası değişen küresel değer zinciri ve Türkiye'nin konumu ele alındı.
Dünya Türk İş Konseyi, 2021'de Çin'de İş Yapmak: Hukuki Yönleriyle Güncel Gelişmelerin Değerlendirilmesi webinarını, DEİK Başkanı Nail Olpak ve Şanghay Jiaotong Üniversitesi'nden Dr. Onur Sabri Durak'ın katılımlarıyla DTİK Asya Pasifik Bölge Komite Başkanı Nejdet Demiryürek moderatörlüğünde 19 Şubat 2021 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi.
16 Aralık 2020 tarihinde 128 katılımcı ile Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Abdullah Çerekçi'nin moderasyonunda uluslararası danışmanlık şirketi McKinsey & Company Türkiye Yönetici Ortakları İlke Bigan ve Togay Özen'in katılımlarıyla gerçekleştirilen "Yeni Normalde Tüketici Eğilimleri ve Öne Çıkan Yatırım Alanları" isimli konferansta öne çıkan başlıklar aşağıdaki gibidir.
• Salgının başlamasıyla tüketicilerin zaruri ihtiyaçları haricindeki keyfi harcamaları %50 azaldı.Şirketlerin de bu yeni makro ekonomik dengeye göre bir süre daha pozisyon alması gerekiyor
• Ekonomik açıdan yatırım ve harcamaların salgın öncesine dönüşü 2022'i bulacaktır. Gelecek yılın ikinci yarısıyla aşı ve uygulamaların etkili olmaya başlama olasılığı yüksek olsa da sektör ve bölgeye göre insanların normalleşme süreci değişiklik gösterebilir.
• Enerji ve havacılık gibi çeşitli sektörlerde yaşanan daralma ve gelir kaybının yanında iş hacmini önemli miktarda arttıran sektörler de bulunmaktadır. Hizmet ve sektörler arasındaki bu farklılaşma orta vadede ancak dengeye oturabilir.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, ‘Yeni Normalde Tüketici Eğilimleri ve Öne Çıkan Yatırım Alanları' webinarını Abdullah Çerekçi yönetiminde McKinsey Türkiye ortakları İlke Bigan ve Togay Özen'in katılımıyla 16 Aralık 2020 tarihinde çevrim içi olarak düzenledi. Küresel ve yerel tüketim alışkanlıklarını 3 başlıkta incelendi.
Dünya Türk İş Konseyi, Covid-19 Sürecinde Tıbbi Bakım & Ekipman Desteği" webinarını, Asma Yousef moderatörlüğünde, DEİK/DTİK Başkanı Nail Olpak, Amerika Komite Başkanı Derya Taşkın, Dr. Samia Piracha, Esam S. Omeish ve Sine Aras Akten'in katılımlarıyla 15 Aralık 2020 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi, Uluslararası Jeopolitik Gündem ve Küresel Yatırımlar toplantısını Abdullah Çerekçi başkanlığında, Quatro Strategies Genel Müdürü Gökhan Taymaz'ın katılımıyla 22 Ekim 2020 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi. Güncel uluslararası jeopolitik ve küresel yatırımlar konularını ele alındı.
QUATRO International Inc. Genel Müdürü Sayın Gökhan Taymaz'ın katılımı ile 22 Ekim 2020 tarihinde Uluslararası Jeopolitik Gündem ve Küresel Yatırımlar etkinliği düzenlenmiştir
17 Eylül 2020 tarihinde Kearney Yönetim Danışmanlık ile düzenlenen "Salgın Sonrası Uluslararası Tedarik Zincirleri ve Türkiye" etkinliğinde COVID-19'un uzun süreli etkileri ile global tedarik zincirlerinin kısalması ve üreticilerin yerel pazarlara yönelimi konularından bahsedilmiştir. Türkiye'nin coğrafi konumunu ve imalat sanayindeki yetkinliklerini kullanarak kısalan tedarik zincirlerindeki konumunu güçlendirmeye, farklı hizmetler sunmaya ve yeni endüstrilere yatırım yapmaya odaklanması gerekmektedir. Kearney'nin bu bağlamda Türkiye'nin global tedarik zincirlerindeki yeni konumu için strateji geliştirebilecek bilgi ve yetkinliği olduğundan bahsedilmiştir.
Yurt Dışı Yatırımlar ve Lojistik İş Konseyleri, 'Salgın Sonrası Uluslararası Tedarik Zincirleri ve Türkiye' Toplantısını17 Eylül 2020 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirdi. Covid-19 salgını sonrası dünyada tedarik zincirlerindeki değişimleri ve uluslararası şirketlerin ve hükümetlerin beklentileri ele alındı.
Dünya Türk İş Konseyi, Demokrasi Mücadelesinde Türk Diasporası webinarını, T.C. Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, DEİK Başkanı Nail Olpak, T.C. Dışişleri Bakanlığı Yurt Dışı Tanıtımlar Genel Müdür Yardımcısı Umut Acar, SETA Vakfı Berlin Koordinatörü Zafer Mese'nin katılımlarıyla Hakan Çelik'in moderatörlüğünde 14 Temmuz 2020 tarihinde çevrim içi olarak düzenledi.
"DEİK Talks w/ Trade Consuls: Turkey's Outstanding Sectors in the New Normal" toplantısını Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Abdullah Çerekçi, TR'deki yabancı misyon temsilcileri ve ticaret ataşelerinin katılımıyla 9 Temmuz 2020 tarihinde çevrim içi olarak düzenlendi. Toplantıda, yeni normalde Türkiye'nin öne çıkan sektörleri ele alındı
Dünya, Covid-19'dan önce bile ticaret haritalarında kaymalar yaşıyordu. Çin'den ABD'ye yapılan imalat ithalatı düşerken, diğer Asya LCC ülkeleri ve Meksika'dan yapılanlar 2018 ve 2019 yılları arasında büyüdü. Bu süre zarfında Vietnam, Asya LCC Ülkeleri tarafından elde edilen ABD ithalatının neredeyse yarısını oluşturdu. Pandemiden sonra Dünya tüketiciler, endüstriler ve hükümetler açısından bir değişim yaşadı. Seminerde ambalaj, tekstil, otomotiv bileşenleri, tıbbi cihazlar, otomasyon ve bu konularda Türkiye'ye fayda sağlayabilecek potansiyel iş fikirleri tartışıldı.
Dünya Türk İş Konseyi, Covid-19 Etkisinde Afrika webinarını, DEİK/DTİK Başkanı Nail Olpak, DTİK Afrika ve Orta Doğu-Körfez Komite Başkanı Abubekir Salim, Sanlam Pan Afrika Yönetim Kurulu Başkanı Junior Ngulube, Selim Bora ve Kuseni Dlamini'nin katılımlarıyla 9 Haziran 2020 tarihinde çevrim içi olarak gerçekleştirildi. Afrika'da yatırım, perakende sektöründe finansman, tedarik zincirinde son durum ve ticari iş birlikleri ele alındı.
Kadir Has Universitesi (KHU) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ile New York merkezli Columbia Universitesi Hukuk Fakültesi ve The Earth Institute ortak girişimi olan Vale Columbia Center on Sustainable International Investment (VCC) işbirliği dahilinde sürdürülen "Çok Uluslu Türk Şirketleri (ÇUŞ) araştırmasının üçüncü çalışması yayımladı. 2010-2012 yılları arasını kapsayan rapor; gelişmekte olan pazarlardan çıkan çokuluslu şirketlerin hızlı küresel büyümelerine ilişkin uzun soluklu bir çalışmanın bir kısmıdır.
Basın toplantısına KHU'dan Rektör Yardımcıları Ali Güzel ve Hasan Bülent Kahraman, Ekonomi Bölüm Başkanı Prof Sedat Aybar; DEİK Başkan Yardımcısı Ayhan Zeytinoğlu, Ekonomi Bakanlığı Yurtdışı Yatırım Daire Başkanı Metin Değer, DEİK Genel Sekreterliğinden Barış Sazak ve Mustafa Oğuz(Strateji ve İş Geliştirme Müşavirliği) katıldı.
Rapor, finans sektörü haricindeki uluslararası yatırımları 100 milyon Amerikan dolarını aşan 29 Türk ÇUŞ'unu saptayarak, yabancı varlıklarının büyüklüğüne göre sıralamıştır. 2013 yılı sonu itibariyle saptanan 29 şirket toplamda;
37 Milyar Amerikan doları yurtdışı varlık,
23 Milyar Amerikan doları yurtdışı satış,
6 kıtada 426 yurtdışı iştirak ve
116,000 yurtdışı istihdama sahiptir.
Önceki yıllarda gerçekleştirilen çalışmalarla karşılaştırıldığında, 2013 sonu itibariyle Türk yatırımlarında artış söz konusudur. Rapor ayrıca şirketlerin toplam varlıkları(yurtiçi ve yurtdışı), satış, istihdam ve yatırım yapılan ülke sayısındaki artışlarını da göstermektedir.
Yatırım miktarının önemli bir bölümünün kısıtlı sayıda bir grup şirket tarafından yapıldığı gözlemlenmektedir. Yatırım miktarı en fazla olan ilk on şirket 26.4 Milyar Amerikan doları ile toplam yurtdışı yatırımların %70'ine sahiptir. Ana grup şirketlerin yanında da son yıllarda sayıları gittikçe artan ikinci grup yatırmcı şirketler ortaya çıkmıştır. 2011 yılında yayımlanan çalışmada yurtdışı yatırımları 100 Milyon Amerikan dolarını geçen şirket sayısı 19'iken, 2013 sonu itibariyle bu sayı 29'a yükselmiştir. Sıralamaya yeni dahil olan şirketler; Anadolu Grubu (holding), Yıldırım Holding (holding), Gübretaş (Gübre-Kimya), Kürüm Holding (demir-çelik), Evyap (Hızlı Tüketim Ürünleri), Türk Hava Yolları (Havacılık), Türk Telekom (Telekomünikasyon), Hayat Kimya (Hızlı Tüketim), Ekol Lojistik (Lojistik), ve Teklas (otomotiv)'dır.
KHAS, DEİK ve VCC işbirliği ile bugün yayımlanan ve gelişmekte olan pazarların uluslararası şirketlerinin gelişimini içeren daha kapsamlı bir çalışmanın bir bölümünü oluşturan bu rapor, "Emerging Market Global Players (EMGP)" (Gelişmekte Olan Pazarların Küresel Oyuncuları) Projesi olarak bilinmektedir. EMGP Projesi, VCC önderliğinde 18 katılımcı ülke ile sürdürülmektedir. Ülke raporları şu ana kadar 14 ülkede yayımlanmıştır. Bu ülkeler; Arjantin, Brezilya, Şili, Çin, Macaristan, Hindistan, İsrail, Güney Kore, Meksika, Polonya, Rusya, Slovenya, Tayvan ve Türkiye'dir.
DTİK, Prof. Gökhan Hotamışlıgil ve Prof. Daron Acemoğlu'nun katılımlarıyla Koronavirüs ve Küresel Ekonomiye Etkileri konulu online seminer düzenledi.
DÜNYACA ÜNLÜ İKİ TÜRK BİLİM İNSANI KORONAVİRÜSÜ VE KÜRESEL EKONOMİYE ETKİLERİNİ DEĞERLENDİRDİ
Dünya Türk İş Konseyi (DTİK) tarafından düzenlenen ve DEİK/DTİK Başkanı Nail Olpak, Harvard Üniversitesi JS Simmons Genetik ve Metabolizma Profesörü Prof. Gökhan Hotamışlıgil ile Massachusetts Teknoloji Enstitüsü İktisat Profesörü Prof. Daron Acemoğlu'nun katıldığı "Koronavirüs ve Küresel Ekonomiye Etkileri" temalı online seminer yoğun ilgi gördü. 500 kişinin izlediği online seminerde, Prof. Gökhan Hotamışlıgil Covid-19 virüsünün bireyler ve toplum sağlığı üzerindeki etkilerini aktarırken, Prof. Daron Acemoğlu ise koronavirüsün küresel ekonomiye ve devletlere olan etkisini tüm boyutlarıyla ele aldı.
Programın ev sahipliğini yapan DEİK-DTİK Başkanı Nail Olpak, online seminerin açılışında yaptığı konuşmasında, önümüzdeki dönemde başta tüketici refleksleri ve çalışma alışkanlıkları olmak üzere günlük yaşamın pek çok alanında değişim yaşanacağına dikkat çekti. Bu davranış ve alışkanlık değişikliklerinin, öncelikle yatırım alanlarını etkileyeceğini belirten Olpak, sabit getirilerin öngörülebilir olduğu bir dönemden, hemen hemen tüm fiyatlamaların karmaşıklaştığı, faiz ile kur oranlarının tahmin edilemez olduğu ve başta altın olmak üzere emtia fiyatlarının belirsizleştiği yeni bir döneme girildiğini ifade etti. Bu süreçte enflasyonun öneminin de sorgulanması gerektiğini dile getiren DEİK-DTİK Bakşkanı Nail Olpak, e-ticaret ve lojistiğin de ticaret hayatında ağırlığının artacağını söyledi.
Gökhan Hotamışlıgil: "Bir virüs, askeri savaş araçlarından çok daha etkili olabilir. Artık dünyada en fazla askeri cihazlar değil, tıbbi cihazlar üretilebilir"
Covid-19'un daha önce karşılaşılmayan yeni tip bir virüs olmasından dolayı, tüm dünyanın bu salgın karşısında yetersiz ve çaresiz kaldığını belirten Prof. Gökhan Hotamışlıgil, "Bir problem ne kadar küresel boyutlu ise, çözümü de bir o kadar küresel olmak zorunda. Artık hiçbir devletin halk sağlığını ihmal etme lüksü yok. Önümüzdeki dönemde bu konuda bir patlama yaşanacaktır. Dünya genelinde askeri cihaz üretimi, liderliği tıbbi cihaz üretimine bırakabileceğini düşünüyorum. Çünkü artık bir virüsün, askeri savaş araçlarından çok daha etkili olduğunu tüm dünyanın gördü." dedi.
Prof. Hotamışlıgil, bilginin hızının muazzamlığına da ayrıca dikkat çekti. Virüsün genetik haritasının rekor hızda çıkartıldığına dikkat çeken Hotamışlıgil, aşı bulunmasının çok önemli olmasına karşın, güvenlik konusundaki çalışmaların uzun bir zaman aldığını belirtti. Ardından etkinlik ve koruyuculuk çalışmalarının tamamlanması gerektiğini söyleyen Hotamışlıgil, bu sonuçları almadan, geniş kitlelerle paylaşılmak üzere aşının piyasaya sürülemeyeceğini belirtti.
Hotamışlıgil: "Virüs kaçacak, biz kovalayacağız"
Temel olarak 2 senaryo olduğunu belirten Hotamışlıgil, ilk senaryonun ise virüsün yayılmasında birinci dalgayı şiddetle baskılamak olduğunu ifade etti. Prof Gökhan Hotamışlıgil, pandemi varken kalp krizlerinin, kanserlerin durmadığını ve sürü bağışıklığı uygulanmaya çalışılırsa bunu kaldıracak sağlık kapasitesinin hiçbir ülkede olmadığını belirtti. Bu sürecin 1 ila 1,5 yıl sürmesini öngördüğünü belirten Hotamışlıgil, "İlacın bulunması her şeyi değiştirebilir. Bu süreci ne kadar iyi kontrol edebilirsek, gelecekte o kadar radikal önlemler almamıza gerek kalmayabilir. Şu an olabildiğince fazla test yapılması gerekiyor" dedi.
Serolojik testlerin önemine vurgu yapan Hotamışlıgil, serolojik testin yaygınlaştırılarak, bunu atlatmış ama atlattığını bilmeyen kişilerin normal yaşamlarına geri dönmelerinin önemine dikkat çekti ve ne kadar çok serolojik test yapılırsa, o kadar fazla insanın iş gücüne geri dönebileceğini söyledi.
Prof. Gökhan Hotamışlıgil, Türkiye'nin acil olarak atması gereken adımları ise şöyle sıraladı:
- Sağlık sisteminin güçlendirilmesi,
- Can kaybının kontrolü,
- Bunun için de sağlık kapasitesinin arttırılması ve doktorların korunması,
- İzolasyonun sosyalden sorumlulukta, zorunluya doğru kaydırılarak, tedbirlerin artırılması gerektiğini,
- Test sayısının arttırılması,
- Türkiye'nin, bilime ve yetkinliğe yaptığı yatırımı çok üst seviyeye çıkarması,
- Salgın hastalıklarla mücadele edecek merkezlerin kurulması, personellerin yetiştirilmesi.
Daron Acemoğlu: "Bu dönemi doğru değerlendirirsek çok daha iyi bir sağlık sistemi kurabilir ve daha iyi bir refah devleti inşa edebiliriz"
Prof. Daron Acemoğlu, salgının ekonomi üzerinde çok derin ve uzun sürekli etkileri olacağını belirtirken, şu anda ABD'nin %50'sinin ekonomiye katkıda bulunamadığını belirtti. Bunun da ekonomik faaliyetlerin %30'a yakın azaldığı anlamına geldiğini ifade eden Acemoğlu, ABD tarihindeki normal bir resesyonda bile firmaların %3'ünün iflas ettiğine dikkat çekerek, pandeminin tüm dünyaya yayıldığını ve bunun ekonomi üzerindeki etkiyi derinleştirdiğini belirtti.
Çin, Güney Kore, Singapur ve Tayvan'da olduğu gibi devlet ve sivil toplum arasında yeni teknolojilerle sosyal önlemler artırılarak alınırsa, ekonominin de düzelerek geri döneme hızının rahatlatılabileceğini belirten Acemoğlu, Çin'in pek çok hata yapsa da bunu tepeden inme bir şekilde yaptığını ve sonuç aldığını ifade etti.
Prof. Acemoğlu, zor bir dönemden geçsek de sosyal ve politik olarak umut olduğunun altını çizdi. Dünya'nın küresel sosyal ve politik sisteminin değişmemesinin mümkün olmadığını belirtti.
Ekonomist Friedrich Hayek'in "devletin ekonomik gücünü artırırsa, demokrasinin zayıflayacağı" tezinin yanlışlanabilir olduğunu, İsveç örneği vererek belirten Acemoğlu, bu dönemi doğru bir şekilde değerlendirilirse, çok daha iyi bir refah devleti kurmanın, çok daha iyi bir sağlık sistemi kurmanın mümkün olacağını ifade etti. Bunun kolay olmadığını belirtirken hala umudun yüksek olduğunu vurguladı. Tüm dönemlerde olduğu gibi her şeyin insanların elinde olduğunun altını çizdi.
Acemoğlu, tedarik zincirlerinin kuvvetli bir şekilde desteklenmesi gerektiğini belirtti. Sosyal mesafe politikalarının ve önlemlerin en azından 1-2 yıl daha alınmaya devam etmesi gerektiğini, bir gün işe dönsek bile, uzun bir süre lokantalara dönemeyeceğimizi ifade etti. Zira, salgının Afrika'ya ve bazı başka bölgelere daha yeni yeni geçtiğini söylerken, Amerika ve Avrupa'da şu an durdurulsa dahi, başka bölgelerde ikinci bir dalga olarak tekrar gelebileceğini ve tedbirli olmak gerektiğini ifade etti.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ev sahipliğinde, İslam Kalkınma Bankası (IsDB), FDI Center ve Norton Rose Fullbright iş birliğinde bu yıl 4.'sü düzenlenen Yurt Dışı Yatırım Forumu 2019, DEİK/Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara ve İslam Kalkınma Bankası Türkiye Müdürü Salah Jelassi ile iş dünyası temsilcilerinin katılımlarıyla İstanbul'da gerçekleşti.
Forumda, Norton Rose Fulbright uzmanları tarafından olası uluslararası yaptırımların şirketlerin dış varlıklarına etkisi masaya yatırıldı. Berlin merkezli Fdi Center Yönetici Ortağı Andreas Dressler'de dış yatırımlarda lokasyon seçimi konusunda katılımcıları bilgilendirdi. Forumda, DEİK ve Fdi Center ortaklığında hazırlanan Yurt Dışı Açılım Rehberi kamuoyu ile paylaşıldı.
Son 15 yılda Türk dış yatırımlarının 10 katın üzerinde bir büyüme gösterdiğini belirten DEİK/ Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara, "Şirketlerimiz artık küresel ölçekte kendilerini ispatlayama başladı ve iç pazardaki zorunlu şartlardan ziyade küresel olarak konumlanmayı stratejik düstur edindi. Son yıllardaki bu artış trendinin önümüzdeki dönemde de sürmesini bekliyoruz. Gelişmekte olan küresel bir oyuncu olarak Türkiye; yurt dışında gerçekleştirdiği artan Birleşme ve Satın alma ve Sıfırdan Yatırımlarıyla özellikle 2010'dan sonra belirli bir standardı da kendi ölçeğinde tutturabilmiştir. Hesaplamalarımıza göre 2010 sonrası yılda ortalama 4 milyar ABD dolarının üzerinde dış yatırım yapabilen bir özel sektöre sahibiz." dedi.
Kara: "10 milyar doların üzerinde yıllık sermaye ihraç seviyelerine ulaşabiliriz"
Türkiye'nin küresel alanda rekabetçi kalabilmek için yurt dışı yatırımlarda da kendine yüksek hedefler koyarak, bunları gerçekleştirmesi gerektiğini ifade eden Volkan Kara, "Dış yatırımın makro göstergeler doğrultusunda büyümesi durumunda 10 milyar dolarının üzerinde yıllık sermaye ihraç seviyelerine ulaşabiliriz. Ancak bu da yeterli değil. Orta ve uzun vadeli iktisadi hedeflerimiz arasında yurt dışı yatırımların da muhakkak kendine yer etmesi gerekiyor. Birçok sektörde küresel ekonominin süper liginde oynayan şirketlere ve markalara sahip olmamız gerekiyor." diye konuştu.
DEİK/Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi'nin özel sektörün yatırım dinamiklerini kavrama, yurt dışı yatırımlar sürecinde ortaya çıkan ihtiyaçlara yanıt üretme, kamu ile yüksek düzeyde eşgüdüm sağlama noktasında öncü kurumsal yapı olma vizyonunda çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Kara, ana çalışma başlıkları arasında yatırım garantileri, tahkim, risk değerlendirme, yatırım finansmanı, sektörel ve bölgesel dış yatırım stratejileri gibi konular yer aldığını aktardı.
Türk şirketlerine dış yatırımlarda rehber niteliği taşıyan ve alanında bir ilk olarak her yıl yayımladıkları Yurt Dışı Yatırım Endeksi'ni de geçen aylarda kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlatan Kara, "Bu yıl dördüncüsünü yayımladığımız Yurt Dışı Yatırım Endeksi, Türk şirketlerinin önceliklerini, motivasyonlarını ve perspektifini yansıtarak ülke bazlı bir sıralamayı yatırımcıların bilgisine sunuyor. Bu yılki endeks çalışmalarında Türk şirketlerinin tespit edebildikleri projeleri ve şirket satın alımlarında bir önceki yıla göre hem işlem hem meblağ bazında artış gözlemlediklerini kaydeden Kara, "Endekste son dönem Türk yatırımcılarının davranışlarına paralel olarak yatırım adreslerinin seçiminde başta Avrupa ülkeleri ve komşu coğrafyalar olmak üzere, organik ticari bağı olan ülkeler ve politik ilişkilerin hareketlendiği ülkeler öne çıktı. Yatırım işlemi bazında İngiltere ve Sırbistan, meblağ olarak da Rusya ile Balkan ülkeleri ön plana çıktı. İnşaat malzemeleri, gıda ve tekstil en fazla yatırım yapılan sektörler oldu" diye konuştu.
Jelassi: "Türkiye'nin yabancı yatırımlardan büyük pay alma potansiyeli bulunuyor"
İslam Kalkınma Bankası'nın asıl amacının, üye ülkeler arasındaki sosyal, ekonomik ve insani kalkınmayı artırmak olduğuna belirten İslam Kalkınma Bankası Bölge Direktörü Saleh Jelassi, "Günümüz koşullarında, ülkeler kalkınmasında yatırım, ticaret ve uzmanlık değiş tokuşu gibi unsurlar. Bu konuda DEİK'i de çok önemli bir ortak olarak görüyoruz. İslam Kalkınma Bankası olarak da, Türkiye'de temel olarak bir paradigma geçişi yaptık. Türkiye'de bir sinerji oluşturduk. Şu an dünyada 1,2 milyar insanın enerjiye erişiminin kısıtlı olduğunu görüyoruz. Bu da dünya nüfusunun yüzde 16'sına denk geliyor. 790 milyon insanın temiz suya erişimi yok. 1,8 milyar insan da ne yazık ki temizlik hizmetlerine ulaşamıyor. Bu popülasyonun önemli bir kısmı da, bizim üye ülkelerimizde yaşıyor. Dolayısıyla tüm üye ülkelerimizi desteklemeliyiz ki, hak ettikleri yerlere ulaşıp, küresel ve bölgesel değer zincirine girebilsinler" dedi.
Dünya ülkelerinin 2015 yılında bir araya gelerek, Bin Yıl Kalkınma Hedefleri adı altında ilerlemeyi başardıklarını gördükten sonra global bir anlaşma yaptıklarına değinen Jelassi, "Buna ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri' diyoruz. McKinsey'in yakın dönemde açıkladığı rapora göre, bu hedeflerimizi başarmak için de yıllık 3,7 trilyon dolarlık finansman gerekiyor. Dolayısıyla ciddi bir finansman ihtiyacı bulunuyor. İşte bu açıdan İslam Kalkınma Bankası, yurt dışındaki yatırımlara çok önem veriyor." ifadelerini kullandı. İslam Kalkınma Bankası Grubu'nun, doğrudan yabancı yatırım akışlarına büyük önem verdiğini söyleyen Jelassi, "Artan miktarda globalize olan dünyada ticaret serbest hareket edebiliyor. Türkiye gibi ülkeler bu akışlardan pay alma potansiyeline sahip. Bu sayede de verimliliklerini artırabilecek, know-how ve teknoloji transferini gerçekleştirebilecekler, büyüyecekler, istihdam yaratacaklar ve bu fakirliği azaltacaklar. Özel sektörün rolü gittikçe önem kazandı. Özel sektör, sermaye piyasaları, para piyasaları bu uçurumu kapatma potansiyeline sahip." şeklinde konuştu.
Forum, açılış konuşmalarının ardından paneller ile devam etti.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ev sahipliğinde, İslam Kalkınma Bankası (IsDB), FDI Center ve Norton Rose Fullbright iş birliğinde bu yıl 4.'sü düzenlenen Yurt Dışı Yatırım Forumu 2019, DEİK/Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara ve İslam Kalkınma Bankası Türkiye Müdürü Salah Jelassi ile iş dünyası temsilcilerinin katılımlarıyla İstanbul'da gerçekleşti.
Forumda, Norton Rose Fulbright uzmanları tarafından olası uluslararası yaptırımların şirketlerin dış varlıklarına etkisi masaya yatırıldı. Berlin merkezli Fdi Center Yönetici Ortağı Andreas Dressler'de dış yatırımlarda lokasyon seçimi konusunda katılımcıları bilgilendirdi. Forumda, DEİK ve Fdi Center ortaklığında hazırlanan Yurt Dışı Açılım Rehberi kamuoyu ile paylaşıldı. Rapora https://www.deik.org.tr/contents-fileaction-20200adresinden ulaşabilirsiniz.
Son 15 yılda Türk dış yatırımlarının 10 katın üzerinde bir büyüme gösterdiğini belirten DEİK/ Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara, "Şirketlerimiz artık küresel ölçekte kendilerini ispatlayama başladı ve iç pazardaki zorunlu şartlardan ziyade küresel olarak konumlanmayı stratejik düstur edindi. Son yıllardaki bu artış trendinin önümüzdeki dönemde de sürmesini bekliyoruz. Gelişmekte olan küresel bir oyuncu olarak Türkiye; yurt dışında gerçekleştirdiği artan Birleşme ve Satın alma ve Sıfırdan Yatırımlarıyla özellikle 2010'dan sonra belirli bir standardı da kendi ölçeğinde tutturabilmiştir. Hesaplamalarımıza göre 2010 sonrası yılda ortalama 4 milyar ABD dolarının üzerinde dış yatırım yapabilen bir özel sektöre sahibiz." dedi.
Kara: "10 milyar doların üzerinde yıllık sermaye ihraç seviyelerine ulaşabiliriz"
Türkiye'nin küresel alanda rekabetçi kalabilmek için yurt dışı yatırımlarda da kendine yüksek hedefler koyarak, bunları gerçekleştirmesi gerektiğini ifade eden Volkan Kara, "Dış yatırımın makro göstergeler doğrultusunda büyümesi durumunda 10 milyar dolarının üzerinde yıllık sermaye ihraç seviyelerine ulaşabiliriz. Ancak bu da yeterli değil. Orta ve uzun vadeli iktisadi hedeflerimiz arasında yurt dışı yatırımların da muhakkak kendine yer etmesi gerekiyor. Birçok sektörde küresel ekonominin süper liginde oynayan şirketlere ve markalara sahip olmamız gerekiyor." diye konuştu.
DEİK/Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi'nin özel sektörün yatırım dinamiklerini kavrama, yurt dışı yatırımlar sürecinde ortaya çıkan ihtiyaçlara yanıt üretme, kamu ile yüksek düzeyde eşgüdüm sağlama noktasında öncü kurumsal yapı olma vizyonunda çalışmalarını sürdürdüğünü dile getiren Kara, ana çalışma başlıkları arasında yatırım garantileri, tahkim, risk değerlendirme, yatırım finansmanı, sektörel ve bölgesel dış yatırım stratejileri gibi konular yer aldığını aktardı.
Türk şirketlerine dış yatırımlarda rehber niteliği taşıyan ve alanında bir ilk olarak her yıl yayımladıkları Yurt Dışı Yatırım Endeksi'ni de geçen aylarda kamuoyu ile paylaştıklarını hatırlatan Kara, "Bu yıl dördüncüsünü yayımladığımız Yurt Dışı Yatırım Endeksi, Türk şirketlerinin önceliklerini, motivasyonlarını ve perspektifini yansıtarak ülke bazlı bir sıralamayı yatırımcıların bilgisine sunuyor. Bu yılki endeks çalışmalarında Türk şirketlerinin tespit edebildikleri projeleri ve şirket satın alımlarında bir önceki yıla göre hem işlem hem meblağ bazında artış gözlemlediklerini kaydeden Kara, "Endekste son dönem Türk yatırımcılarının davranışlarına paralel olarak yatırım adreslerinin seçiminde başta Avrupa ülkeleri ve komşu coğrafyalar olmak üzere, organik ticari bağı olan ülkeler ve politik ilişkilerin hareketlendiği ülkeler öne çıktı. Yatırım işlemi bazında İngiltere ve Sırbistan, meblağ olarak da Rusya ile Balkan ülkeleri ön plana çıktı. İnşaat malzemeleri, gıda ve tekstil en fazla yatırım yapılan sektörler oldu" diye konuştu.
Jelassi: "Türkiye'nin yabancı yatırımlardan büyük pay alma potansiyeli bulunuyor"
İslam Kalkınma Bankası'nın asıl amacının, üye ülkeler arasındaki sosyal, ekonomik ve insani kalkınmayı artırmak olduğuna belirten İslam Kalkınma Bankası Bölge Direktörü Saleh Jelassi, "Günümüz koşullarında, ülkeler kalkınmasında yatırım, ticaret ve uzmanlık değiş tokuşu gibi unsurlar. Bu konuda DEİK'i de çok önemli bir ortak olarak görüyoruz. İslam Kalkınma Bankası olarak da, Türkiye'de temel olarak bir paradigma geçişi yaptık. Türkiye'de bir sinerji oluşturduk. Şu an dünyada 1,2 milyar insanın enerjiye erişiminin kısıtlı olduğunu görüyoruz. Bu da dünya nüfusunun yüzde 16'sına denk geliyor. 790 milyon insanın temiz suya erişimi yok. 1,8 milyar insan da ne yazık ki temizlik hizmetlerine ulaşamıyor. Bu popülasyonun önemli bir kısmı da, bizim üye ülkelerimizde yaşıyor. Dolayısıyla tüm üye ülkelerimizi desteklemeliyiz ki, hak ettikleri yerlere ulaşıp, küresel ve bölgesel değer zincirine girebilsinler" dedi.
Dünya ülkelerinin 2015 yılında bir araya gelerek, Bin Yıl Kalkınma Hedefleri adı altında ilerlemeyi başardıklarını gördükten sonra global bir anlaşma yaptıklarına değinen Jelassi, "Buna ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri' diyoruz. McKinsey'in yakın dönemde açıkladığı rapora göre, bu hedeflerimizi başarmak için de yıllık 3,7 trilyon dolarlık finansman gerekiyor. Dolayısıyla ciddi bir finansman ihtiyacı bulunuyor. İşte bu açıdan İslam Kalkınma Bankası, yurt dışındaki yatırımlara çok önem veriyor." ifadelerini kullandı. İslam Kalkınma Bankası Grubu'nun, doğrudan yabancı yatırım akışlarına büyük önem verdiğini söyleyen Jelassi, "Artan miktarda globalize olan dünyada ticaret serbest hareket edebiliyor. Türkiye gibi ülkeler bu akışlardan pay alma potansiyeline sahip. Bu sayede de verimliliklerini artırabilecek, know-how ve teknoloji transferini gerçekleştirebilecekler, büyüyecekler, istihdam yaratacaklar ve bu fakirliği azaltacaklar. Özel sektörün rolü gittikçe önem kazandı. Özel sektör, sermaye piyasaları, para piyasaları bu uçurumu kapatma potansiyeline sahip." şeklinde konuştu.
Forum, açılış konuşmalarının ardından paneller ile devam etti.
Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanımız Volkan Kara, NTV'de Melda Yücel'in sunduğu Dış Ekonomik İlişkiler programında dönemsel yurt dışıi yatırım fırsatlarını değerlendirdi. Kayda linktenulaşabilirsiniz.
Almanya Sanayi Ticaret Odası AHK Türkei Genel Müdür Yardımcısı Zafer Koç'un katılımıyla Konsey üyelerine Almanya Yatırım Ortamı sunumu gerçekleştirilmiştir.
DEinternational, Alman dış ticaret odalarının, hizmetlerini sunmak için kullandığı markadır. AHK'lar üç farklı görevi tek bir çatı altında toplamaktadır:
- Üyeler idaresi,
- Alman ticaretinin, dış ticaret odasının bulunduğu ülkede resmi temsili
- Ücretli hizmetler.
Hizmetler arasında; bilgilendirme materyallerinin hazırlanması ve başka kaynakların ya da harici danışmanların temini de dahil olmak üzere kişiye özel danışmanlık hizmetleri,
Ekonomi açısından önemli verilerin tespiti de dahil olmak üzere pazar araştırmaları çıkarılması,
Tedarikçilerin, müşterilerin, yatırımcıların, joint-venture ortaklarının ve dağıtımcıların bulunması biçiminde, iş ortaklarının tespit edilip tarafların buluşturulması yer almaktadır
Bunun ötesinde ithalat, hukuk ve vergi mevzuatına ilişkin bilgilerin sağlanması. Yerine göre harici uzmanlara yönlendirme.
DTİK AFRİKA-ORTADOĞU-KÖRFEZ BÖLGE KOMİTE TOPLANTISI
DTİK Afrika-Ortadoğu-Körfez Bölge Komitesi 10 Ekim 2018 tarihinde İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi'nde DTİK Afrika-Ortadoğu-Körfez Bölge Komite Toplantısı gerçekleştirdi. Toplantıya DTİK Yürütme Kurulu Üyesi Rona Yırcalı ve Berna Gözbaşı, DTİK Afrika-Ortadoğu-Körfez Bölge Komitesi Başkanı Abubekir Salim, Başkan Yardımcısı Fikret Varol, Komite Üyesi Ahmet Yüksel Şimşek ve Ali Sezen, DTİK Koordinatör Tuğba Bal Bahar ve DTİK Danışman Sunusi Mısıroğlu katılım sağladılar.
DTİK'in Strateji Çalışması sonrasında yapılan üyelik çalışması ve DTİK dijital yayın çalışması hakkında bilgiler verildi.
Üyelik çalışması; Daha verimli etkinlikler düzenlemek, DTİK'in yurtdışındaki bilinirliğini arttırmak ve aktif bir üye listesine sahip olmak için DTİK üyelik çalışması başlatıldı. Bu sebeple üye listesinin yenilenmesi için bazı tedbirler ve çalışmalar yapılmaktadır. Hukuk Müşavirleri ile görüşerek üyelik ve adaylık süreci değerlendiriliyor. DEİK seçim ve üyelik süreci ve şartlarına benzer bir sistem ile ilerlenecek.
Üyelik çalışmasında Komite üyelerinin görevlendirilmesi; 76 komite üyemizin her birinin 10 üye bulması beklenmektedir. Üyelik çalışmalarında komite üyelerinin üye arttırıcı faaliyette bulunması için DTİK'in sağlayacağı avatajları içeren bir sunum hazırlanmaktadır. Sunum tamamlandığı zaman komite üyeleri ile paylaşılacaktır.
İletişim Platformu; DTİK üyeleri arasındaki ekonomik, ticari ve lobi faaliyetlerin desteklenmesi için iletişim platformunun yenilenerek; bir nevi facebook benzeri kullanımı kolay olan aktif bir portal haline getirmek için çalışmalar başlatıldı. İletişim platformunun aktif olması yine üye arttırıcı destek sağlayacaktır.
DTİK yayın çalışması: 3 ayda 1 olmak üzere DTİK yayın online olarak üyelerimize iletilecek. İçerisinde DEİK ve DTİK haberler, makaleler ve farklı alanlarda başarılı Türkler ile röportajlar yer alacak. İlk sayısı Ekim 2018 ayı içerisinde çıkacaktır.
Toplantılar; DTİK Bölge Komiteleri arasındaki sinerjiyi arttırmak hedeflenerek bu toplantıda olduğu gibi ortak toplantıların düzenlenmesi veya her toplantıya diğer bölgelerinde davet edilmesine karar verildi. Bir sonraki DTİK Girişimci Toplantısı'nın DTİK Avrasya Bölge Komitesi nezdinde 29-30 Kasım 2018 tarihinde Tiflis'te olacağını dile getirdi. (İlerleyen süreçte komitelerin hepsine ilgili toplantı duyuru yazısı iletilecektir.)
DTİK KOMİTELER ORTAK TOPLANTISI
DTİK Balkanlar Bölge Komitesi, DTİK Avrasya Bölge Komitesi ve DTİK Avrupa Bölge Komitesi üyeleri 06 Eylül 2018 tarihinde Bükreş'te bir araya geldi.
DTİK Balkanlar Bölge Komitesi ev sahipliğinde, DTİK Başkanı Nail Olpak Başkanlığında, T.C. Bükreş Büyükelçisi Sayın Osman Koray Ertaş'ın teşrifleri ile onurlandırdıkları, DTİK Komiteler Ortak Toplantısı Bükreş, Romanya'da gerçekleştirildi.
Yönetim Kurulu Başkanı Nail Olpak açış konuşmasında, Komite üyelerinin öneri ve görüşleri ile gerçekleştirilen DTİK'in Strateji çalışması sonrasında yapılan faaliyetlerden bahsetti. Devletimiz ve diasporamız arasındaki köprü görevi gören DTİK'in doğru stratejiyle; üye çalışmasının tamamlanması sonrasında daha etkin faaliyetler yapacağını, bir sonraki etkinlik olan DTİK Avrasya Girişimci Toplantısı'nın, 29-30 Kasım 2018 tarihinde Tiflis Gürcistan'da olacağiını dile getirdi.
T.C. Bükreş Büyükelçisi Sayın Osman Koray Ertaş konuşmasında diğer diasporalardan örnekler vererek; her diasporanın yaşadığı bazı sorunların Türk diasporasında da olduğunu fakat birlik ve beraberlik bilincinin var olmasıyla bu sorunların aşılabileceğine vurgu yaptı.
DTİK Yürütme Kurulu Üyesi Halim Mete, DTİK'in potansiyelinin öne çıkması için yapılacak tüm çalışmaların destekleneceğini, bunun için tüm komite üyelerinin birbirlerine destek olarak uyumlu bir şekilde çalışması gerektiğini ifade etti. Komiteler arası uyum ve DTİK üyelerinin aidiyetliklerinin arttırılması için de gerekli çalışmaların yapıldığını dile getirdi.
DTİK Balkanlar Komite Başkanı Ömer Süsli ise, toplantıya katılım sağlayan diğer bölge komite üyelerine teşekkür ederek, bu toplantının komiteler arasındaki sinerjiyi arttıracağına inandığını vurguladı. Strateji çalışmasının tamamlanması akabinde etklinliklerin arttırılarak DTİK'te hissettiği yükselen enerjinin devamını temenni ettiğini dile getirdi.
Farklı ülkelerden katılım sağlayan Bölge Komite üyelerinin kendilerini tanıtmalarının akabinde, T.C. Bükreş Ticaret Müşaviri Hakkı Barutçu küresel ekonomik gelişmeler, Balkan coğrafyasının ekonomik durumu ve Romanya ile Ekonomik İlişkiler hakkında sunum gerçekleştirdi.
DTİK üyelik sistemi, iletişim platformu ve DTİK yayını ile ilgili yapılan çalışmaların bilgilerinin paylaşılması akabinde toplantı sona erdi. DTİK Başkanı Nail Olpak ve DTİK Yürütme Kurulu üyesi Halim Mete komite üyelerinin sorularını cevapladı. Hediye takdimi ardından aile fotoğrafı çekildi.
UK Turkish Overseas Investment Forum, 10 Mayıs 2018 tarihinde Londra Conrad St James Otel'de gerçekleştirildi. Ev sahibi kuruluş EEL Events organizasyonuna, DEİK Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi ana destekçi olarak katkı verdi. İçerik ve konuları Türk yatırımcılarının talep ve ihtiyaçlarına göre tasarlanan konferansa, yatırımlarını İngiltere üzerinden küreselleştirmeyi amaçlayan şirketler ve bu şirketlere mali, hukuki ve idari yönden destekleyici hizmetler sunan temsilcileri katıldı.
Açılış konuşmaları Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara, TBCCI Başkanı Emma Edhem, İngiltere Türkiye Özel Ticaret Temsilcisi Lord Janvrin ve Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç tarafından gerçekleştirildi.
Dentons, Clifford Chance, Dome Group, UK Department of International Trade, BCCT ve TBCCI tarafından da desteklenen etkinlikte İngiltere Yatırım İklimi, Brexit ve Yatırımcılara Bölgesel Etkileri, İngiltere Üzerinden Yatırımların Mali ve Hukuki Yapılandırılması, Yatırım Finansmanı ve Şirket Birleşme & Satın almaları, uluslararası Altyapı ve Enerji Yatırımlarının Yapılandırılması ve Risk Yönetimi, İngiltere perakende pazar penetrasyonu ve son trendler ile servet yönetimi ve İngiltere gayrimenkul sektörü masaya yatırılmıştır.
ANA KONUŞMACILAR
• H.E. Abdurrahman Bilgiç, Ambassador of Turkish Republic to UK
• H.E. Lord Janvrin, UK Turkey Trade Envoy
• Volkan Kara, DEIK Outbound Investments Business Council Chairman
• Emma Edhem, Chairwoman of TBBCI
• Chris Gaunt, Chairman BCCT
• Barlas Balcıoğlu, Partner, Baseak & Dentons
• Phillip Souta, Head of UK Public Policy, Clifford Chance LLP
• Vomic Shah, Regional Head of Bus. Development UK Export Finance
• Antonio Marsocci, Managing Partner, Think Positive
• Omar Majid, Director, Salonica Gorup
• David Hutchings, Head of the European Investment Strategy, Cushman & Wakefield
• Tylor Hartwell, Head of Transport and Telco, Sumitomo Mitsui Banking Corporation Europe
TURKISH OVERSEAS INVESTMENTS FORUM
UK Turkish Overseas Investment Forum, 10 Mayıs 2018 tarihinde Londra Conrad St James Otel'de gerçekleştirildi. Ev sahibi kuruluş EEL Events organizasyonuna, DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ana destekçi olarak katkı verdi. İçerik ve konuları Türk yatırımcılarının talep ve ihtiyaçlarına göre tasarlanan konferansa, yatırımlarını İngiltere üzerinden küreselleştirmeyi amaçlayan şirketler ve bu şirketlere mali, hukuki ve idari yönden destekleyici hizmetler sunan temsilcileri katıldı. Açılış konuşmaları Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara, TBCCI Başkanı Emma Edhem, İngiltere Türkiye Özel Ticaret Temsilcisi Lord Janvrin ve Türkiye Cumhuriyeti Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç tarafından gerçekleştirildi.
Dentons, Clifford Chance, Dome Group, UK Department of International Trade, BCCT ve TBCCI tarafından da desteklenen etkinlikte İngiltere Yatırım İklimi, Brexit ve Yatırımcılara Bölgesel Etkileri, İngiltere Üzerinden Yatırımların Mali ve Hukuki Yapılandırılması, Yatırım Finansmanı ve Şirket Birleşme & Satın almaları, uluslararası Altyapı ve Enerji Yatırımlarının Yapılandırılması ve Risk Yönetimi, İngiltere perakende pazar penetrasyonu ve son trendler ile servet yönetimi ve İngiltere gayrimenkul sektörü masaya yatırılmıştır.
Select USA & US Investor Visa Programlarının İş Konseyi üyelerine tanıtıldığı toplantı 2 Şubat 2018 tarihinde DEİK ofisinde gerçekleşmiştir. Toplantıya ABD İstanbul Ticaret Ataşesi John Coronado ve Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara başkanlık etmiştir.
- ABD Konsolosluğu ticaret müşavirleri tarafından gerçekleştirilen SelectUSA program detayları linkten indirilebilir. https://www.selectusa.gov/about-selectusa
- Temel olarak programın amacı, ABD'ye yapılan yatırımları kolaylaştırmak ve yabancı doğrudan yatırımın (DYY) ABD ekonomisindeki rolünün farkındalığını artırmaktır.
- Toplantı vesilesi ile 20-22 Haziran 2018 tarihlerinde yıllık yatırım konferansına konsey üyeleri davet edilmiştir.
- Ticaret ve Yatırımcı vize programları E1/E2, 5 yıl süreli olarak verilmekte olup, başvuruda bulunan yatırımcının firma ortaklığının asgari %50'si Türk sermayesi olmalıdır. Yatırımın ilk aşamalarının ve anlaşma sürecinin bitmesini takiben E2'e başvuruda bulunulabilir. Yatırımcıların ve şirket yöneticilerinin haricinde teknik uzmanlık gerektiren personeller de bu vizeden yararlanarak ABD'de kurulu şirketlerde görevlendirilebilir.
- İş kurmak, anlaşma yapmak, davaya katılmak, konferans vb iş aktivitelerinde yer almak için B1/B2 vizeleri kullanılabilir. B1/B2 vizelerine sahip kişiler, şirket yöneticiliği yapılamamakta olup yönetim kurulu üyeliği yapılabilmektedir. Resmi evraklara attıkları imzaların geçerliliği bulunmaktadır. Temin etmesi E1/E2'e göre daha kolaydır.
- E1/E2 yatırımcı vize değerlendirme süreci 4-6 hafta değişmektedir. Mümkün olan en erken tarihte konsolosluk ile irtibata geçilmesi önerilmektedir.
Ana ev sahipliğini Chadbourne & Parke ve Norton Rose Fulbright tarafından yapılan DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi işbirliği ile "Yatırım Tahkimi Etkinliği", 17 Mayıs 2017 tarihinde saat 16:00-18:00 arasında İstanbul St. Regis Otel'de (Maçka) gerçekleştirilmiştir.
Yatırımcıların, haklarını ve yatırımları koruma antlaşmalarına dayalı taleplerini başarılı şekilde elde edebilmelerinin yollarının tartışılacağı panelde aşağıda belirtilen sorulara cevap aranmıştır. Temel olarak aşağıdaki sorulara cevap aranmıştır.
- Yatırım uyuşmazlığı çözüm yolları nelerdir ve bunlara neden ihtiyaç duyulur?
- Yatırımları koruma antlaşmaları yabancı yatırımcılara hangi korunma imkânlarını sağlamaktadır?
- Yatırımları koruma antlaşmalarının sağladığı korunma imkânlarından faydalanmak için yatırımlar nasıl yapılandırılmalıdırlar?
- Yatırım uyuşmazlıklarının finanse edilmesi nasıl mümkündür?
- Değerleme ve zarar hesabı - zarar talepleri nasıl hesaplanmaktadır?
Açılış
Ayşe Yüksel, Yönetici Ortak, Chadbourne & Parke İstanbul Ofisi
Volkan Kara, DEİK Yurtdışı yatırımlar İş Konseyi Başkanı
Panel
James Rogers, Partner, Norton Rose Fulbright
Paul Stothard, Partner, Norton Rose Fulbright
NazIı Dereli Oba, Hukuk Direktörü, Karadeniz Holding
David Saunders, Genel Müdür, Berkeley Research Group
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Bain & Company işbirliği ile hazırlanan ‘Yurtdışı Yatırım Endeksi' raporu, düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyuna sunuldu.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ve Bain & Company tarafından, Türk şirketlerine yönelik geliştirilen 2017 yılı Yurtdışı Yatırım Endeksi açıklandı. Endeks, Türk yatırımcılar açısından önem arz eden seçilmiş belli başlı kriterlere göre dünya ülkelerini derecelendiriyor. Dönemsel olarak hazırlanan endeks, yatırım yapılacak ülkenin iç dinamiklerinin yatırım önceliklerini etkilediği gerçeğinden hareketle bu yıl ülkeleri; yüksek, orta ve düşük gelirli olmak üzere 3 grupta inceliyor.
‘2017 Yurtdışı Yatırım Endeksi'ne ilişkin yaptığı açıklamada DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türk şirketlerinin yurtdışında gerçekleştirdiği birleşme ve satın alma veya sıfırdan yatırımlarıyla küresel bir oyuncu olmak adına kendi kategorisinde parlayan bir yıldız konumunda olduğunu söyledi. Yurtdışı yatırımların son 15 yılda 10 kat arttığını ve artış trendinin de yükselerek sürdürdüğünü belirten DEİK Başkanı Vardan, Türk şirketlerinin önceliklerinin, motivasyonlarını ve kaygılarını yansıtmaktan uzak olduğunu söyledi. DEİK/Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi'nin, endeksi tasarlarken, Türk şirketlerinin hassasiyetlerini önceliklendiren bir yaklaşım izlediğini belirten Başkan Vardan, "Çalışmalarımızı belkemiğimizi oluşturan İş Konseyi sayımız da artmış durumda. Bugün 128'i ülke bazında olmak üzere, 135 İş Konseyimizle faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Tabir-i caizse, dünyanın ayak basılmadık, temasa geçilmedik ülkesi kalsın istemiyoruz. Ayrıca bu ülkelerde sadece ürün alıp satmak yerine; nasıl ve hangi yatırımlarla iş adamlarımızın gelişmesini sağlarız diye devamlı düşünüyoruz. Yani bir yandan yeni ve ileri teknolojilerde yabancı firmaları ülkemize çekmeye çalışırken, diğer yandan da firmalarımızın yatırım yapmalarının çok uygun ve kârlı olduğunu düşündüğümüz ülkelere gitmeleri yönünde öneriler geliştirmeye çalışıyoruz" dedi. DEİK Başkanı Vardan, Yurtdışı Yatırım Endeksi'nin alanında Türkiye'de yapılan ilk ve tek çalışma olduğunu hatırlattı ve birçok uluslararası kuruluş, danışmanlık şirketi, bankanın hazırladığı yatırım endeksi çalışmalarının Türk şirketlerinin önceliklerini, motivasyonlarını ve kaygılarını yansıtmaktan uzak olduğunu sözlerine ekledi.
DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı ve Bain & Company Şirket Ortağı Volkan Kara ise rapora ilişkin değerlendirmesinde; "Bu yılki raporumuzun bulgularından da görüleceği üzere önceki yıla kıyasla küresel yatırım akışlarında hafif bir dalgalanma yaşandığı görülse de yurtdışına giden Türk yatırımlarında son yıllarda yakalanan hızın fazla altına inilmemiştir. Cılız küresel ekonomik ve ticari büyüme altında küresel yatırım akışları ise 2016 yılında % 13 düşerek yaklaşık 1,52 trilyon ABD dolarına ulaştı. Küresel birleşme ve satın almalar % 13'lük bir artış ile 831 milyar ABD dolarına ulaşarak, 2007 krizinden sonraki en yüksek düzeyine ulaşmıştır. Ne var ki yeni yatırımlar sınırlı sayıda ülkede gerçekleştirilen büyük altyapı projelerinin tetiklemesi ile bir önceki yıla göre ancak % 5 artış göstererek 810 milyar ABD Doları'na ulaştı. Bu bağlamda Türk şirketlerinin dış yatırımlarda 2016 performansını olumlu değerlendiriyorum. Endekste son dönem Türk yatırımcılarının davranışlarına paralel olarak yatırım adreslerinin seçiminde; başta Balkan ülkeleri ve komşu coğrafyalar olmak üzere, organik ticari bağı olan ülkeler ve politik ilişkilerin hareketlendiği ülkeler öne çıktı. Üretim, turizm, altyapı, enerji, gıda ve perakende ise en fazla yatırım yapılan sektörler oldu." Dış yatırım temasına yatırım yapmaya devam edeceklerini belirterek; "Kendi değer zincirinde üst basamaklara tırmanmak isteyen şirketler için dış yatırımlar elzem bir konu olmakla beraber, Türk ekonomisinin yapısal sorunlarını aşma noktasında sıçrama tahtası olabilir" dedi.
Metodolojisi DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ve Bain&Company danışmanlarının katkıları ile hazırlanan endeks; dünya ülkelerini ‘iş yapma ortamı ve kalkınmışlık', ‘know-how potansiyeli', ‘iç ve komşu pazar büyüklükleri', ‘mevzuat altyapısı', ‘üretim ve hammadde maliyeti', ‘Türkiye ile ilişkiler' ana başlıkları altında belirlenen kriterler çerçevesinde değerlendiriyor. DEİK üyelerine dönük gerçekleştirilen dönemsel yatırımcı algı anketi sonuçları ile belirlenen kategoriler gelişmiş ülkelerin pek çoğunda yüksek performans olarak karşımıza çıkıyor. Türk yatırımcılar açısından cazip az kalkınmış ülkeleri de değerlendirmeye alabilmek adına bu yıl endeks 3 kategoride hazırlanmış bulunuyor. Böylelikle gelir seviyesine göre ayrılan ülkeler arasında nispi bir sıralama yapma imkânı yakalanıyor.
Raporda öne çıkan bölümler:
Önceki yıla kıyasla endekste yüksek gelirli ülkeler sınıfında ABD ve orta gelirli ülkeler sınıfında Çin liderliğini korurken; düşük gelirli ülkeler sınıfında ise Azerbaycan ilk sırada yer aldı. Avrupa ülkeleri ise cazibesini koruyor. İngiltere ve Rusya önceki seneye göre yükselişte.
Endekste yüksek gelirli ülkeler sınıfında ABD ve orta gelirli ülkeler sınıfında Çin liderliğini korurken; düşük gelirli ülkeler sınıfında ise Azerbaycan ilk sırada yer aldı. Türkiye'nin yatırım stoğunda en yüksek paya sahip olan Avrupa ülkeleri bu yıl da endekste önemli bir yer tutuyor. Endekste önceki yıla göre yükselişte olan Rusya ve İngiltere dikkat çekmekte. Brexit sonrası AB regülatif çerçevesinden ve sınırlamalarından sıyrılan İngiltere merkezli yatırımlar ve sektör oyuncuları, ölçeklerini büyütme noktasında önceki yıla kıyasla daha umutlu konumdalar. Rusya, Türkiye'nin mevcut yatırım stoğunun en fazla yoğunlaştığı ülke olarak siyasi ilişkilerin önceki yıla kıyasla düzene girmesi ile bu sene önemli bir yer ediniyor.
Doğu Avrupa ülkeleri, yatırım adresi olarak son yıllardaki çıkışını sürdürüyor. Polonya, Macaristan, Romanya gerek Türkiye'den gerek dünyadan özellikle imalat operasyonlarına dönük önemli miktarda yatırım çekmekte. Yine genişleyen AB ekseninde Baltık ülkeleri iş yapma ortamları ve uygun coğrafi lokasyonları ile endekste önemli bir yer ediniyor.
Düşen petrol fiyatlarının en çok etkilediği bölgeler olan Orta Doğu ve Avrasya bölgeleri, DEİK'in hesaplamalarına göre, bir önceki yıla kıyasla Türk menşeili yatırımlarda ciddi düşüş¸ gözlemlenen bölgeler oldu. Ancak en fazla Türk yatırımını barındıran Rusya ile düzelmeye başlayan ilişkiler, yeni dönemde bu bölgenin bir önceki seneye nazaran biraz daha iyi değerlendirilmesine sebep oluyor. Endeks sonuçlarında da bir önceki yıla kıyasla Türki Cumhuriyetleri ve Rusya kendine önemli yer ediniyor.
Geçen yıla nazaran Asya-Pasifik bölgesine yatırım akışında 2 kat artış¸ olduğu tespit edilmiştir. Ekonomi gündemimizde fazla rasyonel olmayan sebeplerle ikinci planda kalmış¸ dünyanın bu sıcak yatırım adresi önemli fırsatları da hala barındırmakta. Ciddi bir Müslüman nüfusa da sahip bu ülkelere dönük gerek siyasi gerek ekonomik ilişkiler son bir yılda önemli mesafe kat etmiş¸ durumda. Şangay İşbirliği Örgütü Enerji Kulübü Donem Başkanlığı, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Hindistan ve Çin ziyaretleri, kurumsal holdinglerimizin gerçekleştirdiği sıfırdan yatırımlar ve şirket satın alımları ile müteahhitlik şirketlerimizin bölgeye dönük aktif ilgisi önemli adımlar olarak nitelendiriliyor. Listeye girmeyi başaran Çin, Hindistan, Endonezya ve Malezya yatırımcıların radarına giren önemli adresler olarak karşımıza çıkıyor.
2016 yılında yurtdışında 2,8 milyar ABD Dolarlık sıfırdan yatırım ve 3,6 milyar ABD Dolarlık birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirildi. Üretim, lojistik, turizm ve gıda sektörlerine yatırım ön plana çıktı.
The Economist Group Intelligence Unit (EIU) Perakende Uzmanı Joh Copestake'in katılımıyla 23 Mart 2017 Çarşamba günü saat 16:00-18:00 arasında DEİK ofisinde (River Plaza, 10.Kat, Levent-Istanbul) Türkiye ve yakın coğrafya tüketim ürünleri ve perakende sektör görünümü üzerine kısıtlı katılımlı bir toplantı gerçekleştirilmiştir.
Bu yıl 2.si düzenlenen Yurtdışı Yatırım Forumu, DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ev sahipliğinde 250 kişilik bir organizasyonla İstanbul'da gerçekleştirildi. Açılışının T.C. Başbakan Yardımcısı Sn Mehmet Şimşek, EBRD Türkiye Direktörü Jean Marquet ve İş Konseyi Başkanı Volkan Kara'nın yaptığı etkinlikte Türk yatırımcılara dönük yatırımların mevzuat ve finansmanı temaları işlenmiştir.
Balcıoğlu Selçuk Akman Keki Avukatlık Ortaklığı ve Dentons uzmanlarının katkılarıyla hazırlanan Türk şirketleri için potansiyel arz eden yeni pazarlara dönük hukuki vakalar ve finansman enstrümanlarının tanıtıldığı etkinlikte; "Uluslararası Yatırımların Mevzuatı" teması altında ; Representations and Coventants, Financial Assistance & Restriction Mitigation, Drivers of Vendor due diligence & Purchaser due diligence, Balanced request for contractual protection: Warranties, indemnities, limitation of liability, W&I Insurance, Limits & Costs temaları ele alınmıştır.
"Uluslararası Finansman: Politikalar & Prosedürleri" bölümünde ise Türk imalat yatırımları ile altyapı & taahüt sektörü yatırımlarının komşu pazarlarda ne gibi finansman olanakları ile değerlendirilebileceği masaya yatırılmıştır.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, DEİK Yurtdışı Yatırım Forumu'nda hükümet olarak yatırımcılara destek vereceklerini belirtti. Şimşek, "Türk firmalarının yurtdışına marka satın alma amacıyla yaptıkları yatırım cari açığı azaltır" dedi.
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun (DEİK) düzenlediği Yurtdışı Yatırım Forumu'na katıldı. Şimşek, burada yatırımcılara hitaben yaptığı konuşmasında yurtdışında marka satın almanın Türkiye'nin cari açığını azaltacağını belirtti. Şimşek, bu amaçla yatırımcıların destekçisi olacaklarını sözlerine ekledi.
Yurtdışında marka satın almanın çok önemli olduğunu dile getiren Şimşek, "Türk firmalarının yurtdışına marka satın alma amacıyla yaptıkları yatırım Türkiye'yi büyütür, Türkiye'nin cari açığını azaltır, Türkiye'nin kalkınmasına ciddi oranda katkıda bulunur. Bu birinci husus. İkinci olarak hep deriz ki "Teknoloji olsa bir de sermaye olsa her şeyi çözeriz. Aslında dünyada sermayeden ve teknolojiden bol hiçbir şey yok. Herkese sunulan herkesin erişebileceği teknolojiler var" dedi.
Macaristan Başkonsolosu Balázs Hendrich ve Macaristan Eximbank Türkiye Müdürü Arda Tugay'ın Macaristan Yatırım Ortamı sunumunu İş Konseyi üyeleri ile paylaşmıştır.
Gittikçe yatırımcılar açısından çekici bir pazar olmaya başlayan Macaristan, özellikle son dönemde otomotiv, bilgi teknolojileri, biyo-teknoloji, makine vb. sektörlerinde grup ülkelerine yapılan yatırımlar bu görüşü desteklemektedir. Bu bağlamda ülke kıtaya görece büyük nüfusu, kurumsal yetkinlikleri, maliyet ve lojistik avantajlarını göz önünde bulundurarak gelecek dönemde tercih edebilir. Orta Avrupa otomotiv endüstrisi, düşük maliyetli, yüksek kaliteli bir üretim merkezi olmasıyla, Amerika'da Meksika'nın otomotiv endüstrisine benzer bir rol oynamaktadır. Bölgede büyümenin devam ederek yeni yabancı yatırımları çekmesi beklenmektedir.
Kabine Hukuk ortaklarından Tuvan Yalım, Ural Aküzüm ve Dr Mehmet Karlı tarafından gerçekleştirilen sunumda yüksek maliyetli uluslararası tahkim süreçlerini finanse etmek adına son dönemde gelişen mekanizmalar katılımcılarla paylaşılmıştır.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ve Deloitte Türkiye işbirliği ile hazırlanan ‘Yurtdışı Yatırım Endeksi' raporu, 17 Mayıs 2016 tarihinde İstanbul'da düzenlenen bir basın toplantısı ile kamuoyuna açıklandı. Basın toplantısına DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, Deloitte Türkiye Ortağı ve Finansal Danışmanlık Bölümü Başkanı Başak Vardar, DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara ile DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkan Yardımcısı Ender Arslan katıldı.
Endeks, Türk yatırımcıları açısından önem arz eden seçilmiş belli başlı kriterlere göre dünya ülkelerini derecelendiriyor. Türk şirketlerine yönelik olarak ilk defa geliştirilen Endeksin, bundan sonra her yıl düzenli olarak güncellenmesi planlanıyor.
Basın toplantısında konuşan DEİK Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Cihad Vardan, "Türkiye'nin 1980'lerde ihracatla başlayan küresel ekonomiye entegrasyon süreci, şirketlerimizin üretim kapasitesi ve kapital birikiminin oluşması ve yurtdışına yapılan yatırımlar ile devam etmektedir. Şirketlerimizin küresel pazarlarda yaptığı yatırımları Türkiye'nin uzun vadeli hedefleri doğrultusunda stratejik bir konu olarak görüyor ve destekliyoruz. Ülkemizin yapısal sorunları olan cari açığı azaltacak, know-how transferini mümkün kılan ve arz güvenliğine katkı sağlayacak yurtdışı yatırımlar, teşvik edilmeli ve desteklenmelidir" dedi.
Deloitte Türkiye Ortağı ve Finansal Danışmanlık Bölümü Başkanı Başak Vardar ise rapora ilişkin olarak şunları söyledi: "Yurtdışına yatırım, bugün artık Türk şirketlerinin önemli bir ajanda maddesi. Özellikle belli bir sermaye gücüne erişmiş büyük ölçekli gruplar ile sektörlerinde önde gelen firmalar, bölgesel güç olma hedefiyle, yurtdışı yatırım alternatiflerini aktif olarak değerlendiriyorlar. Türk şirketlerin yurtdışı satın almalarının her yıl artan bir şekilde ilerleme gösterdiğini görüyoruz. Son on yıllık dönemde Türk şirketleri yurtdışı pazarlarda toplam değeri yaklaşık 25 milyar ABD doları olan 250 satın alma işlemi gerçekleştirdi. Bu pazarlar arasında komşu coğrafyalar, ana ticaret ortağı konumundaki ülkeler ile politik ilişkilerin güçlü olduğu ülkeler öne çıktı. Üretim, inşaat, altyapı, enerji, turizm, gıda, kimya ve perakende ise en fazla yatırım yapılan sektörler oldu."
DEİK bünyesinde faaliyet gösteren DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Volkan Kara ise, "Yurtdışındaki Türk yatırımcılarımızın üretim, finans, istihdam ve yatırım kapasitelerinin; uluslararası rekabet edebilirlik, üretkenlik, etkinlik ve karlılıklarının artması için Türkiye'ye benzer süreçlerden geçen ülkelerin geliştirdiği teşvik ve destek mekanizmalarının incelenmesi gerekiyor" dedi. İş Konseyi Başkanı Kara, bu konuda bir yol haritası hazırladıklarını ve ekonomi yönetimi ile işbirliği içinde çalıştıklarını ifade etti.
Metodolojisi DEİK uzmanları tarafından oluşturulan ve yine DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Üyeleri ve Deloitte uzmanlarının katkıları ile son haline getirilen Yurtdışı Yatırım Endeksi; dünya ülkelerini kalkınmışlık düzeyi ve know-how potansiyeli, iç ve komşu pazar büyüklüğü, iş gücü, lojistik ve üretim maliyetleri, hammadde potansiyeli, sahip oldukları mevzuat avantajları ve dezavantajları ile Türkiye ile olan ekonomik ve siyasi ilişkiler açısından değerlendiriyor ve ağırlıklandırıyor. Endeks çalışmasında ülkeler, kişi başı milli gelir seviyelerine göre ‘orta ve düşük gelirli ülkeler' (yıllık kişi başı milli geliri 20.000 dolardan az olan ülkeler) ve ‘yüksek gelirli ülkeler' (yıllık kişi başı milli geliri 20.000 dolar ve üzerinde olan ülkeler) olmak üzere iki grup altında toplanıyor ve her gruptaki ilk 25 ülkenin sıralaması yapılıyor.
Endekste orta ve düşük gelirli ülkeler sınıfında Çin; yüksek gelirli ülkeler sınıfında ise ABD ilk sırada yer alıyor. Avrupa ülkeleri ise cazibesini koruyor.
Orta ve düşük gelirli ülkeler sınıfında Çin birinci sırayı alırken, yüksek gelirli ülkeler sınıfında ise ABD ön plana çıkıyor. Türkiye'nin yatırım stoğunda en yüksek paya sahip olan Avrupa ülkeleri ise, endekste önemli bir yer tutuyor.
Son dönemde Türk şirketlerinin satın aldığı önemli markaların menşei ve ekonomik büyüklükleri göz önüne alındığında gelişmiş Avrupa ülkeleri önemli birer yatırım adresi olmaya devam ediyor. Bununla beraber Romanya, Polonya, Macaristan ve Baltık Bölgesi ülkeleri gibi 2004 sonrası AB üyesi olan ve gelişmekte olan Avrupa ülkelerinin de Türk yatırımcısı için cazip coğrafyalar olduğu görülüyor.
Amerika kıtasında yer alan ülkelerin ise, Türk şirketlerinin mevcut yatırım stoğunda henüz çok sınırlı bir paya sahip olsalar da, önümüzdeki dönemde gerek pazar çeşitlendirme ihtiyacı, gerekse hammadde potansiyelleri ile cazip ülkeler olarak ön plana çıkma potansiyeline sahip oldukları belirtiliyor.
Ortadoğu'da yaşanan siyasi belirsizliğin önümüzdeki dönemde de devam edeceğine yönelik algının, Türk yatırımcıları Asya-Pasifik ve Amerika gibi bölgelere yönelmeye iteceği tahmin ediliyor.
Son iki yılda yurtdışında 5,2 milyar dolarlık sıfırdan yatırım ve 10 milyar dolarlık birleşme ve satın alma işlemi gerçekleştirildi
Rapor, Türk şirketlerinin, 2014-2015 döneminde yurtdışında gerçekleştirdiği birleşme ve satın alma işlemleri ile sıfırdan yatırımların da bir özetini sunuyor. Rapora göre; bölgesel ve küresel coğrafyada öne çıkmak isteyen Türk şirketleri, 2015 yılında yurtdışında 2,4 milyar dolarlık 52 sıfırdan yatırıma başladı (2014; 2,8 milyar dolar ve 100 yatırım). Buna ek olarak, yine 2015 yılında Türk şirketleri tarafından yurtdışında 3,5 milyar dolarlık 35 birleşme ve satın alma işlemi (2014; 6,5 milyar dolar ve 41 işlem) gerçekleştirildi.
Üretim, perakende, finans ve altyapı sektörlerine yatırım ön planda
2014-2015 döneminde, Türk şirketlerinin yurtdışında yaptıkları birleşme ve satın alma işlemleri genellikle üretim ve altyapı sektörlerinde gerçekleşti. Bunları enerji, gayrimenkul, internet, mobil hizmetler ve teknoloji sektörleri izledi. Sıfırdan yatırımlarda ise üretim ve perakende sektörleri açık ara en çok tercih sektörler oldular. Finans, lojistik, ev aletleri, yiyecek-içecek ve inşaat sektörleri de sıfırdan yatırımlar açısından hareketli sektörler arasında yer aldılar.
Yüksek gelir grubunda yer alan ülkeler yatırımların adresi oldu
lmanya, ABD, Rusya, Birleşik Krallık ve İspanya gibi yüksek gelir grubunda yer alan ülkeler hem sıfırdan yatırımlar hem de birleşme ve satın almalar için tercih edilen ilk 10 ülke arasında yer buldu. 2014-2015 döneminde, birleşme ve satın alma işlemleri için tercih edilen ülkelerin başında 12 işlem ile ABD yer aldı. ABD'yi takiben; Almanya 9, Rusya 5, İtalya, Hırvatistan ve Hollanda 4'er işlemle sıralamada yerini aldı. Sıfırdan yatırımlarda ise, Almanya 32 yatırımla açık ara başı çekerken, Romanya 16, Makedonya 12, ABD 8 ve Rusya 8 yatırım ile Almanya'yı izlediler.
Exporta Publishing & Events tarafından DEİK kurumsal işbirliği ile 22-23 Mart 2016 tarihlerinde Shangri-La Hotel İstanbul'da Türkiye Ticaret ve İhracat Finansmanı Konferansı (Turkey Trade & Export Finance Conference) düzenlenecektir.
Ticaret ve ihracat finansmanı ile birçok güncel konunun ele alınacağı etkinliğe birçok finans kuruluşu temsilcilerinin katılımı beklenmektedir.
Etkinliğe katılmayı dileyen üyelerimizin detaylar için www.gtreview.com/events/europe/turkey-trade-export-finance-conference-2016/ web adresini ziyaret etmeleri veya Exporta Publishing & Events ile (Lamide Ojutalayo, E.mail: lojutalayo@gtreview.com, T: +44 (0)20 8772 3011) irtibata geçmeleri rica olunur.
Not: DEİK üyesi şirketler için %20 indirimli ücret uygulanmaktadır.
Yurtdışı Yatırım Forumu, DEİK/Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkan Yardımcısı Ender Arslan ve Dünya Bankası Uluslararası Finans Şirketi (IFC) Türkiye Müdürü Aisha Williams'ın katılımları ile 21 Ocak 2016 tarihinde İstanbul'da Ceylan Intercontinental Otel'de gerçekleşti.
DEİK/Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi koordinasyonunda Allen&Overy ve IFC ortaklığında gerçekleştirilen forumda, Türk şirketleri için potansiyel arz eden yeni pazarlara dönük hukuki vakalar, finansman enstrümanları ve dış yatırımlara ilişkin yeni sermaye ihracı mevzuatı masaya yatırıldı.
DEİK/Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkan Yardımcısı Ender Arslan "Türkiye için nisbeten yeni bir kavram olan yurtdışı yatırımın kamuoyu üzerindeki algısı da hızlı biçimde değişmektedir" dedi. Gelişmekte olan küresel bir oyuncu olan Türkiye'nin yurtdışında gerçekleştirdiği artan Birleşme ve Satın alma ve Sıfırdan Yatırımlarıyla kendi skalasında parlayan bir yıldız olduğunu belirten Arslan, Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi'nin küresel çapta faaliyetlerini ve yatırımlarını sürdüren büyük Türk Şirketlerini bünyesinde barındırdığını söyledi. Türkiye'nin 2023 Yurtdışı Yatırım Hedeflerini ve Strateji Raporu'nun 2015 yılının son aylarında tamamlandığını ve karar alıcılar ile 2016 yılı için paylaşılacağını belirten Arslan, Yatırım alanları ve ülkeleri incelenirken dış yatırım yapılacak sektör ve ülkenin cari açığı azaltıcı etki, know-how transferi ve arz güvenliği konularında fayda sağlayacak sektörler/ülkeler olması tercih edildiğini vurguladı. Arslan sözlerine şöyle devam etti: "Belçika'dan Godiva, İngiltere'den United Biscutis, Hollanda'dan Mexx, Almanya'dan Grundig, Rusya'dan Trader Media East, Iran'dan Razi Petrochemcials, Güney Afrika'dan DEFY, İtalya'dan FinCuoghi, Türk şirketleri tarafından satın alınmış, bu alımlardan daha fazla ilgili ülkelerde sıfırdan yatırımlar yapılmış ve yurtdışı Türk şirketlerinin toplam varlıkları 50 Milyar ABD dolarına yaklaşmıştır."
Türkiye IFC'nin 3. Büyük Partneri Oldu
Dünya Bankası Uluslararası Finans Kurumu (IFC) Türkiye Müdürü Aisha Williams, Türkiye'nin her zaman öncelikli bir piyasa olarak kabul edildiğini söyledi. IFC'nin 2015 yılı içinde 18 milyar dolarlık yatırımının olduğunu belirten Williams, 4.3 milyar dolarlık portföyünün Türkiye'de olduğunu söyledi. Türkiye'nin IFC için çok önemli bir partner ve müşteri olduğunu söyleyen Williams, Türkiye'nin IFC'nin uluslararası alanda beraber olarak çalıştığı üçüncü ülke olduğunu söyledi. Türkiye'nin enerji alanında şu anda rekor ile 1.8 milyar dolarlık yatırım projesinin olduğunu vurgulayan Williams, IFC'nin Kamu-Özel Sektör Ortaklığı (PPP) ile projelerinin sürdürülebilir enerji ve altyapı geliştirme üzerine olduğunu ifade etti. Türkiye'nin önemli bir partner ve müşteri olmasının şirketlerin daha esnek ve rekabetçi olduğunu belirten Williams, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü(OECD)'nün doğrudan yabancı yatırımların düşüşe geçtiğini söyledi. Gelişmekte olan ülkelerde sermayenin hareketi olması gerektiğini belirten Williams, şirketlerin uluslararası deneyim kazanmalarının önemli olduğunu söyledi. Türk şirketlerinin son birkaç yıl içinde doğrudan yatırımlarının arttığını belirten Williams, yurtdışı yatırımlarının 1.3 milyar dolardan 6 milyar dolara yükseldiğini ve IFC'nin son üç senelik dönemde TAV, Şişecam ve Anadolu Grubu'nun yurtdışı yatırımlarına finansman sağladıklarını ifade etti.
Yurtdışına Yatırımlar Ekonomi Bakanlığına Bildirilecek
Allen Overy Londra ofis ortaklarından Tim Scales yurt dışı projelerde kontrat bazlı riskleri değerlendirirken, forumun son kısmında yurt dışı yatırım mevzuatı hakkında bilgi veren Ekonomi Bakanlığı Serbest Bölgeler, Yurtdışı Yatırım ve hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Cengiz Gürsel, 32. Sayılı kararda yapılan değişiklik ile yurt dışına yatırım yapan Türk şirketlerinin sermaye ihracatından sonraki 3 ay içinde Ekonomi Bakanlığı'na bilgi vermesi gerektiğini söyledi. Gürsel, bildirimlerini Bakanlık web sitesinde yakın zamanda açılacak olan dijital anket formu üzerinden yapılabileceğini belirtti.
2013 yılı itibariyle 30 Milyar ABD dolarını aşan yurtdışındaki Türk yatırımları, son 10 yılda yakaladığı ivme ile ekonomi gündeminde görünürlüğü artmaktadır. Kriz döneminde dahi dünya ortalamasının üzerinde seyreden dış yatırımlar alanı Türk şirketleri için yeni bir oyun sahası olmakla birlikte her geçen gün daha da ön plana çıkmaktadır. Türk şirketlerinin özellikle MENA ve CIS bölgelerinde yoğun yatırım planları bilhassa perakende sektöründe öne çıkmaktadır.
Yurtdışı Yatırımlar konusunda çalışmalarını sürdüren tek iş dünyası kuruluşu olarak DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi bünyesinde planlanan bu etkinlik ve etkinlikte katılımcılara sunulacak yayın ile üretilen nitelikli bilgi ve deneyimlerin kamuoyu ile paylaşılması ve perakende sektörünün uluslararası oyuncularına rehberlik etmesi amaçlanmaktadır. Çalışma ve etkinlik, Konseyin ‘'Perakende ve Dağıtım Zincirleri Yatırımları Komitesi'' tarafından EY Türkiye işbirliği ile hazırlanmıştır.
10.00-10.30 Açılış Konuşmaları
Dr. Zeynel Abidin Erdem, DEİK Başkan Yardımcısı
Selim Elhadef, EY Türkiye, Şirket Ortağı, Danışmanlık Hizmetleri Lideri
10.30-11.00 Uluslararası Marka Olma Yolunda Örnek Modeller
Hasan İbrahim Toksoy, Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkan Yardımcısı
11.00-11.15 Kahve Arası ve «10 Başlıkta Perakendecilikte Yurtdışı Açılımı» yayın paylaşımı
11.15-12.15 Understanding the forces that shape International Retail
Kristina Rogers, Partner, Global Emerging Markets Leader, Cons. Products, Retail, EY Global
Burak Övünç, General Manager, Mavi Jeans
Haluk Dörtlüoğlu, CFO, BİM Birleşik Mağazalar A.Ş.
Levent Yılmaz, Bay Döner
Moderator: Cem Seymen, CNN Türk
Rapora linkten ulaşabilirsiniz.
https://www.deik.org.tr/uploads/10-baslikta-perakendecilikte-yurtdisi-acilimi.pdf
DEIK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ve IFC işbirliği ile Multilateral Investments Guarentee Agency (MIGA)'nın yatırımcılara sağladığı yatırım garanti enstürmanları ve sigorta kapsamları Noureddin Ennaboulssi (Kıdemli Danışman, MIGA) tarafından tanıtılmıştır.
Kadir Has Universitesi (KHU) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ile New York merkezli Columbia Universitesi Hukuk Fakültesi ve The Earth Institute ortak girişimi olan Vale Columbia Center on Sustainable International Investment (VCC) işbirliği dahilinde sürdürülen "Çok Uluslu Türk Şirketleri (ÇUŞ) araştırmasının üçüncü çalışması yayımladı. 2010-2012 yılları arasını kapsayan rapor; gelişmekte olan pazarlardan çıkan çokuluslu şirketlerin hızlı küresel büyümelerine ilişkin uzun soluklu bir çalışmanın bir kısmıdır.
Basın toplantısına KHU'dan Rektör Yardımcıları Ali Güzel ve Hasan Bülent Kahraman, Ekonomi Bölüm Başkanı Prof Sedat Aybar; DEİK Başkan Yardımcısı Ayhan Zeytinoğlu, Ekonomi Bakanlığı Yurtdışı Yatırım Daire Başkanı Metin Değer, DEİK Genel Sekreterliğinden Barış Sazak ve Mustafa Oğuz(Strateji ve İş Geliştirme Müşavirliği) katıldı.
Rapor, finans sektörü haricindeki uluslararası yatırımları 100 milyon Amerikan dolarını aşan 29 Türk ÇUŞ'unu saptayarak, yabancı varlıklarının büyüklüğüne göre sıralamıştır. 2013 yılı sonu itibariyle saptanan 29 şirket toplamda;
Önceki yıllarda gerçekleştirilen çalışmalarla karşılaştırıldığında, 2013 sonu itibariyle Türk yatırımlarında artış söz konusudur. Rapor ayrıca şirketlerin toplam varlıkları(yurtiçi ve yurtdışı), satış, istihdam ve yatırım yapılan ülke sayısındaki artışlarını da göstermektedir.
Yatırım miktarının önemli bir bölümünün kısıtlı sayıda bir grup şirket tarafından yapıldığı gözlemlenmektedir. Yatırım miktarı en fazla olan ilk on şirket 26.4 Milyar Amerikan doları ile toplam yurtdışı yatırımların %70'ine sahiptir. Ana grup şirketlerin yanında da son yıllarda sayıları gittikçe artan ikinci grup yatırmcı şirketler ortaya çıkmıştır. 2011 yılında yayımlanan çalışmada yurtdışı yatırımları 100 Milyon Amerikan dolarını geçen şirket sayısı 19'iken, 2013 sonu itibariyle bu sayı 29'a yükselmiştir. Sıralamaya yeni dahil olan şirketler; Anadolu Grubu (holding), Yıldırım Holding (holding), Gübretaş (Gübre-Kimya), Kürüm Holding (demir-çelik), Evyap (Hızlı Tüketim Ürünleri), Türk Hava Yolları (Havacılık), Türk Telekom (Telekomünikasyon), Hayat Kimya (Hızlı Tüketim), Ekol Lojistik (Lojistik), ve Teklas (otomotiv)'dır.
KHAS, DEİK ve VCC işbirliği ile bugün yayımlanan ve gelişmekte olan pazarların uluslararası şirketlerinin gelişimini içeren daha kapsamlı bir çalışmanın bir bölümünü oluşturan bu rapor, "Emerging Market Global Players (EMGP)" (Gelişmekte Olan Pazarların Küresel Oyuncuları) Projesi olarak bilinmektedir. EMGP Projesi, VCC önderliğinde 18 katılımcı ülke ile sürdürülmektedir. Ülke raporları şu ana kadar 14 ülkede yayımlanmıştır. Bu ülkeler; Arjantin, Brezilya, Şili, Çin, Macaristan, Hindistan, İsrail, Güney Kore, Meksika, Polonya, Rusya, Slovenya, Tayvan ve Türkiye'dir.
DEIK Yurtdışı Yatırımlar İş Konsey ve üye firmalardan Brokers House'un işbirliği ile küresel risk yönetimi şirketi BPL kıdemli risk danışmanı Zoe Towmdrow'un katılımı ile iş konseyi üyelerine yönelik düzenlenen etkinlikte;
Yurtdışında yatırım/proje/ticaret yapan firmaların karşılaşabileceği politik riskler
-El koyma, millileştirme,
-Sözleşme ihlalleri
-Politik şiddet
Kapsamında sigortalı ve sigortasız bazı örnek olaylar ile sigorta piyasasının nasıl destekler sağlayabileceği konularında bilgilendirme yapılarak karşılıklı olarak çeşitli sorular ve firmaların yaşadığı sorunlar istişare edilmiştir.
Sorumlu personel: Barış Sazak | Strateji ve İş Geliştirme Müşavirliği
DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi ve TÜYİD İşbirliği ile TÜYİD Eğitim Çalışma Grubu Eşbaşkanlarımız Dr. Haluk Yükler ve İrem Çalışkan Dursun tarafından sunulacak eğitimde, kamuyu aydınlatma, pay sahipleri ile ilişkiler, yatırımcı ilişkileri temel bileşenleri, yatırımcıları ilgilendiren konular, hedefler ve beklentiler, Türkiye'de yatırımcı ilişkileri profili, yatırımcı ilişkilerinde hedef kitleler, temel yatırımcı İlişkileri araçları gibi pek çok konuya değinilecektir. Kimler katılabilir? 1-2 yıl tecrübeli mali işler, finans ve yatırımcı ilişkileri profesyonelleri, finans tecrübesi olup yatırımcı ilişkilerine yönelmek isteyenler ile temel bilgilerini tazelemek isteyenler Katılım sayısı salon kapasitesi ile sınırlıdır. Katılımlarınızı en geç 24 Ocak 2014 tarihine kadar incigencer@tuyid.org adresine bildirmenizi önemle rica ederiz.Hesap bilgileri kayıtta iletilecektir Eğitim, 31 Ocak 2014 tarihinde 09.30-17.00 saatleri arasında TOBB Plaza'da gerçekleşecektir.